Perşembe 01.01.2015
Son Güncelleme: Perşembe 01.01.2015

Merkez ile Hükümet uyumlu hareket etmeli

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ekonominin sıcak gündemine ilişkin SABAH'a konuştu. Röportajımızın ikinci bölümünde Kurtulmuş, Merkez Bankası ve Hükümet uyumuna vurgu yaptı

Seçim tartışmalarıyla devam edelim isterseniz. Seçim barajlarının kaldırılması tartışmaları konusunda sizin görüşünüz nedir? Konu Anayasa Mahkemesi'ne taşındı, mahkemenin kararı seçim sürecini nasıl etkiler?
Öncelikle, konuşmamın dünkü bölümüne ilişkin kullanılan manşet/başlık hakkında birkaç şey söylemek istiyorum. "Başka bir ülkenin merkez bankası mısınız?" şeklinde bir başlık kullanılmış. Benim kullandığım cümle ise tam olarak şöyle: "Biz Merkez Bankası'nın araçsal bağımsızlığını hiçbir zaman tartışmadık. Yani herhangi bir para politikası izlerken, faizle ilgili kararlar alırken tabii ki her gün "şöyle mi yapayım?" diye hükümete soracak değildir. Ama Merkez Bankası kendi hükümetinin politikalarından bağımsız, başka bir ülkenin merkez bankası da olmadığına göre. hükümetin genel makro ekonomik hedef ve politikalarıyla uyumlu hareket etmek durumundadır."


NUMAN KURTULMUŞ'TAN MERKEZ BANKASI'NA SERT ÇIKIŞ
MERKEZ BANKASI REZERVLERİ GERİLEDİ
2015'TE NELERE YATIRIM YAPALIM?


AK PARTİ OYUNU ARTIRDI
Buradaki vurgu; Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın bu ülkenin, bu milletin merkez bankası olduğu, dolayısıyla hükümetinin politikalarından bağımsız hareket edemeyeceği yönündedir. Manşetiniz, benim kastettiğim şeye ilişkin farklı algılar doğurabilir. Öncelikle bu yanlış algıyı düzelterek başlayayım sözlerime... AK Parti 2002 seçimlerinden bugüne sürekli oyunu artırmış ve uyguladığı politikalar hakkında milletimizin desteğini ve güvenini tazelemiştir. Son iki seçimde, aleyhinde yapılan tüm tezvirat ve iftiralara, hükümeti etkisiz kılmaya yönelik tüm siyaset dışı müdahalelere rağmen önce yüzde 45.6 daha sonra da yüzde 51.8 oy alarak milletimizin kendisine duyduğu inancın ve güvenin ne kadar güçlü ve yüksek olduğunu göstermiştir.


İŞTE AK PARTİ'NİN SEÇİM ŞARKISI


DEMOKRASİ KAVGASI VERİYORUZ

Türkiye'deki sorun AK Parti iktidarının yetersizliği değil aksine muhalefetin yetersizliğidir. Muhalefet milletimizin desteğini, oyunu alacak politikalar ve söylemler geliştiremediği için bazen bizzat kendisi bazen de siyaset dışı kurum ve kuruluşların desteğiyle siyaseti etkilemeyi, sistemi değiştirmeyi amaçlayan birtakım yanlış yollara başvurmaktadır. Bu, Türkiye'de siyasetin sağlıklı işlemesini engellediği gibi, devleti ve sistemi sarsacak hatta fırsat bulsa geriye götürecek bazı müdahalelere de yol açmaktadır. Mesela dün (gerçek anlamıyla ve delilleriyle) Ergenekon nasıl böyle bir işlev gördüyse, bugün de Paralel Yapı aynı işlevi görüyor. Biz ise "bırakın siyaset kendi mecraında aksın, halkın desteğini ve teveccühünü sandıkta kazanan iktidar olsun" uğraşındayız, yani demokrasi ve cumhuriyet kavgası veriyoruz. Bu meyanda, eskiden beri Türkiye'de öncelikle "Anayasa, Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Sistemi" başta olmak üzere tüm antidemokratik yasaların hatta tüzük ve mevzuatın dahi değiştirilmesi ve demokratik, katılımcı ve çoğulcu bir anayasa etrafında bir konsensüs sağlanarak demokrasimizin daha da ileriye götürülmesini savunduk. Dolayısıyla barajın kalkması siyasetin işidir; meclisin, milletin vekillerinin görevidir. Anayasa Mahkemesi'ne gidileceğine bir konsensüs içinde bu konu meclise getirilseydi çoktan hallolurdu. Ama maalesef, seçim sistemini değiştirmek gibi son derece demokratik bir konuda dahi mutabakat sağlanamıyor. Üzerinde düşünülmesi ve tartışılması gereken asıl şey bu...
TEREDDÜT İÇİNDE DEĞİLİZ
Varsayalım ki Anayasa Mahkemesi böyle bir karar alsa bile o zaman biz de hodri meydan diyoruz. Nihayetinde bu ülkede kararları millet verir. Dolayısıyla böyle bir şeyin olması, seçimde AK Parti'nin çok daha işine yarar. Bu konuda hiçbir tereddüt içinde değiliz
Peki, her seçim öncesi "seçim ittifakları" tartışılmaya başlanır ülkemizde, siz seçim ittifaklarına nasıl bakıyorsunuz; karşı mısınız, destekliyor musunuz ve demokratik sistem açısından ittifakları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Tabii ki ittifaklar olsun ama ittifakları siyaset dışı yollarla, siyasete müdahale etmenin bir aracı olarak görmemeliyiz. Biz muhalefete diyoruz ki; "gelin Siyasi Partiler Yasası'nda değişiklik yapalım." Böylece, mesela A partisi, Z partisi görüşleri itibarıyla birbirine taban tabana zıt olmasına rağmen kalkıp diyebilsin ki 'Ey ahali biz bu seçime beraber giriyoruz. Eğer bize oy verir, iktidara getirirseniz, milli eğitim politikamız budur, sağlık politikamız, dış politikamız budur." Bu program ittifakıdır. Seçim ittifakı bağlamında program ittifakı tartışılabilir. Ama Allah aşkına bahsi geçen, ittifak yapacağı varsayılan partilerin hangi konuda, hangi projede, hangi programda bir cümlelik bir ittifakı söz konusudur? Dolayısıyla AK Parti ya da bir başka parti karşıtlığı üzerinden kurulacak ittifakın Türkiye siyasetine hiçbir faydası olmaz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.