Krizlerde gücümüzü gösterdik

Son 10 yıllık periyotta inşaat sektörü,20 yıllık bir deneyim ve birikimle birlikte hızla atağa geçti. Türkiye'deki Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın yaklaşık yüzde 20'sinin inşaat ve gayrimenkul sektörü tarafından oluşturulduğunun altını çizen Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, cari fiyatlarla gerçekleşen toplam hasılanın beşte birinin de bu iki alan tarafından gerçekleştirildiğini söyledi. Türkiye ekonomisinin can damarı olan sektörün bu denli kuvvetli ve hızla büyümesinin nedeninin, sağlam temellere dayanması olduğunu belirten Durbakayım, "Nitekim inşaat sektörü 1999 depremi, 2001 mali krizi ve 2008 uluslararası krizi atlattı. Yani oldukça deneyimliyiz" dedi.
GELİŞİM HER ALANDA HİSSEDİLİYOR
İnşaattaki gelişiminin Türkiye ekonomisinin her alanında kendini hissettirdiğini söyleyen Durbakayım, bunlardan birinin de bankacılık sektörü olduğunu ifade etti. Durbakayım, "Mesela bankacılık sektörünün kullandırdığı konut kredileri 2000 yılında 646 milyon lira iken 2015'in başında 125 milyar lirayı aştı. Sadece 15 yılda bankacılık sektöründe alınan bu yol çok büyük olarak görülebilir Ama aslında o kadar da büyük değil. Çünkü konut kredilerinin mortgage kredisi olarak kullanılmaya başlanmasıyla birlikte bu rakamın 500 milyar lira seviyesine kadar çıkması kuvvetle ihtimal" diye konuştu. Durbakayım, 2004'e kadar ertelenmiş taleplerin hızla karşılandıkça satış hızının da normal seviyeye gerilemeye başladığının altını çizdi.
TÜKETİCİ MARKALI PROJELERE YÖNELDİ
Nazmi Durbakayım, 2004'e kadar ertelenmiş taleplerin hızla karşılandıkça satış hızının da normal seviyeye gerilemeye başladığının altını çizdi. 10 yıllık süreç içinde çok kârlı gözüken konut sektörüne 2004'ten itibaren sürekli yeni oyuncuların girdiğini belirten Durbakayım, "Yeni jenerasyon projeler, sektördeki sağlıklı yapıda bir takım değişikliklere neden oldu. Öncelikle konut talep edenlerin zaman zaman yaşadıkları mağduriyet ve önlerindeki alternatiflere bağlı olarak gelişen beklentiler ve hassasiyetler arttı. Konut satışları olması gereken seviyelere geriledi. Konut üreticilerinin ticari amaçlı faaliyetleri, sanayi amaçlı faaliyete dönüşürken, buna bağlı olarak kâr marjları da yüzde 5-10 seviyelerine indi" dedi.