Bakan Varank: Türkiye’nin geleceği için bilişim vadisindeyiz

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın himayesinde TÜBİTAK, Türk Patent ve Marka Kurumu ile Hepsiburada işbirliğiyle hayata geçirilecek olan Hepsiburada Yapay Zeka ve Coğrafi İşaretli Ürünler İş Birliği Töreni, nedeniyle Gebze'de bulunan Bilişim Vadisi'ne geldi. Programda Hepsiburada – TÜBİTAK iş birliği ve bu iş birliği sayesinde sürekli büyüyen e-ticaret sektörünün yaşadığı sorunlara yapay zekâ yoluyla bulunacak çözümler konusunda değerlendirmeler yapıldı.

BAŞPINAR:İLK İŞ BİRLİĞİ OLMA ÖZELLİĞİNİ TAŞIYOR

Açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkpatent Başkan Yardımcısı Cemil Başpınar, "Kurumumuz tarihi anlamda da coğrafi işaretlerin teşrif faaliyet hızını arttırmak için çalışmalara devam ediyoruz. Bakanlığımızın destekleri ile büyümeye ve gelişmeye devam ediyoruz. Yüzde 30 oranında artırım sağladık. Uzmanlarımızın kullanılması için elimizde olanları geliştiriyoruz. Böylelikle hızla artan verilerimizi herkese ulaştırmak için çalışıyoruz. Türk patent ve marka kurumu olarak coğrafi işaretlerle ilgili eğitim farkındalık faaliyetleri de yürütüyoruz ve yakın iş birliği içerisinde çalışıyoruz. Bu iş birliği de ilk iş birliği olma özelliğini taşıyor. Bu iş birliği sonucunda önemli ilerlemeler kazanacağımıza inanıyoruz" ifadelerine yer verdi.

MANDAL:TÜBİTAK'IN KENDİ PERSONELİNİN DIŞINA TAŞAN BİR PROJE

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, "Bu işbirliğinde ne yapacağımızı biliyor olmamız çok önemli. Bu biraz daha farklı bir birlik. Yeni bir oluşum ortaya çıkıyor. Teknolojinin bilginin önüne geçişindeki yetkinliğimizi TÜBİTAK'ın kendi içerisindeki fiziksel imkanlarıyla yapıyor olmamız çok önemli. Bugün gerçekleştiriyor olduğumuz çok daha kıymetli bir proje. TÜBİTAK'ın kendi personelinin dışına taşan bir proje bu. Buradaki elde edilecek olanın verinin dışarı taşmasıyla alakalı bir model ve bu model bizim için dönüşüm modeli. Bizim 4 daha farklı alanda bunun devamı niteliğinde akıllı üretin, gıda ve tarım alanı, iklim değişikliği alanlarında da değişim yaşayacağız. İlk olarak bunu burada yaşıyoruz. E çok beklenti ülkemiz açısında yeni bir iş alanı oluşmasıdır. TÜBİTAK'ın yapmış olduğu ekosisteme katkısının daha da farklılaşarak tüm Türkiye'ye faydasının olması açısından da ciddi anlamda katkıları olacak" ifadelerine yer verdi.

HANZADE: GELİŞİMİN EŞİĞİNDEYİZ

Hepsiburada kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan, "Bugün Türkiye'nin geleceği ve geleceğin Türkiye'si için kritik iki konu bizi bir araya getirdi. Yapay zeka ve bölgesel kalkınma. Önümüzdeki 20-30 senenin ise yapay zekaya dayalı bir durumda olması için dünyanın geleceğini belirleyecek ön görüdeyim. Tüm karar verme mekanizmalarını değiştiriyor meslekleri yeniden tanıyor verimliliği yeniden değiştiriyor ve tanıtıyor. Yaşamlarımızda yaratılan değişiklikler beni heyecanlandırıyor. Sosyal ve ekonomik paradigmalarımızı değiştireceğimiz gelişimin dönüşümün eşiğindeyiz. Ülke olarak küresel rekabette öne geçmek için bu yolculuğa yön vermek mecburiyetindeyiz. Ulusal stratejimizi bu çabanın ilk adımı olarak görüyorum. Bugün Hepsiburada'nın gururu dijital Türkiye'nin en etkili paydaşlarından biri olması bana mutluluk veriyor. Türkiye'nin Hepsiburada'sı olmaktan mutluluk duyuyorum.

