Türkiye'den Akkuyu'ya 4-5 talip var

Superfin, ÇED onayını bekleyen Akkuyu NGS'ye ortaklık konusunda yaptıkları görüşmeleri ve bu konudaki takvime ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Santrala ortak olmaya ilgiyle yaklaşan taraflarla ön görüşmeler yaptıklarını ifade eden Superfin, bu konuda kendilerine belli bir tarih belirleyip, "şu tarihe kadar sözleşme imzalamak" gibi hedef koymadıklarını söyledi. Superfin, ön görüşmelerde önceliklerinin gelecek teklifleri değerlendirip en iyisini seçmek olduğunu belirtti.
Superfin, "Bununla birlikte önümüzdeki yılın ilk yarısıyla birlikte artık somut adımlar atılacağını düşünüyorum. Beklediğimiz teklifler alınmış olup belki sözleşme aşamasına varılmış olacak" diye konuştu.
Proje finansmanının ilk aşamada Rusya devlet bütçesinden ayrılan kaynakla sağlanacağını anımsatan Superfin, ortaklık için Türkiye'den şuanda inceledikleri ve değerlendirdikleri 4-5 teklif olduğunu bildirdi.
Superfin, Türkiye dışından ortaklık için bir talep olup olmadığı konusunda, "Şuan itibariyle Türkiye dışından yatırımcı olarak bu işin içine dahil olmak isteyen, en azından ciddi ve değerlendirmeye alınabilecek tekliflerde bulunan kimse yok" dedi.
Bunun yanında yurtdışında bazı temasları olduğunu anlatan Superfin, şöyle devam etti:
"Krediyi sağlayabilecek finansman kuruluşlarıyla görüşmelerimiz var, Avrupa ülkeleri ve Amerika olmak üzere. Orada faaliyet gösteren ve finansman sağlayan kuruluşlar bunlar. Yurtdışından gelen bazı talepler var, onlarla şimdiye kadar görüşme yapılmadı fakat bu yılın sonu itibariyle bu görüşmeler de yapılmış olacaktır."

MERSİN'DE HİSSEDİLEN DEPREM

Akdeniz'de 23 Ekim'de meydana gelen ve Mersin'de de hissedilen 4,5 büyüklüğündeki depreme ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Superfin, bölgede, şimdiye kadar yaşanan depremleri de içeren bir dizi araştırma ve hesaplama yaptıklarını söyledi.
Araştırmalarda, en fazla kaç büyüklükte deprem olabileceği üzerinde de durulduğunu dile getiren Superfin, "Projemiz bölgede olabilecek en şiddetli depreme dayanıklı ve güvenli şekilde tasarlandı. Yapılan tasarımlar meydana gelebilecek en büyük depreme dayanıklı" dedi.
Depreme dayanıklılıktan bahsederken tesisin güvenli olmasının sadece oradaki beton yapıların, duvarların dayanıklılığından ibaret olmadığını ifade eden Superfin, "Mesela Fukişima'da etrafta bulunan tüm yapılar yıkılmış fakat tesisin kendisi çok fazla yıkıma uğramamıştı. Tesisin güvenli olması, tsunami gibi farklı etkilerden koruyacak çeşitli önlemlerin bir arada uygulanmasıyla mümkün. Akkuyu'da uygulayacağımız proje, Fukişima'daki üzücü olaylardan alınan dersler doğrultusunda, iyileştirme çalışmaları yapılarak tasarlandı" diye konuştu.

NÜKLEER EĞİTİMİNE GİDEN ÖĞRENCİLER

Alexander Superfin, nükleer eğitim için Rusya'ya giden 190 öğrencinin performansını değerlendirirken, dünyanın her yerindeki öğrenciler gibi bazıları başarılı olurken, bazılarının da çok başarılı olamayabildiğini söyledi.
Öğrencilere yönelik eğitim yaklaşımı ve sistemini anlamak için bir çalışmanın söz konusu olduğunu ifade eden Superfin, bu konuda şirket görevlilerine, öğrenci temsilcilerine ve hocalara büyük iş düştüğünü belirtti. Superfin, şunları kaydetti:
"Öğrenciler açısından bakıldığında onları anlıyoruz. Farklı bir ülkeye gidiyorsunuz, farklı bir dille karşılaşıyorsunuz ve onu öğrenmeye çalışıyorsunuz. Şimdiye kadar oraya giden öğrencilerden sadece 4'ünün ilişiği kesildi. Nedeni de oradaki disipline uymamakla ilgili.
Eğitime gidenleri kimse sadece öğrenci olarak değerlendirmiyor, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'ni temsilen orada bulanan vatandaşlar olarak bakılıyor kendilerine. Gördüğü eğitimde çok başarılı öğrenciler de var. Bu bağlamda daha fazla burs alanlar da bulunuyor. Belirlenmiş müfredat ve programa göre öğrenciler aşamaları geçiyorlar. Rusça öğreniyorlar, Rusça öğrendikçe de farklı ve mesleki alanlarda eğitime devam edecekler."