İş dünyasından darbe girişimine 81 ilden ortak tepki

TOBB Sosyal Tesisleri'ndeki toplantıda bildiriyi okuyan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 15 Temmuz gecesi Türk milleti ve kurumlarının demokrasiye kasteden "alçakça" bir saldırıyı önlediğini, halkın sandığa ve demokrasiye sahip çıktığını anımsattı.

Darbe girişimi haberleri ortaya çıktığı gece, Türk iş dünyası olarak tepkilerini ilk anda ortaya koyduklarını kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Bu hain kalkışmanın başarısızlığa uğraması, Türk milletinin birlikte duruşu, kararlı tutumu ve demokrasiye sahip çıkma iradesiyle mümkün olmuştur." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin bütün kurumlarının, siyasi partilerin, sivil toplumun, basın kuruluşlarının, demokrasiyi sahiplenmiş olmasından herkesin büyük bir mutluluk duyması gerektiğini belirten Hisarcıklıoğlu, demokrasi düşmanlarına karşı iktidarı ve muhalefetiyle siyasi partilerin ve siyasetçilerin gösterdiği birlik, beraberlik ve kararlı duruşun, en büyük takdiri hak ettiğini bildirdi. Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu:

"Başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız, Başbakanımız ve Meclisteki tüm siyasi partilerimizi, cunta heveslileri karşısındaki dik duruşlarından dolayı yürekten kutluyoruz. Gözü dönmüş darbecilerin saldırılarına büyük bir sebatla direnen, böylece Gazi unvanını bir kez daha hatırlatan Meclisimizle gurur duyuyoruz. Bu darbe girişimi karşısında direnen, tavır sergileyen herkese, başta kahraman emniyet görevlilerimize ve TSK'nın şerefli mensuplarına, gönül dolusu teşekkür ediyoruz. Onlara minnettarız. Ama en çok darbecilerin silahları karşısında kahramanca direnen milletimizin azim ve cesaretiyle kıvanç duyuyoruz. Bizler, gücünü sandıktan, yetkiyi milletten almayan bir idareyi kesinlikle istemiyoruz. Ülkemiz için demokrasi dışında bir seçenek de görmüyoruz. Ordu içinde örgütlenmiş bu terörist çetenin bir bir ortaya çıkartılmasını ve adalet önünde hesap vermesini bekliyoruz."

"DEMOKRASİMİZE KARŞI OLANLARIN KARŞISINA DİKİLECEĞİZ"

Hisarcıklıoğlu, yaşanan olaylardan demokrasinin yanı sıra birlik ve beraberliğin güçlendirerek çıktığını dile getirerek, herkesin demokrasi konusunda toplumda sağlanan bu büyük mutabakatın değerini bilmesini istedi.

"Şimdi çok daha güçlü, birbirimize daha fazla sarılmak, birbirimizi daha fazla sevmek zorundayız. Çünkü bizi biz yapan, bizi ayakta tutan, bizi millet yapan unsur budur." diyen Hisarcıklıoğlu, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenlerin tuzağına düşmeyeceklerini, iş dünyası olarak "daha fazla çalışma, üretme, istihdam sağlama zamanı" dediklerini vurguladı.

TOBB ve 365 oda borsa olarak demokrasiden, milletten ve devletten yana olmaya devam edeceklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, ülkenin birliğine, kardeşliğe ve demokrasiye karşı olanların da karşısına dikileceklerini bildirdi.

Hisarcıklıoğlu, özel sektör olarak ülke ve millet için daha büyük bir azimle çalışacaklarına ve Türkiye'yi büyük hedeflerine taşıyacaklarına dikkati çekerek, "Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir' sözünü hep aklımızda tutarak, ülkemiz için durmadan çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Yeter ki birlik ve beraberliğimizin kıymetini aklımızdan çıkarmayarak omuz omuza verelim. Yeter ki birbirimizi sevelim, birbirimize inanıp, güvenelim." dedi.

Halkın iradesi dışında hiçbir iradeyi tanımayacaklarını, demokrasiden vazgeçmeyeceklerini ve darbe girişimlerini kabul etmeyeceklerini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, "Devletimiz ve ülkemiz var oldukça biz de varız. Demokrasi varsa hepimiz varız. Allah, ülkemize ve milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın." diye konuştu.

Bildirinin okunmasının ardından Hisarcıklıoğlu, 81 il ve 160 ilçedeki 365 oda ve borsa başkanının yönetim kurulları ile eş zamanlı ortak bildiriyi duyurduklarını söyledi.