"DİJİTAL BAĞIMSIZLIK KAVRAMI BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR"

Ülkemizin global düzene yön verecek etkide ve yetkinlikte güçlü yerli teknoloji şirketleri sahip olmasını bir zorunluluk olarak görüyorum. Hepsiburada'nın global şirketlerle mücadele edecek yegane şirket olarak görüyorum. Ticaretin dijitalleşmesi için en yeni teknolojileri kullanmaktan ziyade en yeni teknolojileri üreten olmaktan guru duyuyoruz. Teknolojinin yıkıcı değil yapıcı gücüne inanıyoruz. İnsan haklarına demokratik değerlere saygılı tarafsız ve adil bir yapay zeka sistemine katkı sunmak önceliklerimiz arasında yer alıyor. Dijital bağımsızlık kavramının çok önemli bir halde olduğunu görüyoruz. Biz de küresel rekabette öne çıkmak için elimizden geleni yapıyor ve kullandığımız teknolojilerimizi kendi yazılım ve sistemlerimizi kendi kaynaklarımızla üretiyoruz. Satılarımızın önemli bir bölümü öneri motoru olarak adlandırılan yapay zeka teknolojinden geliyor. Bu teknoloji uzun bir süredir kitap önerisi sundu ve kitap alım oranını yüzde 30 oranında arttırdı" dedi.

ALTUNYILDIZ: PAYIMIZI YUKARI ÇIKARMAK İÇİM MÜCADELE EDİYORUZ

Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Ziya Altunyaldız "Bu yarışta bizde varız be önde olmak istiyoruz. Yapay zeka e-Ticaret platformu bütün bunların etkileşimiyle yol almak istiyoruz. Sanayi devriminden bu yana yeryüzü 1.5 saniye ısındı. Dünyamız köklü bir iklim değişikliğiyle karşı karşıya çözüm ne dediğimizde makinelerin öğretisinden yararlanan yapay zekalarla birlikte büyük veriye entegre ediliyor ve 30 farklı algorit çalışmalarla iklim değişikliği ie mücadele metetolojisi geliştiriliyor. Biz de bugün yapay zekayı e- ticaret platformunda kullanıyoruz. Önümüzdeki dönem için bu verilerinden hareketle bugün içerisindeki yüzde 1 de aldığımız payı yüzde 2 ye çekmek için yapıyoruz. Bu çerçevede TÜBTAK BİLGEM Yapay Zeka Teknoloji ve Hepsiburada'nın günümüz yapay zekasına uygun atılımları e ticarette küresel alanda bugünkü gerçeklemişiyle hep beraber tecrübe edeceğiz" şeklinde konuştu.

VARANK:TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ İÇİN BİLİŞİM VADİSİNDEYİZ

Son olarak konuşmasını gerçekleştiren Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Türkiye'nin geleceği Bilişim Vadisindeyiz. Bugün iki önemli iş birliği için bir araya geldik. Bunlardan bir tanesi Hepsiburada – TÜBİTAK iş birliği. Bu iş birliği sayesinde sürekli büyüyen e-ticaret sektörünün yaşadığı sorunlara yapay zekâ yoluyla çözümler geliştireceğiz. Yapay zeka bugünün teknoloji dünyasının olmazsa olmazı. Her sektörü bambaşka bir boyuta taşıma kapasitesine sahip. Otomotiv endüstrisini ele alalım. Bugün otomobiller insanların içerisinde vakit geçirebileceği yaşam alanlarına dönüşüyor. Oyun sektörüne baktığımızda artık ne gerçek ne sanal ayırt etmekte zorlanıyoruz. Alışveriş sanal deneme kabini uygulamalarıyla eğlenceye dönüştü.

"TÜM SEKTÖRLERİN KULLANIMINA AÇILACAK"

Sağlıktan tarıma, otomotivden savunmaya, eğitimden güvenliğe her alandaki işleyiş adeta baştan yazılıyor. Yapay zekada Türkiye olarak başat aktörlerden biri olabilmek için çalışıyoruz. Bu noktada Ulusal Yapay Zeka Stratejisi bizim pusulamız. Yapay Zeka Enstitüsü de bu alanda ektiğimiz tohumlardan sadece bir tanesi. Enstitümüzde özel sektör ve kamu bir araya gelerek çalışmalar gerçekleştirecek. Burada geliştirilen temel teknolojiler, algoritmalar kısa sürede tüm sektörlerin kullanımına açılacak.

