Anayasa referandumu öngörülebilirliği artıracak

Avrupa'daki toparlanmanın devamı ve ABD ekonomisinin görece olumlu seyrinin küresel belirsizlikleri azaltacağını belirten Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, 2017'nin Türkiye için daha iyi bir performansın sergilendiği yıl olmasını beklediklerini söyledi. Aydın, 2016 yılında tüm dünyada büyüme ile ilgili sorunlar olmasına karşın Türkiye'nin büyümesinin görece olumlu bir seviyede olduğunu kaydetti.

YATIRIMLAR TEŞVİK PAKETİ İLE HIZLANACAK
15 Temmuz, Moody's'in not indirimi, jeopolitik sorunlar benzeri tecrübe edilen tüm olumsuzluklara karşın Türkiye'de anayasa referandumu ile öngörülebilirliğin artacağını ifade eden Aydın, daha uyumlu para ve mali politikalar ile hükümetin açıkladığı yeni teşvik paketlerinin de desteğiyle yatırımların hız kazanacağını belirtti. Avrupa'da siyasi gündemin yoğun geçeceğini hatırlatan Aydın, "Euro Bölgesi'nin en büyük iki ülkesi Almanya ve Fransa'da genel seçimlerde halk sandık başına gidecek. Seçimlerin sağduyu ile sonuçlanacağına; seçmenlerin çözümden yana oy kullanacağına ve bölgemizdeki jeopolitiğin, ülkeler arası diyalog ile birlikte gelişeceğine inanıyoruz. Avrupa Merkez Bankası, aralık ayında açıkladığı ve önümüzdeki yılsonuna kadar uzattığı paketle birlikte 2017 yılındaki siyasi gelişmelerin piyasa etkisine karşı tedbirleri şimdiden almış bulunuyor" dedi. ABD'de Fed'in faiz artırım sürecini iktisadi faaliyetteki toparlanma şeklinde okuduklarına dikkat çeken Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Faiz artırımının 2 mi 3 mü olacağı tartışması çok önemli görünmüyor. Koşullar değişmiş olsa da Fed'in 6 faiz artırımı yapmasının beklendiği 2016 yılında faiz artırım sayısının 1'de kaldığını unutmayalım. Önümüzdeki yıl için uluslararası finansal kuruluşlar küresel ticaret hacminde artış beklentisi içindeler. Yeni koşullarda finansal açıdan dolar maliyetleri artsa bile, kriz tecrübeli finans yönetimlerimiz kur ve faiz risklerini eldeki imkânlarla doğru yönetimine olanak verecektir."

İYİMSERLİK BELİRGİNLEŞECEK
Talep koşullarındaki canlanmanın reel sektör için daha kritik rol oynayacağını ifade eden Aydın, "Trump'ın göreve başlayıp ekonomi politikasını şekillendirmesi ve marttaki Fed toplantısı ile para politikasının yeni dönemde uygulanacak maliye politikalarına göre kalibre edilmesiyle piyasaların istikrar kazanıp, gelişmekte olan ülke piyasa ve varlıklarına yönelik iştahın artabileceğini söyleyebiliriz. Yılın ikinci çeyreğiyle birlikte iyimserliklerin daha belirginleşmesi mümkün görünüyor. Bu çerçevede 2016'da emsal ülke kurlarına göre daha fazla değer kaybeden Türk Lirası'nın istikrarlı bir yıl geçireceğini bekliyoruz."
REEL SEKTÖRE TAM DESTEK
2016'daki tüm olumsuzluklara rağmen, yetersiz görünse de, dünya geneline nazaran Türkiye'nin önemli bir büyüme oranı sağladığına işaret eden Aydın, bankacılık sektörünün bu büyümeye daha fazla katkıda bulunmaya çalıştığını söyledi. Aydın, "Kredi artış hızı yavaşlasa da reel sektörün desteklenmesine devam edildi. Son dönemde yapılan düzenlemelerin etkisi ile tüketici kredilerinde önemli bir artış kaydedildi. Ayrıca finansmana erişim konusunda sıkıntı yaşayan küçük ve orta büyüklükteki firmalara yönelik olarak kredi koşullarında iyileştirmeler yapıldı ve bu kredilerde de bir ivme başladı. Hem tüketici kredilerinde hem de KOBİ kredilerinde 2017 yılında da bu ivmenin sürmesi ile 2017 yılında kredilerde yüzde 12 - 15 seviyesinde bir artış beklenmektedir. Mevduatın da benzer şekilde büyüme kaydetmesi ve kredi / mevduat oranının yatay bir seyir izlemesi de bekleniyor" dedi.

KREDİ YENİLEME SORUNSUZ
Sağlam yapısı ile tüm olumsuzluklara karşın 2016 yılında yurtdışından sağlanan kredilerini yenilemede sorun yaşamayan sektörün 2017 yılında da bir miktar maliyet artışı olsa da alınan kredilerini yenilemesinde bir sorun olmayacağını ifade eden Aydın, sektörün kârını ılımlı düzeyde olsa da artırmaya devam edeceğini söyledi.
SEKTÖRDEN HIZLI BÜYÜME
Ziraat Bankası'nın, nakdi ve gayrinakdi krediler, mevduat, verimlilik, kârlılık, öz kaynak, şube ve ATM ağı gibi birçok alanda sektörün lider bankası konumunda bulunduğuna dikkat çeken Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Son yıllarda bilanço büyümesini kredilerini sektörden daha hızlı artırarak gerçekleştirmiş ve kredi pazar payını sürekli artırmıştır. Reel sektörün finansmanını öncelikli gören Ziraat Bankası, son aylarda konut ve ihtiyaç kredilerinde de önemli bir rol oynamıştır. Küçük ve orta ölçekli firmaların finansmanı konusunda öncü olmuş ve bu kredilerin ivme kazanmasını sağlamıştır. 2017 yılında KOBİ ve tüketici kredilerindeki ivmenin bir süre daha devam etmesini ve bunun da finansal istikrarı bozmadan ekonominin büyümesine katkı sağlamasını bekliyoruz. Tarımın tarladan sofraya kadar olan tüm değer zincirini finansal olarak en büyük destekçisi olmaya devam edeceğiz. Tarımın daha fazla endüstrileşmesi de ana gündemimizde yer almaya devam edecek. Değer zincirinin doğru kurulması bu alandaki önceliklerimiz arasında yer almaktadır. Ülkemize daha fazla değer katacak olan projelerin ve sektörlerin finansmanında da önde gelen banka olmayı sürdüreceğiz."
VERİMLİLİK ODAKLI ÇALIŞMA
Bugüne kadar olduğu gibi 2017 yılında da verimlilik odaklı çalışmaya devam edeceklerinin altını çizen Aydın, sözlerini şöyle tamamladı: "Verimlilik ile sağlanan kârın öz kaynakları desteklemesi yoluyla kredi ağırlıklı büyüme stratejimizi sürdüreceğiz. Yüzde 15'ler civarında bir kredi büyümesini hedefliyoruz. Geliştirmeye devam ettiğimiz ve en önemli aktiflerimiz olarak gördüğümüz müşterilerimize ulaştığımız tüm hizmet noktalarımızı daha etkin hale getirmek için yatırımlarımızı sürdüreceğiz. 2016 yılında Ziraat Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı'nı kurarak finansal hizmet çeşitliliğini artırdık. Girişimci sermaye yatırım ortaklığı için çalışmalarımız sürdürüyoruz. "