Faizler iki yılın zirvesinde

Yeni yılın ilk işlem gününe yüzde 10,04 seviyesinden başlayan gösterge tahvilin bileşik faizi bu seviyeden gelen satışların etkisi ile son iki yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 10,51'i test etti ve şu dakikalarda yüzde 10,24 seviyesinde işlem görüyor. Gösterge tahvilin bileşik faizi 23 Ocak 2012'de yüzde 10,74 seviyesini görmüştü.
Analistler, yapılan son zamların ve TL'deki değer kaybının sürüyor olmasının faizler üzerinde baskı yarattığını belirtirken, ABD 10 yıllık tahvil faizlerinin de yüzde 3'ü aşarak son 2,5 yılın en yükseğini görmesinin küresel faizlerin seyri üzerinde olumsuz etkisi olduğunu kaydediyor.
TL'deki değer kaybının ve yapılan zamların enflasyon görünümünde kalıcı bozulmaya yol açabileceğini ifade eden analistler, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bu ay gerçekleştireceği Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında referans faiz olan marjinal fonlama oranında (yüzde 7,75) artırıma gidebileceğini dile getiriyor.
Garanti Yatırım Stratejisti Tufan Cömert konuya ilişkin değerlendirmesinde, dün açıklanan zamların ve özel tüketim vergisi (ÖTV) artışları sonrasında enflasyon tahminlerinin yukarı revize edilmeye başlandığını belirterek, TL'deki değer kaybının sürüyor olmasının faizleri olumsuz etkilediğini aktardı.
TCMB'nin sıkı para politikası uygulamaları nedeniyle zaten bir süre daha tahvil faizlerinde anlamlı bir düşüş görmeyi beklemediklerini ifade eden Cömert, ancak bu gelişmelerin faizlerin tek hanede dahi kalıcı olmakta zorlanacağına işaret ettiğini belirtti.
Cömert, "Bundan sonraki dönemde kritik konu TL'nin değeri. TL daha da değer kaybederse, TCMB'nin faiz koridoru tavanını artırması gündeme gelecek. Ne ölçüde bir artış olacağı ise kurlara bağlı. Eğer halen yüzde 7,75 olan borç verme faizinde yüklü bir artış görürsek, özellikle 2 yıldan kısa vadeli tahvil faizleri de hızla artacaktır."

"FAİZLER GÜN GEÇTİKÇE 2 HANELİ RAKAMLARA ALIŞMAYA BAŞLADI"

Ata Portföy Fon Yönetim Direktörü Cem Tözge ise kurdaki hareketin devam etmesi, zamlar ve ABD faizlerinde yüzde 3,00 psikolojik seviyesinin aşılmasının yurt içinde de faizi olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, özellikle kur tarafında dengelenme sağlanmadan faiz tarafında da istikrarın sağlanması zor gözüktüğünü ifade etti.
Bu işin sonunda TCMB'nin faiz artırmak zorunda kalabileceği beklentisinin kısa vadeli faizler dahil tüm vadelerde satışların devamını sağlamakta olduğunu ifade eden Tözge, faizlerin gün geçtikçe 2 haneli rakamlara alışmaya başladığını ve gelecek dönemde yüzde 10-11 bandının hareket aralığı olabileceğini düşündüğünü söyledi.