Alışveriş yaparken kazan

Duygu Eren - Sabah.com.tr
Eğitiminizi ve özgeçmişinizi öğrenebilir miyiz?
Yıldız Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi, Elekrik, Elektronik Mühendisliğin'den 1993 yılında mezun olduktan sonra Columbia'da Muhasebe ve Finansı bitirdim. Delta Limited'te İş Geliştirme Yöneticiliği, Planet A.Ş.'de genel müdürlük, VeriFone'da genel müdür olarak başladığım görevimi kıdemli başkan yardımcılığına kadar götürdüm. Kudeta'yı kurduktan sonra Sarper Sılaoğluyla beraber Boni.me'nin kurmak üzere yollarımız kesişti. Sarper, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği ve Hacettepe Üniversitesi İstatistikten mezun olduktan sonra Somobile'de danışmanlık yaptı ve Servtag GmbH'de çalışırken, Boni.me fikri bizi girişimciliğe yöneltti.
Bu işe başlama fikri nereden geldi ve nasıl gelişti?
Boni, perakende sektöründe müşteriyi daha iyi tanıma, ödüllendirme ve yönlendirme amacıyla, mikro ölçekli konum belirleme teknolojisi geliştirmek üzere AR-GE projesi olarak başladı, 4 ayrı patentle korunan teknolojisini geliştirip Eylül 2011'de Boni Pazarlama ve İletişim Hizmetleri A.Ş olarak İstanbul'da kuruldu. Geliştirdiğimiz bu teknolojiyle sadakat programlarının bir adım ötesine geçerek, müşterilerin alışveriş deneyimlerini akıllı telefonları üzerinden daha kazançlı ve eğlenceli hale getirmeyi amaçladık. Şimdi de sistemimize daha fazla perakendeci, AVM ve belki de en önemlisi- kullanıcı kazandırarak Boni'yi daha geniş ölçekte bir projeye dönüştürme yönünde adımlar atıyoruz.
Ne kadar sermayeyle başladınız?
300.000 TL gibi bir sermayeyle bu projeye başladık. Bunu yanında, İTÜ ile başladığımız Ar-Ge süreci için Sanayi ve Ticaret Bakanlığının desteklerinden faydalandık.
Aslanoba Capitel'den nasıl yatırım aldınız?
Şubat 2013'teki Keiretsu İstanbul Girişimci Forumu'nun katılımcıları arasında yer aldık. Burada, Boni'nin işleyişini ve misyonunu izah eden bir sunum gerçekleştirdik. Keiretsu yatırımcı üyelerinden Hasan Aslanoba projemizle yakından ilgilendi ve Aslanoba Capital tarafından 1 milyon USD yatırımı böylelikle hayata geçti.
Ekibinizi nasıl kurdunuz ve şu an kaç kişi çalışıyor?
Başlangıçta, mikro ölçekli konum belirleme teknolojisi üzerinde geliştirmeler yapan Ar-Ge mühendisleri yoğunluklu bir kadroyduk. Şirketleşme aşamasında ortaklık kurarak ilerlemeye karar verdik. Sonrasında üzerinde çalıştığımız projeyi kendisininmiş gibi benimseyecek ekip arkadaşları aradık. Şu anda ekibimiz eğitimleriyle ve iş deneyimleriyle göz dolduran 20 genç çalışandan oluşuyor. Genç ve yetenekli bu arkadaşlarımız, fikre bağlılıklarıyla ofiste ve sahada projemize katkı sunmaya devam ediyorlar.
Markanızın ismi nereden geliyor?
İsim ararken bazı kısıtlamalarımız vardı. Her dilde aynı okunması, 4-5 kelimeyi geçmemesi, birleşik kelimelerden türetilmiş bir isim olmamasına yoğunlaştık. Uzun bir listenin ardından tüm dünyadaçok tüketilmemiş bir kelime olan "Boni"de karar kıldık. Daha sonra anlamına baktığımızda gördük ki Boni, bonus kelimesinin çoğulu olarak kullanılıyormuş. Bizim projemizin sadık kullanıcıları ödüllendiren kısmına bu anlamıyla uyum sağlıyor.
İşe başlarken rehberlik anlamında destek gördünüz mü?
Özellikle, iletici teknolojisinin geliştirilmesi evresinde İstanbul Teknik Üniversitesi'nden, AR-GE kapsamında çalışan öğretim görevlilerinden fazlasıyla destek gördük.
İşinizde sizin için dönüm noktası sayılabilecek bir zaman dilimi kişi oldu mu?
Avrupa'nın en büyük ikinci alışveriş merkezi yönetim şirketi ECE Group ile ve Finansbank ile anlaşmamız bizim için iki önemli dönüm noktası oldu.
Hangi ihtiyaca çözüm buluyorsunuz?
