Perşembe 30.11.2017
Son Güncelleme: Perşembe 30.11.2017

Bankalar güçlü

Türkiye’nin en güçlü yanı olan bankacılık üzerinden yıpratılma operasyonu yine karşılık bulmadı. Sektörün gıpta ile bakılan performansı sürerken, yabancının risk iştahı da azalmadı

Türkiye'nin 2008 küresel krizini en az hasarla atlatmasında başrolü oynayan, bu yıl da 380 milyar lirayı aşan yeni kredilerle ekonomideki büyümenin lokomotifliğini üstlenen Türk bankacılık sektörü, ABD'de görülen dava üzerinden yaratılmaya çalışılan algı operasyonlarına rağmen güçlü performansını sürdürüyor. Özellikle kamu bankaları üzerinden yıpratılmaya çalışılan sektör, gıpta ile izlenen performansını ekimde de devam ettirirken, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye yönelik risk iştahında en küçük bir gerileme olmadı.
ÖRNEK RASYOLAR
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun dün açıkladığı ekim ayı verilerine göre sektörün kârı yüzde 28 artarak 41.1 milyar lirayı aşarken, kredi hacmi son 1 yılda yüzde 25 artarak ekim sonu itibarıyla 2 trilyon 45 milyar liraya ulaştı. Kredi hacmi 22 Kasım itibarıyla 2.1 trilyon lirayı da aştı. Kredi artış hızında dünya lideri olan sektörün, takipteki alacak rasyosu yüzde 3.01 oldu.
SEKTÖRÜN ARKASINDAYIZ
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, bankacılık sektörünün üzerinde şu anda ABD'de görülen dava kaynaklı bir bulut olduğunu belirterek, "Biz bankacılık sektörümüzün arkasındayız. Ne gerekiyorsa her türlü desteği vereceğiz. Bu konu böyle biline" dedi. Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ise, Türk bankalarının yurtdışı borçlanmalara krediler ve tahvil ihracı yoluyla devam edeceğini söyledi.
ŞOKLARA DAYANIKLI
Bankacılık sektöründe sermaye yeterlilik oranının küresel normların 2 katından fazla olduğunu kaydeden Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, bunun büyük şokları absorbe edebileceğini söyledi. Bankacılık sektörünün aktif kalitesinin yüksek olduğunu dile getiren Şimşek, şu anda problemli kredilerin toplam kredilere oranının yüzde 3'ün de altına indiğini bildirdi. Şimşek, "Dolayısıyla aktif kalitesi yüksek, bankacılık sektöründe kaldıraç oldukça düşük. Aktiflerin sermayeye oranı 2008-2009'da batıda 40-45 kata çıkan bankalar vardı. Bizde yaklaşık 9 kat" dedi.
TÜRKİYE'YE YATIRIM İŞTAHI AZALMADI
ABD'deki hukuki sürecin Türkiye'ye etkilerinin minimal olmasını beklediklerini vurgulayan Hüseyin Aydın, "Yurtdışı yatırımcılar ile yapılan istişarelerden Türkiye riskinin alınması konusunda bir iştah düşüklüğü görmüyoruz" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.