Hisarcıklıoğlu, Trabzon, Diyarbakır, Antalya ve Denizli oda başkanlarıyla canlı bağlantı yaptı. 81 ilde 160 ilçede 1 milyon 500 bin tüccar ve sanayicinin temsilcisi olan oda ve borsa başkanlarının ortak açıklamasıyla bugünkü metni okuduklarını dile getiren Hisarcıkıloğlu, Türk özel sektörü olarak darbelere karşı çıkmaya devam edeceklerini belirtti.

İSTANBUL TİCARET ODASI YÖNETİM KURULU AÇIKLAMASI
"DEMOKRASİ VAZGEÇİLMEZİMİZ, MİLLİ İRADE GÜCÜMÜZ, KARDEŞLİĞİMİZ GELECEĞİMİZ
İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu olarak; Türkiye'de özel sektörün tamamını temsil eden TOBB ve 365 Oda/Borsa olarak 81 ilde, bu ortak açıklamayı aynı anda yapıyoruz.
15 Temmuz gecesi milletimiz ve milli kurumlarımız, demokrasimize kasteden alçakça bir saldırıyı önlemiştir. Halkımız sandığa ve demokrasiye sahip çıkmıştır. Darbe girişimi haberleri ortaya çıktığı gece, birliğimiz ve Oda/Borsa camiası olarak tepkimizi ilk anda ortaya koyduk.
Bu hain kalkışmanın başarısızlığa uğraması, Türk Milleti'nin birlikte duruşu, kararlı tutumu ve demokrasiye sahip çıkma iradesi ile mümkün olmuştur. Ülkemizin bütün kurumlarının, siyasi partilerimizin, sivil toplumun, basın kuruluşlarımızın, demokrasiyi sahiplenmiş olmasından herkes büyük bir mutluluk duymalıdır.
Demokrasi düşmanlarına karşı iktidarı ve muhalefetiyle siyasi partilerimizin ve siyasetçilerimizin gösterdiği birlik, beraberlik ve kararlı duruş, en büyük takdiri hak etmektedir.
Başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Meclis Başkanımız, Başbakanımız ve Meclisteki tüm siyasi partilerimizi, cunta heveslileri karşısındaki dik duruşlarından dolayı yürekten kutluyoruz.
Gözü dönmüş darbecilerin saldırılarına büyük bir sebatla direnen, böylece Gazi unvanını bir kez daha hatırlatan Meclisimiz ile gurur duyuyoruz.
Bu darbe girişimi karşısında direnen, tavır sergileyen herkese, başta kahraman emniyet görevlilerimize ve TSK'nın şerefli mensuplarına, gönül dolusu teşekkür ediyoruz. Onlara minnettarız.
Ama en çok, darbecilerin silahları karşısında kahramanca direnen milletimizin azim ve cesaretiyle kıvanç duyuyoruz. Bizler, gücünü sandıktan, yetkiyi milletten almayan bir idare istemiyoruz. Ülkemiz için demokrasi dışında bir seçenek de görmüyoruz.
Ordu içinde örgütlenmiş bu terörist çetenin tamamen ortaya çıkartılmasını ve adalet önünde hesap vermesini bekliyoruz. Hayatını kaybeden kahraman şehitlerimize Allah'tan rahmet, kıymetli ailelerine sabırlar, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Milletimiz onları daima minnetle ve rahmetle anacaktır. Allah'a şükür milletimizin sağduyusu, feraseti, cesareti ve Allah'ın yardımıyla bu belayı, bu fitneyi durdurduk.
Bu şerden, hem demokrasimizi, hem de birlik ve beraberliğimizi güçlendirerek çıktık. Hepimiz demokrasi konusunda toplumda sağlanan bu büyük mutabakatın değerini bilmeliyiz.
Şimdi çok daha güçlü olmak, birbirimize daha fazla sarılmak, birbirimizi daha fazla sevmek zorundayız. Çünkü bizi biz yapan, bizi ayakta tutan, bizi Millet yapan unsur budur.
Ülkemizi kaosa sürüklemek isteyenlerin tuzağına düşmeyeceğiz. İş dünyası olarak daha fazla çalışma, üretme, istihdam sağlama zamanı diyoruz.
Geçmişte olduğu gibi, bugün de, yarın da TOBB ve 365 Oda/Borsa olarak demokrasiden, milletimizden, devletimizden yana olmaya devam edeceğiz.
Ülkemizin birliğine, kardeşliğimize ve demokrasimize karşı olanların da karşısına dikileceğiz. Özel sektör olarak, ülkemiz ve milletimiz için daha büyük bir azimle çalışacak ve Türkiye'yi büyük hedeflerine taşıyacağız.
Mustafa Kemal Atatürk'ün "Hakimiyet kayıtsız şartsız Milletindir" sözünü hep aklımızda tutarak; ülkemiz için durmadan çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Yeter ki, birlik ve beraberliğimizin kıymetini aklımızdan çıkarmayarak omuz omuza verelim. Yeter ki, birbirimizi sevelim, birbirimize inanıp, güvenelim.
Bu vesileyle halkın iradesi dışında hiçbir iradeyi tanımayacağımızı, demokrasiden vazgeçmeyeceğimizi ve darbe girişimlerini kabul etmeyeceğimizi bir defa daha vurguluyoruz. Devletimiz ve ülkemiz var oldukça biz de varız. Demokrasi varsa hepimiz varız.
Allah, ülkemize ve milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın.

