Pazartesi 30.06.2019

Makinede hedef uçtan uca yerlilik

Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) tarafından düzenlenen “Makine Zirvesi-Vizyon 2030”da konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, sanayi öncülüğünde büyümenin, sağlıklı bir ekonominin en net göstergesi olduğunu söyledi

Makine İmalat Sanayii Dernekleri Federasyonu (MAKFED) tarafından düzenlenen "Makine Zirvesi- Vizyon 2030"da konuşan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, sanayi öncülüğünde büyümenin, sağlıklı bir ekonominin en net göstergesi olduğunu söyledi. Makine üreticisi firmalarının dünyanın dört bir yanına, 200 ülkeye makine satar hale geldiğini aktaran Varank, sözlerini şöyle sürdürdü: "Avrupa'nın en büyük 6. makine üreticisiyiz. Elbette bu önemli başarılarda, sizlerin çabası ve katkıları çok büyüktür. Başarıyı artık ufku geniş, dünyayı tanıyan, trendleri takip eden, ortaya yenilik koyanlar elde ediyor. Bu vesileyle, izleyen değil öncülük eden ve vizyonuyla örnek olan tüm iş insanlarımızı, üreticilerimizi tebrik ediyorum. Amacımız sizlerin bu başarılarını daha da ileri seviyelere taşımak için sizlere yol arkadaşlığı yapmaktır. Türkiye'nin yeni başarı hikayesini teknolojiyle büyüyen sanayi sektörü, yani sizler yazacaksınız. Biz de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, ilgili ve bağlı kuruluşlarımızla birlikte sizlerin yanında olmaya devam edeceğiz." Varank, tüm kaynak ve imkanları, teşvik stratejilerini sanayi sektörüne sıçrama yaptırmak için planladıklarını vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu: "Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile birlikte sanayimize sağlanan destekleri büyük ölçüde bakanlığımız bünyesinde toplamış bulunuyoruz. Böylece, firmalarımızın ihtiyaç duyduğu destekleri tek elden, daha verimli ve organize bir şekilde vereceğiz. Tabi sadece destekler değil, özel endüstri bölgeleri gibi sanayicinin iş ve işlemlerinin tamamını bakanlığımıza gelip, tek bir kapıdan, hızlıca halledebileceği yenilikçi adımları da hayata geçirmeye devam ediyoruz. Kısacası, bizler sırtınızdaki bürokrasi yükünü hafifleteceğiz, sizler de zamanınızı ve enerjinizi üretime harcayacaksınız." Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, bakanlığın makine sektörüne verdiği desteklere değinerek, "Sağlanan desteklerin en önemli enstrümanlarından birini, tüm sektörlere sağlanan teşvik sistemi oluşturuyor. Teşvik sistemi kapsamında; orta-yüksek teknolojili sanayi sınıfında yer alan makine imalatı sektörüne özel önem veriyoruz." bilgisini verdi. Son dört yılda makine imalatı sektörü için sağladıkları bin 473 yatırım teşvik belgesi ile yaklaşık 20 milyar lira tutarında yatırım ve bu yatırıma bağlı olarak 32 bin kişilik istihdamı desteklediklerini dile getiren Varank, sözlerini şöyle sürdürdü: "Aynı şekilde, bu yılın ilk 4 ayında da yatırımcı iştahı devam etti ve 115 yeni teşvik belgesi düzenledik. Bunun yanı sıra üretici kobilerimizin en büyük destekçilerinden olan bağlı kuruluşumuz KOSGEB aracılığı ile de makine imalatına büyük teşvikler sunuyoruz. KOSGEB, 2023 vizyonu doğrultusunda; imalat sanayini, dijitalleşmeyi, yerli ve milli üretimi öncelikli hedefleri arasına aldı. Bu kapsamda, makine sektöründe faaliyet gösteren işletmeler; üst limiti 5 milyon lira olan stratejik ürün, teknoyatırım, girişimciliği geliştirme, Ar-Ge inovasyon ve endüstriyel uygulama, kobi gelişim ve iş birliği destek programlarımızdan faydalanıyorlar. KOSGEB bu destek programları kapsamında; son 3 yılda makine imalatı alanında faaliyet gösteren 7 bin 154 işletmemize yaklaşık 200 milyon lira destek sağladı. Makine teçhizat kredi finansman destekleri kapsamında; bin 232 işletmeye yaklaşık 100 milyon lira destek verdik ve 485 milyon lira kredi hacmi oluşturduk. Ayrıca; TÜBİTAK, TEYDEP kapsamında geçen yıl makine sektörümüzle ilgili 289 projeye, 193 milyon lira destek verdik."
