İkinci sıçramanın eşiğindeyiz
Ekonomik vizyonunu ortaya koyan Ahmet Davutoğlu Türkiye'nin ikinci ekonomik sıçramanın eşiğinde olduğunu söyledi. 2001'e gönderme yapan Davutoğlu "Bir daha hiç kimse bu ülkeyi borç batağı üzerinden idare edilebilir hale getiremeyecek" dedi
'BİRİNCİ SIÇRAMAYI YAŞADIK'
AK Parti dönemlerinde birinci büyük ekonomik sıçramayı yaşadık. Herkes biliyor ve şahittir ki 2001'in hasta adamından 2014'ün yükselen ekonomik gücüne, 2015'in G-20'ye ev sahipliği yapacak en sağlıklı ekonomisine gelmesinin yolu kararlı, basiretli ve rasyonel bir ekonomik politikadan geçmiştir. 2001'i düşünün. O zaman sıradan bir IMF memuru Ankara'ya geldiğinde millet Başbakanın ne dediğine bakmaz, O'nun ne dediğine bakardı. Ama şimdi IMF defterini kapatmış bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. Ulaştırmada, sağlıkta, tarımda, enerjide her alanda büyük devrimler gerçekleştirildi.
'KATMA DEĞERİ ARTIRACAĞIZ'
Şimdi, ikinci büyük sıçramanın eşiğindeyiz. Bu atıl kapasiteyi kullanma dışında bu ikinci sıçramanın iki ana kaynağı, gücü vardır, iki de dezavantajı vardır. Bizim ekonomik gücümüzün kaynağı insanımızdır, coğrafyamızdır. Büyük doğal kaynaklarımız yok. Bize başka ülkelere olduğu gibi yüz milyarlarca euro verenler de yok. O zaman yeni bir ekonomik sıçrama için insan kaynağını ve katma değeri arttırmak zorundayız. Başlattığımız eğitim reformunun çıtasını yükselterek devam edeceğiz. Dünyada hiçbir güç ekonomik anlamda insan kaynağından daha önemli değil. Öylesine büyük bir eğitim reformu, bir Ar-Ge atılımı gerçekleştireceğiz ki Türk ekonomisi katma değerini misliyle arttırabilsin.
COĞRAFYAMIZI KULLANACAĞIZ
Coğrafyamız , ekonomik kaynaklar itibarıyla dünyanın en mutena coğrafyasıdır. Ulaştırma hatları, Pekin'den ister demiryoluyla ister karayoluyla Avrupa'ya gidecek her ulaştırma koridoru Anadolu topraklarına selam verip gidecek. Her enerji koridoru, ister Azerbaycan'dan Kafkasya'dan gelen Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesi (TANAP) gibi, ister Irak'tan gelen Kuzey Irak ve bütün Irak ve doğalgaz kaynakları gibi her bir şekliyle mutlaka Anadolu topraklarından geçecek. Tarımda büyük reformların, daha etkin tarım yöntemlerinin önü açılacak. İnsanımızı katma değeri yükseltecek şekilde donanımlı hale getirdiğimizde nitelikli kalkınmanın önünü açarız. İnşallah bu ikinci ekonomik sıçramayı da hep beraber yaşayacağız.
KİMSE ÜLKEYİ BORÇ BATAĞINA SÜRÜKLEYEMEYECEK
Bir daha hiç kimse bu ülkeyi borç batağı üzerinden idare edilebilir hale getiremeyecek. Makro ekonomik istikrarı sağlarken reel sektörü de güçlendireceğiz ve gelecek yıllarda Türk üretim sektörü, üretim sanayi Afro-Avrasya'nın en büyük üretim alanı haline dönüşecek. 12 yıllık birikimin üzerine yepyeni ve dış yatırımı da çeken büyük açılımların eşiğinde olacağız. Yeni kaynaklara yöneleceğiz. Şu anda ekonomik anlamda dünyanın 17'nci, Avrupa'nın 6'ncı büyük ülkesi konumundayız. İnşallah hiç kimsenin şüphesi olmasın ki önümüzdeki dönemde, 2023 yılında, Türkiye'nin dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi arasına girmesi için gece gündüz çalışacağız ve bu hedefi gerçekleştireceğiz.
EN SON HABERLER
- 1 Hazine ve Maliye Bakanlığı harekete geçti! Enflasyon fırsatçılarına vergi takibi
- 2 T.C. DENİZLİ 7. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
- 3 ASELFLIR-500 ile nokta atışı! Bayraktar TB2'den işaretledi MAM-L, KMC, CİRİT vurdu
- 4 T.C. KANDIRA (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU
- 5 T.C. İSTANBUL 7. SULH HUKUK MAHKEMESİ
- 6 ASELFLIR-500 ile nokta atışı! Bayraktar TB2'den işaretledi MAM-L, KMC, CİRİT vurdu
- 7 Çin seddini hibritle aşacaklar
- 8 Tarımsal atıklar katma değerli ürünlere dönüşüyor
- 9 Satılan 2 elektrikliden 1’i Togg T10X
- 10 Çoban bulunamıyor! Maaşı ise dudak uçuklatıyor...