"BU UYGULAMALAR ÜLKEMİZİ ÖNE TAŞIYACAK"

İşte Yapay Zeka Enstitüsü bünyesinde kurulan E-Ticaret Yetkinlik Merkezi de e-ticarette yapay zeka çözümlerine öncülük edecek. Hepsiburada - TÜBİTAK iş birliğinde kişiselleştirme, daha etkili satış, akıllı arama, sanal asistan gibi yapay zeka uygulamaları bir adım öteye taşınacak. Taraflar bilgi, deneyim, altyapı ve uzmanlıklarını karşılıklı olarak paylaşıma açacaklar. Nihayetinde bu iş birliği ile hem kurumlarımız, hem elektronik ticaret sektörü, hem diğer sektörler, hem Türkiye kazanacak.

"SAHİP ÇIKMANIN MÜCADELESİNİ VERİYORUZ"

Bugünkü ikinci iş birliğimiz Hepsiburada ile Türk Patent ve Marka Kurumumuz arasında. Bu iş birliği ile coğrafi işaretlere yönelik yeni bir çalışma başlatılıyor. Coğrafi işaretli ürünler hepsiburada'da ön plana çıkarılarak coğrafi işaret farkındalığı artırılacak. Bildiğiniz gibi coğrafi işaretler her memleketin kendine özgü değerlerini temsil ediyor. Emekle, alın teriyle ve kuşaktan kuşağa aktarılan bilgi ve tecrübenin korunmasını sağlıyor. Bu bağlamda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak bu değerlere her zamankinden çok daha güçlü bir şekilde sahip çıkmanın mücadelesini veriyoruz.

"GELECEK AY TESCİLLİ ÜRÜN SAYIMIZ 8'E YÜKSELECEK"

Mersin'in cezeryesini, Van'ın otlu peynirini, Gaziantep'in baklavasını, Erzurumun oltu taşını her türlü kötü kullanımdan ve taklitten koruyoruz. Bakınız tescilli coğrafi işaret sayısı 2002 yılında toplamda elli kadardı. Şimdi, sadece 2021 yılında 352 adet coğrafi işaretin tescilini gerçekleştirdik. Tabi bizim hedefimiz daha yüksek. Asıl coğrafi işaretlerimizi uluslararası arenaya taşıdığımızda başarımızı katmerlemiş oluruz. Berlin döneri tabelalarını görünce rahatsız oluyorsak. Yunanistan baklavayı sahiplenince üzülüyorsak. Buna karşı yapmamız gereken belli. Örneğin Gaziantep bu noktada adımını attı ve Gaziantep baklavası Avrupa Birliği'nde coğrafi işaret olarak tescil edildi. Şu anda Avrupa Birliği nezdinde tescilli 7 coğrafi işaretimiz mevcut. Gelecek ay inşallah bu sayı 8'e yükselecek.

"COĞRAFİ İŞARETLİ ÜRÜNLER İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ"

Ancak Türkiye gibi medeniyetlerin kesişim noktası olan, kültürlerin harmanlandığı kadim ülkemize bu sayıların yakışmadığını söylememiz gerekiyor. Arkadaşlar bu sayının önümüzdeki dönemde 100'e çıkacağını söylediler. Ama ben bunun da üzerine çıkabileceğimize yürekten inanıyorum. Peki bu rakamlar neden önemli? Neden bu rakamları artırmalıyız? AB ülkelerinde coğrafi işaretli ürünlerin market değeri 100 milyar avrolara yaklaştı. Gıda ve içecek sektörü içerisindeki payının %7'ler civarında olduğu tahmin ediliyor. İşte doğru adımlarla bizim bu piyasadan daha fazla pay elde etmemiz pekâlâ mümkün. Bu manada coğrafi işaretli ürünlerle alakalı olarak yapılan işbirliği, bu alana bir ivme kazandıracak.

