Atalar yabancı fonlarla flörtte
100 yılı geride bırakan hazır giyim markası Atalar, yabancı fonlarla görüşüyor. Şirketin dördüncü kuşak patronu Fevzi Atabek, "Bu yolla hızlı büyümeyi planlıyoruz" dedi
35'i bize ait, 5'i de franchising olmak üzere toplam 40 mağazamız var. İstanbul'dakilerin tamamını kendimiz işletiyoruz. Anadolu'da ise belli bir dönem ticaret yaptığımız kişilerle yola çıkıyoruz.
Bundan sonrası için daha seçici olacağız. Bir de Türkiye'nin gidişini takip etmek lazım. Bütün alışveriş merkezlerinin kiraları döviz üzerinden. Oradaki oynaklıklar bizi rahatsız ediyor. 2014'ün sonuna doğru işin tersine dönmesi dövizin düşmesi bekleniyor.
Her malın bir alıcısı vardır. Burada satılık olan bilanço değil. Bir kere bilinirliğimiz yüksek. Saygın ve tüketicinin gözünde güven uyandıran bir markayız. Biz bunları ortaya koyuyoruz. Parayı da onlar ortaya koyacak. Bunun üstüne ne inşa edebileceğimize bakacağız.
HIZLI BÜYÜMEDEN ETKİLENDİK
Atalar hiç böyle bir şey yaşamadı. Sadece 2001'de kısa bir süre için böyle bir sıkıntı oldu ama aile olarak kendi içimizde çözdük. Babamlar üç kardeşti. Halamın vefatından sonra ayrılıklar oldu ama dedeğim gibi o iş de aile içinde çözüldü. Bütün bunlar piyasada konuşuluyor olabilir. Belki o manada kendilerine göre bir şey çıkarmış olabilirler. Ama bizim bugüne kadar ne bir bankayla ne bir firmayla bir sıkıntımız olmadı. Zaten çok hızlı bir büyüme içinde de olmadık açıkçası.
2001 krizinde Türkiye'de 10 civarında AVM vardı. Şimdi bu sayı 200'ün üzerinde. Bizim de 8 mağazamız vardı. 2007'de bu sayı 12'ye çıktı. Bu tarihten sonra her sene üstüne koya koya gittik. Sayıyı 40'a çıkardık.
TÜRKİYE ZENGİNLEŞTİ
Ekonomi çok iyiye gitti. İleriyi daha iyi görebilir olduk, 2001 krizinden çıktık. 2005'e kadar çalkantı vardı, 2006-2007 çok güzel senelerdi çok para kazandık. Bu birikimlerle 2007'de yatırımlara başladık. Her yıl 5-6 mağaza açıp, 1-2 mağazayı yenileyerek ilerledik.
Perakendeye yerli ve yabancıların ilgisi yüksek. Bunda Türkiye'deki genç nüfusun büyük rolü var. Bir de kabul etmek lazım ki Türkiye zenginleşti. İnsanlar da zenginleşti. Bu durum yabancı firmaların gözünü ülkemize çevirmesine neden oldu.
İşe muhasebe servisinde başladım
1978'de fabrikalara yaptığım ziyaretlerle işi incelemeye başladım. O zaman bizim konfeksiyon fabrikamız, bir de boyahanemiz vardı. Birbirine çok yakındı. Boyahanede biraz muhasebe öğrendim. Yani işin teknik kısmıyla çok fazla ilgilenmedim. Konfeksiyon da Tarlabaşı'ndaydı. Sabah birine gidiyordum, öğleden sonra ötekisine. Ama saat üç buçuk falan olunca kaçıp ata biniyordum. Sonra evlendim, askerlik bitti, askerlikten sonra geldim ama faal değildim, zaten bütün aile işin başındaydı. 1986'dan sonra bilfiil çalışmaya başladım.
EN SON HABERLER
- 1 SIFIR FAİZLİ KREDİ SON DAKİKA: 8 banka tek tek duyurdu: Faizsiz kredi için Mayıs ayarı
- 2 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Reformları gerçekleştirmek için politik netlik ve düzenlemeler gerekli
- 3 Lila Kağıt ve Koton, Halka Arz Ediliyor
- 4 Vekalet Nasıl Verilir? 2024 Notere Gitmeden Avukata Uzaktan Vekalet Verilir Mi?
- 5 İSO Türkiye İmalat PMI açıklandı
- 6 TÜİK açıkladı! Kırmızı et üretimi artış gösterdi
- 7 Türkiye'de 21,5 milyon ton çiğ süt üretildi
- 8 Hatay yenileniyor! Mehmet Kalyoncu açıkladı: Proje dünyaya örnek olacak
- 9 Bazı telefon parçalarının ithalatına gözetim uygulanacak
- 10 40 yıllık mesleğinde ilki yaşadı! Ağına takılan balığın boyutu...