Sürdürülebilir olan lider olur

İlknur Menlik - Sabah.com.tr
imenlik@comart.com.tr
Bu arayışta yola çıkılan kavramlardan biri olan temiz üretim modeli, günümüzde daha kapsayıcı bir alana doğru kayıyor. Bu alan sürdürülebilirlik alanıdır. Bundan yaklaşık 25 yıl önce batıda ortaya çıkmış olan temiz üretim kavramı, bugün sürdürülebilir tüketim ve üretim kavramına dönüşmüş durumda. Artık üretirken, sadece daha az enerji ya da daha az su tüketmek dünyanın yaşadığı hızlı bozulma karşısında yeterli gelmiyor. Tüketirken de sürdürülebilir olmayı ve dünyayı korumayı becerebilmeliyiz.
Dolayısıyla sürdürülebilir üretim ve tüketim, enerji, su, atık ve kaynak yönetimi gibi konularda politika oluşturmakla iş bitmiyor. Bu noktada toplumun her kesimi elini taşın altına koymak zorunda. Gidebileceğimiz başka bir dünya henüz olmadığına göre, elimizdekini çok iyi korumalıyız.
Dünya yeni bir düzene doğru gidiyor. Yeşil üretim, temiz üretim, yeşil ekonomi gibi kavramlarla isimlendirilmeye çalışılan bu yeni düzen, ekonomik büyümeyi sağlarken, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmayı amaçlıyor. Bu yeni yaklaşım, şirketler için de, çıkarlarının toplumsal çıkarlar ile çatışmadığı, aksine sosyal ve çevresel konuların da şirketlerin sorumluluğu haline geldiği yeni bir düzeni ifade ediyor.
Verimlilik Genel Müdürlüğü ile Hacettepe Üniversitesi ortaklığında 10 Nisan Çarşamba günü gerçekleştirilen Sürdürülebilir Üretim Sempozyumu, bu alanda Türkiye'de başarıyla uygulanan iş örneklerinin yer aldığı, finansman imkanlarının ve yasal yapının değerlendirildiği bir platform oldu. Alanında öncü birçok şirket, temiz üretim ve sürdürülebilirlik alanında hayata geçirdikleri iyi uygulamaları anlattılar. Müthiş örnekler var ve bu çabaları kutlamak lazım.
Ancak sürdürülebilirlik çabalarının sadece birkaç büyük şirketin değil, sanayimizin ortak meselesi olduğuna inanıyorum. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Ersan Aslan da buna dikkat çekti ve büyük sanayi işletmelerinin sürdürülebilir üretim projelerinin tabana, KOBİ'lere yaygınlaştırılması için çalıştıklarını söyledi.
Sürdürülebilirliği ekonomik, çevresel ve sosyal olmak üzere tüm boyutlarıyla ve bütüncül bir yaklaşımla ele aldığımız zaman doğru hedefe rahatlıkla varabileceğimizi düşünüyorum. Sürdürülebilirliği yönlendiren yasal uygunluk, kamuoyu güveni, müşteri ve yatırımcı talepleri gibi konulardaki gelişmeler de oldukça önemli. Sürdürülebilirlik alanı birçok risk ve fırsatı bir arada barındırıyor. Bu risk ve fırsatları iyi bugünden iyi okuyan, değerlendiren ve yönetenler, gelecekte rekabette de bir adım öne geçecekler.
Bu sadece şirketler için değil, ülkeler için de geçerli. Sürdürülebilir olan lider olur. Dünyanın durumu, Türkiye'nin 2023 hedefleri ortada ve top artık elimizde… Lider olmak istiyorsak, ülke olarak nasıl oynayacağımızı belirlememiz ve kararlı bir şekilde uygulamamız gerekiyor.