Dikkat! Tatil kabusa dönüşmesin

Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşan bayram nedeniyle yoğunlaşan, "cazip gibi gösterilen" tüketici kredileri konusunda vatandaşların dikkatli olmalarını ve bütçelerini zorlayacak borçlanmalardan kaçınmalarını istedi.
Bankalarca tüketicilere yönelik çok değişik kredi seçeneklerinin bulunduğuna dikkati çeken Ağaoğlu, bu kredilerin göründüğü kadar avantajlı
olmadığını savundu. Kredilerin incelenmeden kullanılmamasını öneren Ağaoğlu, şöyle devam etti:
"Her kredi, diğerinden üstünmüş gibi anlatılıyor. Sanki, tüketici düşünülüyor, çok cazip imkanlar sunuluyormuş düşüncesi yaratılıyor. Bütün
bankaların, önce kendi menfaatlerini ön planda tutacağı, ilk bakışta cazip görünen borçlanma tekliflerinin aslında açık bir tuzak olabileceği unutulmamalı. Bu yıl 9 günlük tatil şeklinde uygulanacak bayram tatilinin borçlar yüzünden ileride kabusa dönüşmemesi için dikkatli olunmalı."
Ağaoğlu, tüketicilerin bayram alışverişlerinde ve borçlanmalarda yarını düşünerek harcama yapmalarını tavsiye ederek, "Tüketiciler, televizyon ve
gazete reklamları, e-postalar, cep telefonlarına gönderilen mesajlarla Kurban Bayramı öncesinde adeta taciz derecesinde bütçelerinin üzerinde harcama yapmaya tahrik ediliyorlar. Kanmayın, inanmayın, tuzaklara düşmeyin" diye konuştu.
Aile ziyaretleri önerisi

Bayrama yönelik "her şey dahil" kampanyaları ve taksit imkanlarıyla sunulan tatillere de çok itibar edilmemesini, aile ziyaretleri yapılmasını öneren Ağaoğlu, şunları kaydetti:
"Piyasada kullanımda olan yaklaşık 57 milyon kredi kartı bulunuyor. Tüketicilere uyarımız, 9 günlük bayram tatili planına 57 milyon kredi kartının
dahil edilmemesidir. Kredi kartı borçları 90 milyar dolara yaklaşmıştır. Ferdi tüketici kredisi ve kredi kartı borcu ödenmemesi nedeniyle takibe alınmış borçlu sayısı yüz binlerle ifade ediliyor. Bu yılın ilk 5 aylık döneminde, yüz binlerce yeni aile, haciz ve kara liste tehdidi altına girmiştir."
"Borç yiyen kesesinden yer"

"Borç yiyen kesesinden yer" atasözünü anımsatan Ağaoğlu, "Tüketiciler, bayram nedeniyle yapılacak borçlanmaların kendileri tarafından deneceğini unutmamalı. Bankaların, tüketicilere vadettiği reel faiz oranları, masraflar dahil edildiğinde maliyetin çok üstüne çıkıyor. Hiç kimse, mali imkanlarını zorlamak ve borçlanmaya girmek suretiyle geleceğini ipotek altına sokmamalıdır" dedi.