Son Güncelleme: Salı 08.04.2014
Ülkesinden bağımsız
Merkez'in patronu Başçı, reel sektör ve hükümetten gelen 'faiz indir' çağrısını dinlemeyeceğini söyledi. Faizi jet hızıyla rekor düzeyde artıran Başçı, indirimi yavaş yavaş yapacağı sinyalini verdi
İNDİRİRKEN TEMKİNLİ
Kayseri'de konuşan Başçı, faiz indirimlerine ne zaman başlanacağına PPK'nın karar vereceğini, olağanüstü toplantıya gerek olmadığını söyledi. "İndirim için temkinliyiz" diyen Başçı, şöyle konuştu: "Zamanlaması, kurul tarafından tartışılacak ama çok büyük montanlı bir faiz indirimi beklenmemesi gerekir. Ölçülü adımlarla gitmekte fayda var diyebiliriz. Likidite politikası şu anda son derece sıkı. Yüzde 12'yi gerekirse kademeli şeklide 10'a kadar çekebiliriz."
"BANA KARIŞ MAYIN"
Merkez Bankası'nın stratejisini, "Ani ve yapabileceğimiz artırımı başta yapıp, adım adım faizi indirmek" şeklinde özetleyen Başçı, "Ardı ardına her ay 50 baz puan faiz artıran ülkelerin uzun dönem faizlerinin daha fazla olduğu görülüyor" dedi. Yurtdışında birçok Merkez Bankası hedefine 'büyüme'yi de koyup, hükümet politikalarına uygun hareket ederken Başçı 'bağımsızlık' vurgusu yaparak, şöyle dedi: "Bu yurtdışında çok alışık olmadığımız bir durum. Siyasiler yurtdışında Merkez Bankaları politikalarıyla ilgili konuşmamayı tercih ediyorlar. Yurtiçinde vatandaşlar siyasilerin açıklamalarına alışkın. Vatandaşta 'Merkez Bankası yine bildiğini yapar' düşüncesi var."
GÜÇLÜ TL MESAJI
Daha önceki "Dolar yıl sonunda 1.92 TL olur" söylemi tutmayan Merkez Bankası Başkanı Başçı, bu kez temkinli davranıp, kurla ilgili yorum yapmadı. Başçı, "Şu anda biraz erken olabilir bunu açıklamak için ama biz TL'nin güçlü olmasından yanayız" dedi. Başçı, yabancı girişlerini tanımlarken 'mayıs öncesi kadar güçlü değil, ama son aylardan daha iyi' yorumunu yaptı. Enflasyonun haziran sonrasında düşeceğini söyleyen Başçı, 2014 büyüme rakamının da yüzde 4 hedefini yakalayabileceğini söyledi.
1994 KÖTÜ ÖRNEK
Başçı'nın konuşmasında 1994 krizini hatırlatıp "O zaman hükümet ısrarla faizleri düşük tutmaya çalıştı. Bu nedenle yapılanlarla faiz yüzde 400'e kadar çıktı. Gerektiğinde faizi artırmalısınız. Ne kadar geç yaparsanız, bedeli o kadar artar" sözleri de elma-armut kıyaslaması olarak görüldü. Ülkenin krize girdiği o dönemin öncesinde yani 1993'te hem kamu sektörü açığı hem de yurtiçi borç stokunun milli gelire oranı yüzde 20.56'idi. İç borçlanma maliyeti yüksekti. Cari açık 1990'ların en yüksek seviyesindeydi. Kısa vadeli net sermaye akışı yüksek sevideydi. TL aşırı değerlenmişti.
EN SON HABERLER
- 1 Konya BŞB - İlan
- 2 EMEKLİ TEMMUZ ZAMMI SON DAKİKA: Ek ödemeli kök maaş tablosu! 4a, 4b, 4c ne kadar emekli maaşı alırım?
- 3 Lila Kağıt ve Koton, Halka Arz Ediliyor
- 4 Akkuyu NGS'de yeni gelişme! 1. ünite...
- 5 Çevre koruma işbirliğine ilişkin niyet beyanı imzalandı
- 6 Tarım ve gıda sektöründen 7 milyar dolarlık ihracat
- 7 AJet duyurdu: %40 indirimli biletler satışta!
- 8 Emekli promosyon kampanyalarına Mayıs ayarı yapıldı! En yüksek promosyon veren 11 banka belli oldu
- 9 Rekabet Kurulu bazı devralma işlemlerini onayladı
- 10 Serbest Geçiş Sistemi ülke geneline yayılacak!