65 BIN NITELIKLI PERSONEL
Varank, sanayi ve teknolojinin en önemli dinamolarından birinin de teknoparklar, Ar-Ge ve tasarım merkezleri olduğunu, bugün itibarıyla, Ar-Ge ve tasarım merkezleri sayısının bin 519'a ulaştığını dile getirdi. Bakan Varank, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu merkezlerde, 65 bin nitelikli personel, Ar-Ge faaliyetleri için alın teri döküyor. Bu merkezlerin 209'unu makine ve teçhizat imalatı sektöründe faaliyet gösteren firmalarımız oluşturuyor. Teknoparklarımız; yenilik ve teknolojiye odaklanmış 5 bin 300 firmayla, 54 bin personelle, 32 bini tamamlanmış, 9 bini devam eden projeyle katma değer üretmeye devam ediyor. Burada yer alan firmaların da yaklaşık yüzde 6'sı makine sektöründe faaliyet gösteriyor. Tabi bana göre bu oran, geçen sene ihracat rekoru kıran, 200 ülkeye ürün satan makine sektörümüz için yeterli değil. Ar-Ge'ye yapılacak her yatırımın misliyle makine sektörümüzü büyüteceğini bilmenizi isterim. Bu anlamda, imalatçılarımızı, Ar-Ge ve tasarım merkezi kurmaya ve teknoparklarımızda faaliyet göstermeye davet ediyorum."
"Türkiye'yi yüksek teknoloji üreten ülkeler ligine taşıyacağız
Mustafa Varank, makinelerin her anlamda yükselip ve yükselttiğini belirterek, "Biz de Türkiye olarak, bu yükseliş ve dönüşüm çağının gerisinde kalamayız. Sanayide ve teknolojide oyunun kuralları yeniden yazılırken; biz kuralları takip eden değil, kural koyan bir vizyonla başarıyı yakalamak durumundayız. Bu nedenle; ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracak, ekonomik ve teknolojik bağımsızlığını temin edecek, yapay zekâ gibi kritik teknolojilerde atılım sağlayacak politikalarımızı, milli teknoloji hamlesi olarak benimsedik." şeklinde konuştuk. Milli teknoloji hamlesinin; ülkenin dünyadaki hızlı dönüşüm sürecine vereceği stratejik yanıtın ta kendisi olduğunu vurgulayan Varank, bu yaklaşım çerçevesinde; savunma sanayi alanında elde ettikleri örnek başarıları, başta makine sektörü olmak üzere, diğer sektörlere de yaygınlaştırmak için çalışmalarını hızlandırdıklarını söyledi. Varank, bunun için bakanlık olarak uzun süredir Uçtan Uca Yerlileştirme Programı üzerinde çalıştıklarını anımsatarak, şu bilgileri verdi: "Bu programla Türkiye'yi yüksek teknoloji üreten ülkeler ligine taşıyacağız. Milli teknoloji hamlemizin temellerinden birini oluşturacak yeni destek programımızın nihai hedefi, dünyanın geçirdiği teknolojik dönüşüm sürecinde Türk sanayisini öncü konuma getirmektir. Tabi bu noktada, sanayide dijitalleşmenin yaygınlaşmasıyla birlikte, makine sektörünün rolü de gittikçe önem kazanıyor. İşte bu nedenle, yeni destek programımızda önceliği makine sektörümüze vereceğimizi buradan ifade etmek istiyorum." Makine sektöründe hedefledikleri kapasite gelişiminin, cari açığı azaltmanın da ötesinde, teknolojik bilgi sermayesi açısından dışa bağımlılığı en aza indireceğini, diğer sektörlere de önemli faydalar sunacağını aktaran Varank, bu program ile MAKFED'in ortaya koyduğu 2030 vizyonu ve hedeflerine hızla ulaşılacağına yürekten inandığını kaydetti.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.