Salı 22.10.2019
Son Güncelleme: Salı 22.10.2019

Teminat kıskacı

Yılbaşından bu yana kredi hacmi iyice düşen özel bankaların yeni bahanesi ‘teminat’ oldu. Özel bankalar reel sektöre yeni kredi vermemek için teminat bedellerini yarı yarıya düşürüyor. İş dünyası şikâyetçi

Kamu bankaları, ekonomiye faiz indirimleri ve kredi paketleri yoluyla destek olurken, özel bankalar ise çeşitli uygulamalarla reel sektörü sıkıştırmaya devam ediyor. Yılbaşından bu yana kredi iştahı iyice kesilen özel bankalar, şimdi de reel sektöre kredi vermemek için 'teminat oyunu'na başladı. İş dünyası, krediler için verilen teminat değerlerinin yarı yarıya düşürülmesinden şikâyet ediyor.

Özel bankalardan teminat oyunu


KREDİ VERMEMEK İÇİN...
İş dünyasının iddiasına göre, özel bankalar gayrimenkul değerlemelerini yaparken karamsar senaryolar çiziyor. İşadamları, "Örneğin, 500 bin dolar kredi çekmek istiyoruz. Bunun teminatı olarak da bugünkü değeri 2 milyon TL-400 bin dolar olan gayrimenkulümüzü gösteriyoruz. Son dönemde gayrimenkul fiyatları düşse de bankalar, bu arsa veya konutları ölü fiyatına değerleme yapmak istiyor. Değeri 400 bin dolar olan gayrimenkule 200 bin dolar değerleme yapıyor. Ekonomideki veriler iyileşme göstermesine rağmen bankaların bu kadar olumsuz davranmalarının tek nedeni kredi vermemek için bahane üretmek" diyor.
PROJE BAZLI TEMİNATA GEÇİLSİN
Özel bankaların reel sektör üzerine çok yoğun baskı kurduğunu anlatan iş insanları, birçok firmanın özel bankalarla ilişkisini kesmeye ve kamu bankalarına geçmeye çalıştığını aktarıyor. Teminatta Japonya modelinin örnek alınması gerektiğini vurgulayan iş insanları, gayrimenkul değil proje bazlı teminat sistemine geçilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, yılbaşından bu yana kamu bankalarının kredi hacmi yüzde 16.7 arttı. Özel bankalarda artış oranı yüzde 0.3. Yabancı bankalarda ise yüzde 1.4'le sınırlı kaldı.
ASKON Başkanı Orhan Aydın
ÖZEL BANKALARA GÜVEN BİTTİ

ASKON Başkanı Orhan Aydın, özel bankaların faizler yükseldiğinde aynı gün kredi faizlerini de artırdığını belirterek, "Ancak faizler düştüğünde inanılmaz nazlı davranıyorlar. Faiz indiriminin üzerinden bu kadar zaman geçmesine rağmen bazı bankaların ticari kredi faiz oranları hâlâ yüzde 23-24'lerde" dedi. Özel bankaların teminat baskısının birçok şirketi çıkmaza sürüklediğini anlatan Aydın, "Bankalar çok korumacı hareket ediyor. İş dünyası ciddi bir yükün altına girerken özel bankalar riski asla paylaşmıyor. Bu nedenle özel bankalara duyulan güven bitti. Birçok üyemiz bir an önce özelle bağını koparıp kamu bankasına geçmek için çalışıyor" dedi.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir
BÜTÜN YÜKÜ KAMU BANKALARI SIRTLANDI

ASO Başkanı Nurettin Özdebir, "Bankaların firmalardan ısrarlı bir şekilde gayrimenkul teminatı istemesinin bir anlamı yok çünkü kriz dönemlerinde gayrimenkulü satıp paraya çeviremezsiniz. Böyle olunca elinizde bir gayrimenkul yığılması olur" ifadelerini kullandı.
Bankaların artık Japonya modeli kredi sistemine geçmesi gerektiğini belirten Özdebir, "Yani proje bazlı teminat sisteminin hayata geçirilmesi gerekiyor. Aksi durum kimseye fayda sağlamıyor" diye konuştu. Son dönemde bütün yükü kamu bankalarının sırtlandığına dikkat çeken Özdebir, "Özel bankaların da artık elini taşın altına koyması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan
DEĞERLEME BOŞLUĞU YAŞANIYOR

MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, bankaların 15 Temmuz'dan sonra iş dünyasının tepesine bindiğini belirterek, "2 milyon dolarlık kredi için senin 4 milyon dolarlık mülkünü teminat gösteriyor. Bunun da değerini kur yükselecek bahanesiyle 2 milyondan dahi az gibi gösteriyor" dedi. Sorunun bu alandaki değerleme boşluğundan kaynaklandığını aktaran Kaan, Gayrimenkul Borsası'nın (GABORAS) büyük önem taşıdığına dikkat çekti.
İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç
KEFALET SİSTEMİ DEĞİŞMELİ

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekip Avdagiç, bankaların gayrimenkul teminatına dayalı finansman sisteminin aşılması gerektiğini belirterek, "Bankaların gayrimenkul teminatına dayalı, kredilendirme sistemini bir an önce değiştirmeleri şart. Şirketlerin varlık kaynakları sadece sahip oldukları gayrimenkuller değil. Bankaların, şirketleri rasyoları, bilanço verileri, projeleri, insan kaynakları dikkate alınmadan; çek ve gayrimenkul kefaletiyle değerlendirmeleri piyasa çarklarını tıkıyor" diye konuştu.
Gayrimenkullerin değerleme yöntemlerinin dövizdeki hareketlenmelerden etkilenip, iş dünyası üzerinde teminat tamamlama gibi baskılar oluşturduğunu anlatan Avdagiç, "Ekonominin tüm aktörlerinin yeni bir anlayışa geçtikleri bu dönemde, bankaların kredi teminat sistemini değiştirmesi gerek. Burada sıfır risk, garantinin garantisine odaklanan bir bakış açısıyla çalışmak her aktöre zarar verir" dedi.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.