"DÜNÜN DÜNYASINDA BİR ŞEYLER GÖRMEK GİDEREK ZORLAŞIYOR"

İşte iki iş birliği ve e-ticaret ekosistemi için iki değerli adım. Tabi burada Türkiye'nin milyar dolar değerlemeye ulaşan altı unicornundan biri olan Hepsiburada sağ olsun, bu iş birliklerinde taşın altına elini koydu. Hem e-ticaret sektörünün hem de girişimcilerimizin rekabetçiliğine yönelik öncü bir rol üstlendi. Bugün geçmişe nazaran oldukça farklı bir dünyada yaşıyoruz. Eğitim, sağlık, tarım, sanayi, ticaret. Dünün dünyasından bir şeyler görmek giderek zorlaşıyor. Geleneksel girişimcilerin ticarete yön verdiği dönemler artık yok. Öyle şirketimi kurdum, bir ürün ürettim ve bununla yola devam edeyim deme şansınız yok. Çünkü bugün trendler arz yönlü değil talep yönlü belirleniyor.

"METAVERSE EVRENİNDE MAĞAZALAR AÇMAYA BAŞLADI BİLE"

Müşteri taleplerine göre şekil alıyor. Müşteriler sürekli daha iyisini daha yenisini talep ediyor. İşte bu ihtiyaçlara karşılık verebilmenin yolu inovasyondan ve işbirliğinden geçiyor. Göreceksiniz çok yakın gelecekte yenilikçi olmayan ve işbirliğine yanaşmayan hiçbir işletme kendisine piyasada yer bulamayacak. Lafı eğip bükmeden açıkça söylemek gerekirse: Sürekli bir dönüşümün olduğu bir piyasada işletmelerin işi bundan sonra daha da zor. Bakınız her dönüşüm sürecinde bizi ziyarete geliyorlar. AVM'ler trend olduğunda küçük esnaf geliyor. Diyorlar ki: "Bu AVM'ler bizi bitirdi." E-ticaret siteleri trend olduğunda bu sefer AVM'ler geliyor. "Efendim, bu E-ticaret siteleri bizi bitirdi." E işte şimdi de metaverse gündemde. Birçok ticari işletme bugün metaverse evreninde mağazalarını açmaya başladı bile.

"İŞBİRLİKÇİLERİN BAŞVURALARINI BEKLİYORUZ"

Son olarak izninizle bugünün anlam ve önemine uygun -iş birliğini ve yenilikçiliği içerisinde barındıran- yeni bir destek programının duyurusunu yapmak istiyorum: Yakın zamanda yapay zekada teknoloji geliştirilmesinde hızlandırıcı ve tetikleyici olması amacıyla yeni bir destek mekanizması tasarladık. Yapay Zeka Ekosistem Çağrısı ile; akıllı üretim sistemleri, akıllı tarım, gıda ve hayvancılık, finans teknolojileri ve iklim değişikliğinin etkileri alanlarında geliştirilecek çözümleri destekleme kararı aldık. Bir yapay zeka çözümüne ihtiyaç duyan müşteri kuruluşla teknoloji sağlayıcısı üniversite ya da kamu araştırma merkezi ve TÜBİTAK Yapay Zeka Ensitüsü'nün bir araya gelmesi gerekiyor. Yapay zeka ekosisteminde katalizör görevi görecek Yapay Zeka Ekosistem çağrısına başvurular şu an için beklentimizin de ötesinde. Gelen yüksek talep sebebiyle başvuruları 25 Mayıs'a kadar uzattık.

"KOCAELİ'YE ÖNCELİK TANIYALIM"

Bakan Varank son olarak Kocaeli'nin de kendi ürünlerinin olduğunu belirterek, "Kocaeli Büyükşehir Belediyemizin Tıbbi Aromatik ürünleri var buradan Hepsi Burada'ya çağrı yapalım Kocaeli'miz bizi burada misafir ettiği için onların ürünlerine ayrıcalık tanıyalım. Buradaki genç kardeşlerimiz 42 okulları birbirinden öğrenme metodu hiç hocanın olmadığı gençlerin kendi gayretleriyle yazılım öğrendiği bir model. Buradan yetişen kardeşlerimizin Türkiye'mizin en iyi yazılımcıları olacak. Buradaki kardeşlerimiz hiç yazılım yapmamış ama buradaki yaptığımız sistemle çok güzel yazılım yazıyorlar. Ben yine Hepsi Burada'ya burdan çağrı yapıyorum bu gençleri bünyenize katarak şirketinize katkı sağlayabilirsiniz" şeklinde konuştu. Bakan Varank konuşmasının ardından program ödül töreni ve el emeği ürünlerin açıldığı stantların gezisiyle son buldu.