Kazada belirsizliğe formül aranıyor

Trafik sigortasında tazminat hesaplamasında belirsizlik devam ediyor. Kaza sonrası bedeni tazminat veya zarar verilen kişinin vefatı halinde geride kalanlara verilecek olan tazminat konusunda düzenleme geliyor. Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) yaşanan belirsizliğin ortadan kalkması için halihazırda ilgili kurumlarla görüşmeler halinde. Bu konuda bir düzenleme ve sigortacılık sektöründe belirsizliğin ortadan kalkması ve kaza sırasında ne kadarlık bir tazminat ödeneceğinin bilinmesi için çalışmalar yürütüyor.
TBMM'YE SUNULDU
TBMM Plan Bütçe Komisyonu'na sevkedilen konu, bakanlığın da desteğiyle buradan geçtikten sonra TBMM Genel Kurulu'na sunuldu. Türkiye Sigorta Birliği (TSB) de bu konuda bir açıklama yaparak tazminat hesaplamalarındaki belirsizliğin ortadan kaldırılmasının tüm taraflara fayda sağlayacağını vurguladı. Destekten yoksun kalma tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu ve zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında belirtilen iskonto oranı esas alınacak. Genel kabul görmüş aktüerya kurallarına uygun olarak, sürekli sakatlık tazminatı, ulusal doğum ve ölüm istatistikleri kullanılarak hazırlanan hayat tablosu, zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında belirtilen iskonto oranı ve sürekli sakatlık oranı esas alınarak hesaplanacak.
7 MİLYAR ZARAR AÇIKLANDI
TÜRKİYE Sigorta Birliği (TSB) tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere verildi: "Benzer bir belirsizlik trafik kazaları nedeniyle oluşan sağlık giderlerinin ödenmesi konusunda da yaşanmaktadır. 2011- 2020 döneminde sigorta sektörü kanuni yükümlülüğü kapsamında SGK'ya 8.8 milyar TL prim aktarımı gerçekleştirmesine ve yükümlülüğü sona ermesine rağmen aynı dönemde toplamda 522 milyon TL ek ödeme yapmak durumunda kalmıştır. Sonuç itibarıyla, 2011-2020 döneminde zorunlu trafik sigortasında toplamda 7 milyar TL zarar açıklayan sigorta sektörü açısından yıllardır süregelen belirsizlik ortamına tekrar geri dönülmesi söz konusu ürünün sürdürülebilirliği açısından ciddi bir risk oluşturmaktadır."