Turizme devlet desteği artırılmalı

Turizm yatırımcısı açısından Türkiye ne gibi fırsatlar barındırıyor?

Türkiye'de turizm sektörü yılda ortalama olarak yüzde 10.6 büyüme ile en hızlı gelişen sektörlerin arasında yer alıyor. Sektördeki harcamaların hepsi yüksek katma değer yaratmaktadır. Ayrıca çalışan sayısındaki istihdam değerini de düşünürsek tüm bunlar sektörün önemini gösteriyor. Turizm sektöründeki gelişmeler doğrudan ülke ekonomisinin gelişimine işaret ediyor. Ülkemizdeki turizm sektörüne yönelik artan bir potansiyel mevcut bu da yatırım konusunu akla getiriyor. Yatırım konusunda ise ciddi bir altyapı ve araştırma gerekiyor.
Hangi şehirler ve hangi tip otel konseptlerin daha fazla büyüme potansiyeline sahip?
Büyük şehirlerde kongre turizmi gibi gereksinimler arttıkça otellere de ihtiyaç artıyor. Bölge seçiminde ise en önemli nokta fizibilite çalışması olarak karşımıza çıkıyor. Ever Group olarak biz de seçilen bölgenin ihtiyaçlarına göre konseptler geliştiriyoruz, şehir oteli konseptinin giderek yaygınlaşacağına inanıyoruz. Yatırımlarımızı dünyanın önemli markaları ile işbirliğine giderek, onların standartlarını uygulayarak daha da değerli hale getiriyoruz. Genel istatistiklere baktığımızda genelde yüksek kapasiteli 4 ve 5 yıldızlı otellerin İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya'da olduğu görülüyor. Bu kentlerdeki turizm potansiyeline rağmen arz fazlası olasılığı düşünüldüğünde yatırımların Anadolu'ya yönelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ever Group olarak biz de en önemli konunun doğru lokasyon doğru hedef kitle olduğu fikrini savunuyoruz.
Turizmde yeni dünya trendleri nelerdir? Türkiye bu alanlarda ne gibi artı ve eksilere sahip?
Son dönemin turizm trendleri arasında sağlık ve ekoturizm (kongre turizmi) dikkat çekiyor. Bunun yanında şehir turizmi de popülerliğini artırıyor. Yaz tatilleri tercihlerinde bilinmeyen farklı bölgelerin ilgi gördüğünü söyleyebiliriz. Türkiye'de ise turizm politikasının geliştirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ülkemiz tüm turizm ihtiyaçlarını karşılayabilecek olmasına rağmen sektörel olarak yeterli payı alamıyor.
Yerel yatırımcılar büyümek için nasıl bir yol izlemeli?

Turizm sektöründeki yerel yatırımcıların ilk sırasında kendi standartlarını belirlemeleri ve yatırımlarını da bu doğrultuda gerçekleştirmeleri gerekir. Büyüme sadece marka bilinirliği ile sürdürülebilirlikle olmaz. Ever Group olarak büyük markalarla işbirliği yaparak markaların standartlarını kendi standartlarımıza uyarlıyoruz. Otel misafirlerimize en iyi şartlarda hizmet sunmak için çalışıyoruz. Günümüzde de büyük markalar management, franchise gibi işletmecilik türleri ile hem yaygınlıklarını artırıyor hem de büyümelerini kalıcı hale getiriyorlar. Büyümedeki en önemli unsurlardan biri de sürekli denetleme olarak öne çıkıyor. Bu durum standartların geliştirilmesine de katkı sağlıyor.
Türkiye'de markalaşma konusu farklı sektörlerde uzun süredir tartışılıyor. Turizmde dünyaca bilinen Türk markaları çıkabilir mi? Bunun için hangi yollar takip edilmeli?
Türkiye artık markalaşma yolunda hızla ilerliyor. Bu turizm sektörü için de geçerli. İstanbul ve Antalya'da hizmet veren pek çok otel, turizm şirketi dünyaca tanınan markalar arasına girebilir. Genel anlamda markalaşma için en önemli unsurların uzun vadeli yatırım ve doğru strateji olduğu söylenebilir. Marka algısı için en önemli kriter ise sürdürülebilirlik olarak özetlenebilir.
Turizm yatırımcıları finansmana erişimde nasıl sorunlar yaşıyor? Çözüm için neler yapılmalı?
Turizm en yüksek yatırım maliyeti gerektiren sektörler arasında yer alıyor. Yatırımlarda devlet tarafından sağlanan teşvikler çoğunlukla yetersiz kalıyor. Devlet tarafından diğer pek çok sektörde olduğu gibi daha uygun koşullarda finansman sağlanabilir. Turizm sektöründe gerekli finansman genelde şirketlerin kendileri tarafından karşılanıyor ya da son yıllarda olduğu gibi iş ortaklıkları, franchising yöntemleri kullanılıyor.
Türkiye'deki mevzuat uluslararası turizm yatırımcısını çekmek için yeterli mi? Atılması gereken farklı adımlar var mı?
Mevzuat uluslararası yatırımı çekmek için gün geçtikçe iyileştiriliyor. Bu kapsamda son yıllarda yabancı yatırımcılar için düzenlemeler yenileştirildi. Bu konudaki en büyük sıkıntılardan biri ülkenin tanıtımı diyebiliriz. Ülkemizde pek çok yatırım avantajı varken bunun uluslararası pazarlarda bilinirliği oldukça az. Üzerine düşülmesi gereken en önemli konu da tanıtım ve bilinirliği artırmak şeklinde özetlenebilir.
Kamu kurumlarının dışında turizm sektöründeki meslek örgütleri, dünyadaki rekabette avantaj elde edebilmek için nasıl bir strateji izlemeli?
Türkiye'de turizm sektöründe TÜRSAB, TUROB,TÜRKONFED ve SKAL gibi önemli sivil toplum örgütleri yer alıyor. Bu örgütlerin her biri uluslararası konjonktürü yakından takip ediyorlar. Çeşitli toplantı ve organizasyonlarla bir araya gelerek karşılıklı görüş alışverişi yapıyorlar. Bu görüşmeler çerçevesinde çıkan sonuçlar ilgili bakanlıklarla paylaşılabilir, ülkenin çıkarları doğrultusunda daha fazla destek istenebilir.
Türkiye'deki otel yatırımcılarının önümüzdeki dönem için hazırlanmaları gereken riskler neler?
En önemli risk ekonomik koşullar ve bölgesel kapasite – arz fazlası- diyebiliriz. Bunun yanında çalışma koşullarının değiştirilmesi, iklim değişiklikleri ve tüketici yatkınlıklarındaki değişim de dikkat edilmesi gereken konular arasında yer alıyor.
Türk yatırımcılar için yurtdışında yatırım ve işbirliği açısından ne gibi imkanlar bulunuyor?
Türk yatırımcılar artık yurtdışında da faaliyet göstermeye başladı. Bu geçtiğimiz yıllarda artan bir ivme kazandı. Özellikle inşaat ve tekstil konusunda yurtdışına yapılan yatırımlar sayesinde turizm de bundan faydalandı. Türkiye algısı son beş yıllık dönemde oldukça artı. Bu yükselen ivme önümüzdeki dönemde de hızlı yükselişini sürdürecek.