Perşembe 25.04.2013 00:00

Vergi cennetleri yok olacak

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yurt dışında parasını tutup da, bu parayı Türkiye'ye kredi gibi getirenler hakkında da bir takım çalışmalar yapacaklarını söyledi.

Şimşek, Kayıt Dışı Ekonomi ile Mücadelede Etkinliğin Artırılması konulu proje yarışmasının sonuçlarının açıklandığı toplantıda yaptığı konuşmada, son yıllarda hükümetin kayıt dışı ile mücadeleye önem verdiğini belirterek, kayıt dışılığın Türkiye'nin en büyük sorunlarından biri olduğunu, kayıt dışılık ile mücadelenin, terörle mücadele kadar önemli bir konu olduğunu kaydetti.
Kayıt dışılığın sadece firmaların rekabeti, şirketlerin ölçek büyütmesinin önündeki bir engel, toplumsal adaleti bozan bir durum olmadığını ifade eden Şimşek, şunları söyledi:
"Aynı zamanda kayıt dışılık, 76 milyonluk nüfusun hak ve hukukundan çalmak demektir. Bir bireyden haksız bir şekilde bir şey elde ederseniz, o birey sizi affederse sorun yok ama 76 milyonun affını nasıl sağlayacaksınız? Bu anlamda da kayıt dışılık çok önemli etik ve vicdani bir sorun. Birçok firmamız kredi için bankalara başvurduğunda şahsi teminat isteniyor.
Türkiye'deki firmaların bence en önemli sorunlarından biri finansmana erişim, ölçek büyütme, rekabet gücü, verimlilik, inovasyondur. Bunları engelleyen en önemli faktör de kayıt dışılıktır."
Şimşek, mevzuatı basitleştirdiklerini, kurumlar ve gelir vergisinde ciddi indirimlere gidildiğini aktararak, vergi denetimde etkinliği artıracak önemli reformlar yaptıklarını anlattı.
Türkiye'de kayıt dışı ekonominin arttığı yönündeki algıların doğru olmadığını belirten Şimşek, uluslararası ve yerel çalışmaların tamamının, Türkiye'deki kayıt dışı ekonomi büyüklüğünün azaldığını gösterdiğini kaydetti.

"KAYIT DIŞI EKONOMİ YÜZDE 26,5'E GERİLEDİ"

TÜİK rakamlarına bakıldığında 2002 yılında kayıt dışı istihdamın yüzde 50'nin üzerinde olduğunu, 2013'ün başında bunun yüzde 36,2'ye düştüğünü ifade eden Bakan Şimşek, şunları kaydetti:
"Uluslararası çalışmalara göre kayıt dışı ekonominin milli gelire oranı son 10 yılda 5,7 puan azaldı ve yüzde 26,5'e gerilemiş. Türkiye'nin milli gelirine oran olarak 5,7 puan, 2013 fiyatlarıyla yaklaşık 90 milyar liraya denk geliyor. Bizim hedefimiz önümüzdeki birkaç yıl içerisinde AB ortalamasına yakınsamaktır. Eğer Türkiye arayı kapatırsa, 120 milyar liralık kayıt dışı ekonominin büyüklüğünü azaltmış olur. Kayıt dışı ile mücadele sadece Maliye Bakanlığı'nın çalışmasıyla başarılacak konu değil. Toplumsal farkındalık artınca toplumun değişik kesimlerinden destek almaya başladık."
Şimşek, aktif bir Twitter kullanıcısı olduğunu aktardı.
Oradan da zaman zaman kendilerine öneriler geldiğini belirten Şimşek, geçenlerde bir vatandaşın otopark fişini alamamasını kendisine bildirdiğini aktaran Şimşek, konuyla ilgili şunları kaydetti:
"Ben de İstanbul Vergi Dairesi Başkanımız Mustafa beyi aradım. Dedim ki 'Siz şu bütün otoparkları gidip gezin bir bakayım'. Bir günde, gitmişler ve yaklaşık 51 bin 400 lira civarında bir hasılat tespit etmişler. Ve hakikaten orada kayıt dışılığın çok ciddi boyutlarda olduğunu tespit etmişler. Ve o gün hasılat üzerinden ve ceza olarak neredeyse 25 bine yakın bir takım vergi ve cezasına ilişkin bildirimlerde bulunmuşlar. En basit konu, arabayı bir yere park ederken bile... Dolayısıyla biz Maliye Bakanlığı olarak 24 saat bu anlamda açığız. Web sitemizi arkadaşlar yakından takip ediyorlar. Hatta Gelir İdaresi benim Twitter hesabımı yakından takip ediyor. Onun için bu yönde katkısı olan herkesi katkı vermeye, yardımcı olmaya davet ediyorum."