Boni'nin en sarih ifadeyle kullanıcılarla markalar ve AVMler arasında bir köprü işlevi gördüğünü söyleyebiliriz. Markalara müşterilerinin kendilerine olan bağlılıklarını artırma ve yeni müşteriler kazanma imkanı sunuyor. AVMlerin ziyaretçi trafiğini artıyor ve ziyaretçilerinin alışveriş davranışlarını çıkarma şansı tanıyoruz. Bununla birlikte projemizin en önemli kanadını oluşturan kullanıcılarımız için özü bir oyuna dayanan, eğlenceli ve kazançlı bir aktivite olanağı yaratıyoruz. Boni olarak, anlaşmalı olduğumuz markalarla, kullanıcılarımızı yüzlerce farklı ve güzel hediyeyle buluşturuyoruz.
Şu an markanızın yönetimini nasıl yapıyorsunuz?
Şu aşamada Boni'yi bütün kullanıcılara duyurmak yerine, bölgesel planlamalar yaparak büyümeyi hedefliyoruz. Buna istinaden marka yönetimimiz de minimal ölçekli yürütülüyor, fakat kısa bir süreiçerisinde, uzun vadeli ve kitlesel bir hedeflemeyi gerçekleştiriyor olacağız.
Markanızı kendi sektörünüz içinde, rakiplerinize göre nasıl konumlandırırsınız?
Projemiz sağlam bir iş modeli üzerine inşa edildi. Bunu daha önceki birikim ve deneyimlerimizi de bir araya getirerek, kullanarak güçlendirdik. Dolayısıyla sektör içerisinde bizi farklı konumlandıran şeyler en temelde yenilikçi oluşumuz ve sağlam bir iş modeline sahip oluşumuz.
Boni şu anda nerelerde kullanılıyor?
Boni halihazırda Marmara Bölgesi'nde yoğunluğun en fazla olduğu dört alışveriş merkezinde (MetroCity, Palladium, Marmara Park ve Bursa Anatolium'da) aktif olarak kullanılıyor.
Kullanım oranları nasıl?
Boni'yi akıllı cihazlarına indiren 35 bin kullanıcı mevcut. Bir AVMde aktif olarak Boni'yi kullanmış, puan toplamış kullanıcı sayımız ise 23 bin civarında.
Geri dönüşüm ne kadar oluyor?
Uygulamamızı indirmiş, kullanmış ve geri dönüp ikinci kez kullanmış olan kullanıcı oranımız %69. Bunun yanında ortalama bir kullanıcımız ayda 3 defa Boni ile alışveriş merkezine gidiyor ve her alışveriş ziyaretlerinde yaklaşık 30 farklı mağaza ile etkileşim kuruyor.
Boni kullanıcıları nasıl kazanıyorlar?
Kullanıcılar sistemimize kayıtlı olan AVM'yi ziyaret ettiklerinde, tanımlanmış olan noktalardan Boni puanlarını topluyorlar. Bu puanlarla, program ortaklarının oluşturduğu hediye havuzundan, istedikleri hediyeyi alabiliyorlar. Bir aktivite olarak Boni'yi kullanmanın eğlenceli bir gezinti vaadettiğini ayrıca belirtelim.
Sektörünüz, Türkiye'de sizce nereye gidiyor?
Sektörün globalde olduğu gibi Türkiye'de büyüyeceğini öngörüyoruz. Şu anda Türkiye genelinde 350'ün üzerinde AVM bulunuyor ve bu AVMlerin 2014 yılı için yaklaşık 75 milyar Dolar ciro yapması öngörülüyor. 2013'te AVMlerin ziyaretçi sayısı 1,6 milyara ulaştı ve bu ziyaretçilerin %65'i ziyaretleri sırasında satın alma gerçekleştirdi. Biz de alışveriş merkezlerinin bir odak olarak yükselmesi ve sayı itibarıyla artmasıyla sektörün öngörülenin çok daha ötesine gideceğine inanıyoruz.
Gelecekle ilgili kendi hayaliniz ve stratejiniz nedir?
Dünyada ilk olan bir uygulamayı yapıyoruz ve bundan sonrası için amacımız projemizi Türkiye dışına da çıkartıp global bir ürün haline getirmek.
Sektörünüzde rekabet nasıl?
Sektörümüzde daha önce bahsettiğimiz konum belirleme teknolojisini kullanan ya da geliştiren bir girişim bulunmuyor. Bu anlamda bir öncüyüz aynı zamanda. Dolayısıyla kendi alanımızda rakipsiz olduğumuzu rahatlıkla ve abartısızca söyleyebiliriz. Fakat elbette, Türkiye'de bilişim sektöründeki girişim faaliyetlerinin ve teknoloji alanındaki geliştirmelerin artması biz de dahil olmak üzere sektördeki tüm firmalara daha fazla iş olanağı ve yetişmiş, deneyimli iş gücü imkanı sağlayacaktır.