ABD’den toparlanma sinyalleri geliyor

ALB Menkul Araştırma Uzmanı Arda Coşar'a göre ABD'den gelen sinyaller toparlanmaya işaret ediyor.
Arda Coşar'ın konuyla ilgili yorumları şu şekilde;
"ABD son dönem ekonomik verileri genelde beklentilerin aşağısında kalmak ile beraber var olan kademeli ekonomik toparlanmanın devamını teyit ediyor. Yani ABD de ekonomik toparlanma devam ediyor. Tabi FED'in Mayıs ve Haziran ayında QE' den çıkış sinyallerinin piyasa faizlerinin yükselmesi yolu ile ekonomiye verdiği zarar ve geçtiğimiz dönemde hükümetin 17 gün kapalı kalmasının kamu hizmetleri yolu ile verdiği zarar verilerde gözleniyor ancak telafi edilebilir boyutta. ABD mevcut durumda ekonominin ana gündem maddesi FED dolayısı ile işsizlik ve enflasyon. ABD istihdam piyasasında düzelme devam etmek ile beraber enflasyon yüzde 2.5 hedefinden hem uzak hem de yakalaması zor. Bir yandan hükümetin 17 gün kapalı kalmasının verdiği hasarında katkısı ile toparlanmanın kısmen ivme kaybettiği görüyoruz. Mevcut ekonomik görünüm yanında FED'in mayıs ve haziran ayında QE dediğimiz varlık alım programından çıkış sinyallerinin piyasa faizlerini yükselttiğini gördük. Bu şartlar altında FED'in 2014 e kadar varlık alım programında bir değişikliğe gitmesi pek olası görünmüyor. Her şeyden önce varlık alım programını azaltılması ABD de piyasa faizlerinin artmasına bununda başta konut piyasası olmak üzere çeşitli kanallar ile ekonomik toparlanmayı yavaşlatabilmekte. Bu yüzde FED'in para politikası değişikliğine gitmesi için 2014 yılını bekleyeceğini düşünmek makul. Tabi bu durum eninde sonunda sonlandırılmak zorunda ABD konut fiyatlarında yıllık artış yüzde 10'un üzerinde seyir ediyor, hisse senedi fiyatları rekor üstüne rekor kırıyor bu durum ne kadar sürdürülebilir? Buna cevap vermek için çok erken ancak 1929 ekonomik buhranının Wall Street hisse fiyatlarının çöküşü ile, 2008 yılı Lehman Brothers'in çöküşü ile dünyayı saran mali krizinde temelinde konut fiyatlarının sert düşmesi yani konut balonunun patlaması olduğunu biliyoruz. Bu açıdan FED varlık fiyatlarının bu kadar hızlı yükselmesine de uzun süre kayıtsız kalması beklenemez. Tabi şimdilik piyasalar en azından 2014'e kadar rahat."

AVRUPA'DA DURUM NE?

ALB Menkul Araştırma Uzmanı Arda Coşar'a göre Euro bölgesinde de yavaş bir toparlanma söz konusu. Coşar, Avrupa bölgesindeki son gelişmleri şu cümlelerle değerlendirdi:
"Atlantik'in diğer yakası Avrupa'da ise ilginç gelişmeler oluyor. Sürpriz bir şekilde ekonomik toparlanması hızlanan İngiltere yanı sıra Euro Bölgesinde de yavaş bir ekonomik toparlanmanın devamı gözlemleniyor. Euro Bölgesi ekonomisi resesyondan çıkıp artıya geçmişti ama geçtiğimiz hafta ve bu hafta İspanya verileri Euro bölgesine ilişkin yeni umutlar doğurdu. Geçtiğimiz hafta gelen işsizlik verisinde İspanya işsizlik oranının zirve yaptıktan sonra gerilemeye başladığını, bu hafta ise perakende satışların beklenmedik şekilde hızlandığını ve açıklanan GSYH verisinde İspanya'nın 2 yılı aşkın süredir ilk defa çeyrek bazda pozitif büyüme verisi açıkladığını, yıllık bazda ise büyüme oranının dip yaptıktan sonra tekrar yükselmeye başladığını görüyoruz. Euro Bölgesinde ekonomik büyüme Draghi'ninde işaret ettiği gibi Euro Bölgesi Kredi hacminin hala azalmasından dolayı kırılgan ancak bu sorununda çözülmesi ile beraber Euro Bölgesi daha güçlü bir ekonomiye kavuşabilir. ECB'ye gelince para politikasında şu an için zaten sıkılaşma ihtimali olmayan banka mevcut durumda yeni parasal genişlemeye ihtiyaç duymayacaktır. Mevcut parasal politikaya daha uzun süre devam etmesi en makul ihtimal.
Asya ve gelişmekte olan ülke ekonomilerinde ise Japonya'nın Abeconomics'inin şimdilik çalıştığını görüyoruz, ekonomik toparlanma devam ediyor. Japonya'da mali ve parasal genişlemeler yolu ile ekonomik canlanmanın devamı yanı sıra Çin ekonomisinde daha önce dillendirildiği gibi bir ekonomik yavaşlamanın olduğunu görmüyoruz. Çin bu sene yüksek ihtimalle yüzde 7,5 büyüme rakamını yakalayacak. Bu sene ikinci yarıda özellikle FED çıkış stratejileri sinyali ile en çok etkilenen ülkeler gelişmekte olan ülkeler oldu. Gelişmekte olan ülkeler bir yandan FED'in verdiği sinyaller ile para birimlerinde görülen oynaklıklar ile mücadele ederken bir yandan da sermaye çıkışlarının getireceği etkileri bertaraf etmeye çalışıyor. 2013 yılı içerisinde varlık alım programında bir değişiklik yapılmayacağı beklentisinin oluşması ile rahat nefes alan Türkiye dair gelişmekte olan ülkeler 2014 FED çıkış startejilerinin getireceği başta döviz kurlarında ve faizlerde görülmesi muhtemel oynaklıklar ile karşı karşıya kalması muhtemel. 2014 yılı gelişmiş ülkeler için ekonomik toparlanmanın devamını işaret ederken, gelişmekte olan ülkelerde dalgalanmalara açık görünüyor."