"IMF VE AVRUPA BİRLİĞİ KOMİSYONU BİR ÜLKEDE BANKA MEVDUATLARINA EL KONULMASININ ÖNÜNÜ AÇTI"

Bakan Şimşek, daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Varlık barışıyla ilgili bir soru üzerine Şimşek, ikinci varlık barışının neden gündeme geldiğinin iyi anlaşılması gerektiğini dile getirdi.
Dünyanın çok büyük bir krizden geçtiğini anımsatan Şimşek, dünyadaki bir çok bankanın o kadar da güvenilir olmadığının ortaya çıktığını ifade etti.
Hem petrol zengini ülkelerdeki, hem de gelişmiş ülkelerdeki bankaların battığını aktaran Şimşek, bu süreçte Türk bankalarının sağlam olduğunun ortaya çıktığını kaydetti.
Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Avrupa Birliği Komisyonu ile, bir ülkede banka mevduatlarına el konulmasının önünü açtığını belirten Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:
"Vergi cenneti gibi görülen bazı yerlerde bu hususlar da ortaya çıktı. Çok ciddi bir güven kaybı söz konusu. Bankacılık sektöründe gizlilik artık yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Vergi cenneti diye bir şey, öyle bir konsept yok olacak. Çünkü bütün vergi cennetleri ile gizlilik uygulamaları olan ülkelerle tam bilgi paylaşımını içeren yeni 'çifte vergilendirme' anlaşmaları imzaladık. Bir kısmı 2013'ün başında devreye girdi, diğer kısmı da peyderpey devreye giriyor. Yani parayı dışarda tutmak artık anlamlı değil."
Bir diğer faktörün de, geçmişte Türkiye'den dışarıya para götürülmesi olduğunu ve bazı tahminlere göre bu rakamın 130 milyar dolar civarında olduğunu anlatan Şimşek, şunları kaydetti:
"Neden gitti? Çünkü Türkiye'de istikrar yoktu. Türkiye'de güven ortamı yoktu. O korkularla, o kaygılarla para dışarıya götürülmüştü. Halbuki bugün Türkiye'de ülkenin önünü açan bir siyasi istikrar söz konusu. İkinci olarak Türkiye bu küresel krizde bir stres testinden geçti ve çok başarılı oldu. Bütün bunları bir arada düşündüğünüz zaman, paranın dışarda olması için bir sebep kalmadı. Yüksek getiri arıyorsanız, geleceği parlak bir ülke arıyorsanız o da Türkiye'dir. Şimdi o nedenle parayı dışarda tutmanın ne vergi açısından, ne de getiri beklentisi açısından çok da fazla bir anlamı kalmadı."

"SADECE YÜZDE 2 GİBİ BİR SEMBOLİK VERGİ ÖDENECEK"

Bakan Şimşek, varlık barışıyla getirilen parayı takip etmeyeceklerine işaret ederek, vatandaşın her türlü varlığını Türkiye'ye getirebileceğini, sadece yüzde 2 gibi bir sembolik vergi ödeneceğini söyledi.
Yurt içine yönelik herhangi bir matrah artırımının ya da af niteliğinde bir adımın söz konusu olmadığını vurgulayan Şimşek, böyle bir şeyin gündemlerinde olmadığını ifade ederek, "Ama şu var; dışarıdan getirilen kaynak tabi ki ileride o şahıslara ilişkin belki bir denetim olursa onu matrahtan düşebiliyor. Yani dışarıya yönelik böyle bir şey söz konusu" dedi.
Daha önceki uygulamalara paralel olarak 3 aylık süre verileceğini, sonra Bakanlar Kurulu'nun bunu 3 ay daha uzatabileceğini belirten Şimşek, geçmişte buna benzer atılan adımın Türkiye'ye katkı sağladığını ifade etti.
Yurt dışından o dönemde 28 milyar dolarlık bir beyan olduğu bilgisini veren Şimşek, kaynak sıkıntısının olduğu bir dönemde bunun gerçekleştiğini kaydetti.
Beyanın esas olduğunu vurgulayan Şimşek, konuşmasına şöyle devam etti:
"Ondan dolayı geçmişte tek tük de olsa bazı fiktif beyanlar oldu veya şartları yerine getiremeyenler oldu. Ama genel olarak o günün şartlarında bence Türkiye için önemli bir tedbirdi. Başarılı oldu. Şimdi farklı bir dönemdeyiz. Türkiye'nin büyük bir stres testinden başarıyla geçtiği bir dönemin geride kaldığı bir noktadayız. Bu uygulamanın başarılı olacağını düşünüyorum.
Bu arada yurt dışında parasını tutup da, bu parayı Türkiye'ye kredi gibi getirenler hakkında da biz bir takım çalışmalar yapacağız. Geçen sene Meclisten bir kanun geçirdik. Bakanlar Kurulu'na yetki verdik. O geneldi, yurt dışından getirilen kaynağın faiz giderinin bir kısmının gider yazılamamasını getiren bir düzenleme idi. O hususlar da şimdi bu yaptığımız vergi anlaşmaları çerçevesinde birebir örtüşen, yani dışarda mevduatı olup da, bunu kredi olarak getirenlere ilişkin yarın bugün bizim denetimlerimiz, incelemelerimiz olabilir. Onun için vatandaşımızın dışardaki kaynağını samimi bir şekilde beyan etmesi, ülkeye getirmesi elbette bizim tercihimizdir."