İSTANBUL SANAYİ ODASI AÇIKLAMASI

DEMOKRASİ VAZGEÇİLMEZİMİZ, KARDEŞLİĞİMİZ GELECEĞİMİZ

"Bu hain kalkışmanın başarısızlığa uğraması, Türk milletinin birlikte duruşu, kararlı tutumu ve demokrasiye sahip çıkma iradesiyle mümkün olmuştur. Ülkemizin bütün kurumlarının, siyasi partilerimizin, sivil toplumun, basın kuruluşlarımızın, demokrasiyi sahiplenmiş olmasından herkes büyük bir mutluluk duymalıdır. Demokrasi düşmanlarına karşı iktidarı ve muhalefetiyle siyasi partilerimizin ve siyasetçilerimizin gösterdiği birlik, beraberlik ve kararlı duruş, en büyük takdiri hak etmektedir. Başta Sayın Cumhurbaşkanımızı, Meclis Başkanımızı, Başbakanımızı ve Meclisteki tüm siyasi partilerimizi, cunta heveslileri karşısındaki dik duruşlarından dolayı yürekten kutluyoruz. Gözü dönmüş darbecilerin saldırılarına büyük bir sebatla direnen, böylece Gazi unvanını bir kez daha hatırlatan Meclisimizle gurur duyuyoruz. Bu darbe girişimi karşısında direnen, tavır sergileyen herkese, başta kahraman emniyet görevlilerimize ve TSK'nın şerefli mensuplarına, gönül dolusu teşekkür ediyoruz. Onlara minnettarız.
Ama en çok, darbecilerin silahları karşısında kahramanca direnen milletimizin azim ve cesaretiyle kıvanç duyuyoruz. Bizler, gücünü sandıktan, yetkiyi milletten almayan bir idare istemiyoruz. Ülkemiz için demokrasi dışında bir seçenek de görmüyoruz. Ordu içinde örgütlenmiş bu terörist çetenin tamamen ortaya çıkartılmasını ve adalet önünde hesap vermesini bekliyoruz."

İSO Yönetim Kurulu'nun, "Şimdi çok daha güçlü olmak, birbirimize daha fazla sarılmak, birbirimizi daha fazla sevmek zorundayız" diye devam eden açıklmamasında, şu çağrı yapıldı:

"Çünkü bizi biz yapan, bizi ayakta tutan, bizi millet yapan unsur budur. Ülkemizi kaosa sürüklemek isteyenlerin tuzağına düşmeyeceğiz. İş dünyası olarak daha fazla çalışma, üretme, istihdam sağlama zamanı diyoruz. Geçmişte olduğu gibi, bugün de yarın da TOBB ve 365 Oda-Borsa olarak demokrasiden, milletimizden, devletimizden yana olmaya devam edeceğiz. Ülkemizin birliğine, kardeşliğimize ve demokrasimize karşı olanların da karşısına dikileceğiz. Özel sektör olarak, ülkemiz ve milletimiz için daha büyük bir azimle çalışacak ve Türkiye'yi büyük hedeflerine taşıyacağız. Mustafa Kemal Atatürk'ün "Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir" sözünü hep aklımızda tutarak; ülkemiz için durmadan çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Yeter ki birlik ve beraberliğimizin kıymetini aklımızdan çıkarmayarak omuz omuza verelim. Yeter ki birbirimizi sevelim, birbirimize inanıp, güvenelim. Bu vesileyle halkın iradesi dışında hiçbir iradeyi tanımayacağımızı, demokrasiden vazgeçmeyeceğimizi ve darbe girişimlerini kabul etmeyeceğimizi bir defa daha vurguluyoruz. Devletimiz ve ülkemiz var oldukça biz de varız. Demokrasi varsa hepimiz varız."