Girişimcinin ve fonların gözdesi Fintech oldu

Tüm dünyada sadece FinTech ile ilgilenen hızlandırma ve kuluçka programları açılıyor. Sadece bu alana yatırım yapan Fintech Girişim Sermayeleri (Venture Capital) kuruluyor. Sadece Google son 5 yılda 37 farklı FinTech yatırımı yaptı. Aralık 2015'de 81 Fintech firması 1 milyar dolar yatırım aldı. Türkiye'de de veriler oldukça iyi düzeyde. Startups Watch'ın 2017 yılının ilk yarısına ilişkin paylaştığı Türkiye girişimcilik ekosistemi verileri bu anlamda oldukça umut verici. Türkiye'de bu yılın birinci yarısında yapılan 63 yatırımın toplam değeri 36.2 milyon dolar ve en çok yatırım yapılan alan FinTech. Bu yatırımlar içinde 15 milyon dolardan fazlasının üyemiz ödeme kuruluşlarına yapılmış olması ayrıca gurur verici olarak görülüyor.
DEĞERLER DEĞİŞİYOR
Tüketicinin internet ortamında değişen alışkanlıkları bankacılık ve finans konusunda beklentilerini de değiştiriyor. Bu değişime hızlı uyum sağlayan ve yön veren Finans Teknolojisi (Fintech) girişimleri finans kurumları ve bankalara rakip oluyor. Kimi FinTech girişimleri de geleneksel finans ve bankaların değişime ayak uydurması için ürün ve hizmet geliştiriyor. Tüm dünyada Fintech girişimleri 259 yatırım anlaşmasıyla 3 milyar dolar yatırım aldı. Toplam melek yatırım ve girişim sermayesi yatırımlarının Startups.Watch raporunda Uzakdoğu'da Çin ve Hindistan, Kuzey Amerika'da ABD, Avrupa'da ise İngiltere ve Almanya'daki fintech girişimlerine yatırımlarla öne çıktı. Türkiye'de ise finans teknolojileri uygulamalarıyla dikkat çeken 3 girişim: Iyzico, Sinemia, Tarfin ilk çeyrekte toplam 14.7 milyon dolar yatırım aldı.
BORÇLANMA VE KREDİ UYGULAMALARI
Yatırımların hedefine baktığımızda borçlanma ve kredi uygulamaları 1.2 milyar dolar yatırımla ilk sırada yer alıyor. 29 yatırım anlaşmasıyla yaklaşık 500 milyon dolar yatırım alan bankacılık uygulamaları ikinci büyük odak noktası oldu. 38 yatırım anlaşmasıyla en çok ilgi gören sanal ödeme uygulamaları toplamda yaklaşık 375 milyon dolar yatırım yapıldı. Geleneksel banka ve finans kurumları gelecekte ortaya çıkacak gelişmelere karşı girişimcilerin çevikliğine sahip olmak istiyor. Girişimleri kendisine rakip olarak görmek yerine yatırım yapan banka ve finans kurumlarının sayısı artmaya başladı.
BANKALARLA İŞBİRLİĞİ YAPIYORLAR
Önceki yıllarda banka ve finans kurumlarına alternatif olmak isteyen girişimler dikkat çekiyordu. Şimdi girişimciler geleneksel banka ve finans girişimleriyle işbirliği yapmaya başladı. Fintech girişimlerinin geleneksel banka ve finans kurumlarına rakip olmaktansa işbirliği yapmasının temel sebeplerinden biri yerel pazarlardaki regülasyonlar ve ülkeler arası farklı kurallar olması. Hayatta kalma süresi, küresel alanda büyüme potansiyelinin olmaması girişimleri değiştiremiyorsan işbirliği yap dedirtiyor.
DEVLER DE İLGİ GÖSTERİYOR
Türkiye ekonomisinin son dönemki en önemli kavramlarından olan girişimcilik rüzgârına dev holdingler ve kurumsal firmalar da kayıtsız kalamadı. Birçok firma, kurum içinde girişimcilik kültürünü yeşertmeye çalışırken, bazı firmalar da bu alandaki önemli platformlara ekleniyor. Bu platformlar arasında öne çıkan kurum ise İstanbul Arı Teknokent oldu. Çok sayıda firma ve Sivil Toplum Kuruluşu, İTÜ Arı Teknokent ile özel projeler üretip, yeni nesil girişimleri keşfetmeye çalışıyor. Girişimciliğe karşı kurumsal firmalarda bir zihniyet devriminin başladığını söyleyen İTÜ Arı Teknokent Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Deniz Tunçalp, "Önde gelen kurumsal şirketlerin, girişimcilere olan ilgisinin arttığını görüyoruz. Başarıya ve farkındalığa giden ilk yolun iyi çalışan bir ekosistemden geçtiğini düşünüyoruz. Bu nedenle sağlıklı ve gelişen bir girişimcilik ekosistemi oluşturmaya çalışıyoruz. Böylelikle kurumsal firmaların müşteri ve yatırımcı olarak girişimcilerle işbirliği yapması mümkün hale gelebiliyor" dedi. Özellikle İTÜ Çekirdek'in bu ekosistem için örnek bir model olduğunu belirten Tunçalp, şunları söyledi: "Yeni fikirlere, girişimcilere uzun yıllar kapıları kapalı tutan büyük ölçekli firmaların davranışlarında bir değişim yaşanıyor. Zira, yaşanmak da zorunda. 1940'lardan kalma katı hiyerarşilerle şirketlerin yönetilmesi artık imkânsız hale geldi. Bizler de bugüne kadar birbirlerini yeterince iyi tanımayan iki tarafı sağlıklı platformlarda buluşturma gayretindeyiz. Birlikte çalışabilmeleri için ortak programlar oluşturuyoruz. Türkiye'nin başlangıç aşamasındaki en iyi girişimcilerini bulup, onları daha da geliştirip, daha kapsamlı işler yapmaları için kurumsal firmalarla ve yatırımcılarla bir araya getiriyor ve destekliyoruz. Bu anlamda Türkiye'nin birçok değerli markası ile güçlerimizi birleştirdik. Bu iş birliklerimiz önümüzdeki yıllarda da sürecek. Girişimcilik ekosisteminin gelişmesi için mentorluk çalışmalarını da arttırdıklarını belirten Tunçalp, "Türkiye'nin kendi alanındaki en büyük firmalarının yönetim kadrosundaki deneyimli isimlerden oluşan çok geniş bir mentor ağımız bulunuyor. Bu sayede girişimcilerimiz henüz ön kuluçka aşamasındayken aldıkları eğitim ve mentorlukla projeleri daha hızlı şekilde başarıya ulaşıyor" dedi.