Türkiye dijital tarımın yeni merkezi

Dünya ekonomileri arasındaki güç dengeleri hızla kabuk değiştiriyor. Uzmanlara göre dünya tarihinin gelecekteki en büyük restleşmeleri artık petrol üzerinden değil gıda savaşları üzerinden şekillenecek. Zaten son veriler bu değişimin başladığını açıkça ortaya koyuyor. Dünya nüfusu, 1970'ten beri neredeyse iki katına çıktı. Yakın zamanda da 10 milyara varacak. 3 milyar kişi ise gıda zincirinde normalden daha fazla et, süt ve yumurta tüketiyor. Türkiye pazarında da dijital tarıma doğru kayış var. Yabancı devler de bu noktada Türk firmaları ile işbirliği yapıyor. Türkiye'de 60 yılı aşkın süredir üretim yapan Alman ilaç devi Bayer, bu kapsamda vites büyütmeyi hedefliyor. Radarına ilaç, çevre sağlığı ve tarım ürünlerini alan şirket, yakın zamanda önemli yatırımlar gerçekleştirecek. Bu kapsamda Türkiye'nin Bayer dünyasında bu yıl ilk 20 ülke arasına girdiğini söyleyen Bayer Türk CEO'su Hubert Braun, Bayer'in 2015 yılından 2020 yılına kadarki süreçte dijital tarım işlerine yapacağı yatırımın 200 milyon euroya ulaşacağı belirtti. Hubert Türkiye'nin çevre ülkeleri besleyecek bir merkeze de dönüşebileceğini ifade etti.
DOMATESTE BULUŞ
Hubert Braun, Bayer'in küresel dijital tarım deneyimini Türkiye'ye taşımak istediklerini aktararak şöyle devam etti: "Türkiye'nin en büyük domates ürünü üreticilerinden ve ihracatçılarından Merko ile birlikte yürüttüğümüz proje kapsamında, firma bünyesinde bulunan domates tarlasına küresel domates hastalığı yönetim sistemi kurduk. TomCast isimli bu cihaz ile hava durumu, sıcaklık ve yaprak ıslaklığı verileri analiz edilerek optimum ilaçlama zamanlamaları tespit ediliyor. Böylece hastalıklara karşı yapılacak ilaçlamanın takvimi oluşturuluyor."
DİJİTAL TARIM KOBİ'LERE HANGİ FIRSATLARI SUNUYOR?
Dijital dönüşüm tarımı da değiştiriyor. Artık tarlalarda son teknoloji traktörler, "drone"lar ve toprak/hava sensörleri kullanılıyor. Dijital teknolojiler çiftçilere gübreleme ve bitki koruma ürünlerini daha hassas uygulayabilme imkânı sağlıyor.
Dijital tarım uygulamalarıyla tarımsal üretimde yüzde 25 artış sağlanabileceği öngörülüyor.
Çiftçilerin kullanacağı özel hava durumu uygulamalarıyla hava kaynaklı verim kaybı yüzde 25 azaltılabilir. Yeni nesil akıllı sulama sistemleriyle küresel kilokalori üretimini yüzde 41 oranında arttırmak mümkün olabilir.
McKinsey'in araştırmasına göre tarımda dijitalleşmenin küresel ekonomiye katkısı 2025 yılına kadar 330 milyar doları bulacak.