Yüksek teknoloji açılımı

İstanbul Sanayi Odası (İSO), toplam gayri safi milli hasılanın yüzde 24'ünü sağlayan İstanbul ekonomisinin yol haritasını çizdi. İstanbul Şehir Üniversitesi ve İstanbul Kalkınma Ajansı ile birlikte hazırlanan 'İstanbul Sanayi Strateji Belgesi'nde sanayinin artık ileri teknoloji üreten bir yapıya kavuşması gerektiğine vurgu yapıldı. Toplam ihracatın 60 milyar dolarının İstanbul'dan yapıldığı belirtilen belgede, bu rakamın 2023'te 160 milyar dolara çıkarılmasının hedeflendiği belirtildi. 8 yıl içinde ihracatın 2.7 kat artmasını hedefleyen yeni stratejide, bunu ileri teknoloji üretimiyle yapılması amaçlandı. Bir yıl süren kapsamlı çalışmalar sonucu hazırlanan İstanbul Sanayi Strateji Belgesi, 18 başlık altında 46 strateji ve 85 eylem planını kapsıyor. Strateji Belgesi, İSO'nun 46 meslek komitesindeki firmalar ile gerçekleştirilen yüz yüze mülakat, odak grup toplantıları, anket uygulamasının yanında, sanayi stratejisine etki edecek tüm rapor, makale, kitap gibi veri ve dökümanların analiz edilmesi sonucu oluşturuldu.
TEK ALTYAPI İSTANBUL'DA
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, üretimin artmasının İstanbul'a yeni güç dalgası yaratmayacağını ya da yüksek enerji ihtiyacı doğurmayacağını belirterek, "Bahçıvan, İstanbul'un mevcut ihracat kapasitesi artırılarak 160 milyar dolar ihracata çıkmasının mümkün olmadığını, bu nedenle yüksek katma değerli ve yüksek teknolojili üretimin ihracat içindeki payının artırılması gerektiğini söyledi. Bahçıvan, "Türkiye'de kısa sürede yüksek teknolojiye dayalı ihracatı artırabilecek tek altyapı, ülkemizin yüksek teknolojili ürün ihracatının üçte ikisinden fazlasını yapan İstanbul'da" dedi. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, İSO Yönetim Kurulu Üyesi Nahit Kemalbay ve İstanbul Şehir Üniversitesi'nden Doç. Dr. Melih Bulu ile İstanbul Sanayi Strateji Belgesi'ni açıkladı. Bahçıvan, belgenin, hükümetin açıkladığı stratejiden sonra, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun da çok arzu ettiği, iş dünyasından bu programlara yönelik ilk dönüş olma özelliği taşıdığını vurguladı. İstanbul'un vizyonunda sanayinin dışlandığını belirten Bahçıvan, "Oysa sanayinin merkezini oluşturan İstanbul, ekonominin şahdamarı. GSYİH'nin yüzde 24'ü, ihracatın yüzde 52'si, ithalatın yüzde 56'sı İstanbul'dan yapılıyor. Dört saatlik uçuş mesafesinde 1.5 milyar kişilik pazar var. Tersi yaklaşımlar, milli gelir içindeki payı yüzde 15'lere düşmüş sanayimizin payını aşağılara çekecek. Bu nedenle İstanbul'un sanayi şehri olarak kalması mutlak suretle sağlanmalı ve sanayi sektörünün yerleşik bir yapıya kavuşturulması için gerekli önlemler alınmalıdır. Bunun yolu öncelikli olarak OSB'lerden geçiyor" dedi.
STRATEJİNİN ÜÇ ÖNEMLİ AYAĞI
İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, 18 başlıklı strateji belgesinin en önemli üç ayağını anlattı. Bahçıvan, "İstanbul sanayinin yerleşiminin, Türkiye'nin 2023 hedefleriyle uyumlu hale getirilmesini çok önemsiyoruz. İstanbul gibi arazi yapılanmasının zor olduğu bir ortamda, İstanbulun sadece kendisinin değil yakın havzasıyla ele alınması gerekiyor. Yine yetenekli insan kaynağı seviyesinin geliştirilmesi şart. Üniversite-sanayi işbirliğinin halen istenilen düzeyde kurulamamış olması önemli" diye konuştu. En önemli sorunların başında ise finansa ulaşmak olduğunu vurgulayan Bahçıvan, "Kazancınızın yüzde 50 ila 60'ı finans giderlerine gidince, sürdürülebilir başarının ortaya çıkması kolay olmuyor" şeklinde konuştu.