"OECD ÜLKELERİ ARTIK ORTAK DENETİM YAPABİLECEK"

Bakan Şimşek, Maliye Bakanlığı'nın Fenerbahçe'nin Düzce Kaynaşlı'da bulunan ve 'Topuk Yaylası' adıyla anılan sosyal tesislerinin 'sportif amaçla verilen araziye ticari amaçla otel ve Fenerium mağazası inşa edilmesi' gerekçesiyle yıkımını istemesiyle ilgili basında yer alan haberlere de değindi.
Derneklere, vakıflara, spor kulüplerine kamu yararı için zaman zaman irtifak sözleşmesi yapabildiklerini anımsatan Şimşek, buralarda ticari faaliyet yapılmamasının esas olduğunu ve bunun herkes için geçerli olduğunu dile getirdi.
Böyle durumlarda ticari bir faaliyet yapılacaksa farklı bir sözleşmenin yapılması gerektiğini aktaran Şimşek, "Bu kim olursa olsun, hiç kimsenin kanun önünde uygulamalar itibariyle herkes eşittir" dedi.
Konuyla ilgili bir inceleme yapıldığını belirten Şimşek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi bu sorunun çözümüne yönelik seçenekler değerlendirilecektir. Yani bizim buradaki amacımız, hazine arazileri 76 milyonun hakkıdır. Biz bunları eğer kamu yararı anlamında bir takım kullanımlara açıyorsak, onun şartları bellidir. O şartlara uyum da esastır. Dolayısıyla olaya bu çerçevede bakmakta fayda var, yoksa Maliye şunu yaptı, bunu yaptı şeklinde değil. Maliye ne yapıyorsa mevzuat çerçevesinde yapıyor. Milletimizin hakkını hukukunu korumak için yapıyor."
Şimşek, ikinci düzenlemeyle ne kadarlık bir kaynağın Türkiye'ye getirilmesinin beklendiğine yönelik bir soru üzerine ise şunları kaydetti:
"Bizim bu yönde tahminde bulunmamız çok zor. Bu tamamen vatandaşın bu çalışmaya ilişkin algısıyla ilgili. Vatandaşa kalmış. Dışarıda para tutmak suç değil. Ama o paranın Türkiye'de olması bana kalırsa vatandaşın lehine. Açık olarak söyleyeyim. Avrupa'da en hızlı büyüyen ülke neresi? En yüksek getiri sağlanan ülke neresi? Bankacılık sisteminin en sağlam olduğu ülke hangisi? Kamu borçlarının en düşük olduğu ülkeler başında Türkiye geliyor. Yani risk ve getiri. Türkiye'de son yıllarda kamudan kaynaklanan riskler minimize olmuş durumda. Ülkenin geleceği çok parlak ama bütün bunlara rağmen kaynağını dışarda tutmak isteyen, orada da tabii ki vergisini verecek. Vergi kaçırmak giderek zorlaşıyor. En son G-20 zirvelerinden bir tanesinde benim de imza attığım bir anlaşma var. OECD ülkeleri artık ortak denetim yapabilecek. Onun alt yapısını hazırlayan anlaşamalar var. Bunlar yeni konular. Bunların uygulamaları önümüzdeki yıllarda sonuçlarını gösterecek."
Şimşek, toplantıdan sonra yarışmada akademik ve genel kategorilerde dereceye girenlere temsili ödüllerini verdi.
Program, Şimşek'in yarışmayı kazananlar ve jüri üyeleri ile toplu fotoğraf çektirmesiyle son buldu.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.