Sukuk ihracı ve sat-geri kirala

Türkiye'de faizsiz bankacılık 2002'den beri hızla büyüyor. Katılım bankalarının 2002'de 3.9 milyar TL olan aktif büyüklüğü, geçen yılın 9 aylık dönemi itibariyle 102.7 milyar liraya ulaştı. 45 milyar dolar olan aktif büyüklüğün, 2023'te 100 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Geçen yılın aralık ayında açıklanan Onuncu Kalkınma Planı (2014-2018) Öncelikli Dönüşüm Programları'nda yer alan 2. Grup Eylem Planları içerisinde katılım bankacılığı ve faizsiz finans sisteminin geliştirilmesi de önemli bir yer tutuyor. Bu plana göre, özel sektör kira sertifikası ihraçlarının (sukuk) artırılmasına yönelik çalışmalar yapılacak. Borsa İstanbul nezdinde işlem gören kira sertifikaları çeşitlendirilecek. Standard&Poor's'un bu hafta açıkladığı rapora göre, 2015'te sukuk ihraçlarının 115 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Sukuk pazarında Malezya yüzde 67 ile pazar lideri durumda bulunurken, Türkiye'nin payı ise sadece yüzde 3. Sukuk ihracı, Türkiye'de ağırlıklı olarak Hazine ve katılım bankaları tarafından gerçekleştiriliyor. Son yapılan düzenleme ile sukuk uygulaması, menkul kıymet mallarını da kapsayacak şekilde genişledi. Leasing gelirlerinin de sukuk ihracına konu edilebilmesi ile, hem Körfez fonlarının Türkiye'ye gelişi hızlanacak, hem de sektör bu yolla kaynak temin ederek Türkiye'nin büyümesine katkısını artıracak. Sukukla birlikte, reel sektöre kaynak sağlayan diğer bir önemli finans yöntemi ise 'sat- geri kirala.' 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu'nun 18'inci maddesi ile finans sistemimize kazandırılan sat-geri kirala yöntemi de orta ve uzun vadede işletme sermayesi ihtiyacını karşılamak için kullanılabilecek önemli bir finans yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. Sat-geri kiralamayı yatırım kredisi olarak da kullanmak mümkün. Fabrika binasını sat-geri kiralamaya konu eden sanayici bir taraftan satıp geri kiralamanın faydalarından yararlanırken, kullandığı krediyi işletme sermayesi olarak değil de yapacağı bir yatırımı fonlamak için kullanması önünde de bir engel bulunmuyor. Sat-geri kirala, işletmelerin bilançolarını değerlemek, güncellemek için de çok iyi bir yöntem. 20 yıldır faaliyet gösteren bir işletme olarak bilançonuza 20 yıl önce girmiş bir taşınmaz olduğunu varsayın. Yeniden değerlemeye tabi tutulmuş olsa bile bulunulan bölgenin değer artışları yeniden değerleme oranının çok üzerinde gerçekleşebilir. Bir yandan da ayrılmış olan amortismanlar ile taşınmazın net defter değeri iyiden iyiye yok olmuş olabilir. Sat-geri kirala yapmaya karar verdiğiniz zaman hemen bir ekspertiz yaptırıp güncel değer tespit edilir ve finansal kiralama şirketinin de bu miktarda kredi tahsis etmesi durumunda, taşınmaz güncel değer üzerinden tapuda finansal kiralama şirketine devredilir, fatura edilir. Taşınmaz güncel değeri ile aktife alınmış olur. Üstelik bu taşınmaz satışı işlemi Kurumlar Vergisi'nden ve KDV'den istisna.