Anne ve oğlu film gibi hikayeyi SABAH’a anlattı: Tek suçum sevmekti, ama para için beni değil Gülseren’i seçti

Taksicilik yaparak geçimini sağlayan evli 2 çocuk babası Recep Nişancı ise, 'Babamı hala çok seviyorum. Ölene kadar babamla görüşüp ona hep sarılmak istedim. Ancak beni eve sokmadılar. Kardeşlerime sarılmak istiyorum. O da olmuyor. Babamı çok sevdiğim için oğluma da babamın ismi olan Turgay adını verdim. Babam hayattayken kendi ismini taşıyan torununun sünnet düğününe aile baskısından dolayı gidemedi. Ölüm döşeğindeki babamı ziyaret etmek istedim. Kapıdan içeri almadılar. Vasiyetnamenin de baskıyla yaptırıldığını düşünüyorum. Babamın binlerce dönüm bahçesi var. O bahçelerden oğlu olarak 59 yıldır bir tane bile mandalina yiyemedim. Belki iyi imkanlar içinde ben de yetişebilseydim, belediye başkanı ben olabilirdim' diye konuştu. İzmir'de Sefehisar'ın eski Belediye Başkanı Hamit Nişancı'nın arazi zengini babası Turgay Nişancı, 3 sene önce 83 yaşındayken hayatını kaybetti. SABAH, Türkiye gündemine oturan bu ilginç davayla ilgili olayın kahramanları anne Mükerrem Sakarya ile oğlu Recep Nişancı ile konuştu. Turgay Nişancı'yı çok sevdiğini söyleyen Mükerrem Sakarya, 'Benle görüşürken aynı köyden Gülseren ile duygusal ilişki kurmuş. Ben bunun farkında değildim. 17 yaşındayken hamile kaldım. Bana evleneceğimizi söylemişti. Turgay'ın halası Emine Nişancı ile eniştesi Hamit Nişancı çok zengindiler. Çocukları olmuyordu. 2.5 yaşında Turgay'ı evlatlık olarak aldılar. Kendi nüfuslarına geçirdiler. Onların baskı kurdu. Emine Nişancı, 'Eğer Gülseren ile evlenirsen. Bütün mallarım senin olur' demesi üzerine benden ayrıldı. Gülseren ile evlendi. Turga, oğluna Hamit, kızına da Emine ismini koydu' dedi. AKIL HASTANESİNE GİDECEKTİM, SON ANDA KAPISINDAN DÖNDÜM Hamile olarak terk edilince akıl hastanesine düşmek üzere olduğunu söyleyen Mükerrem Sakarya, 'Yaşadığım hayal kırıklığı ile akıl hastanesine yatacaktım. Ancak ailem 'akıl hastanesi olmaz. Biz bakarız' deyip beni oraya bırakmadılar. Bir süre tedavi gördüm. İyileştim. 17 Aralık 1964'te oğlumu dünyaya getirdim. Oğluma Yüksel ismini verdi. Ancak Turgay ona Recep diye seslenirdi. İsmini sonradan Recep olarak değiştirdi. Daha sonraki yıllarda evlendim. 2 çocuk daha sahibi oldum. O dönemde savcılığa suç duyurusunda bulundum ancak 6 aylık yasal süreç geçtiği başvurum reddedildi' dedi. ANNEMİN KUCAĞINDA ADLİYEYE GİRDİM, 59 YILDIR MAHKEMELERDEYİM Kendisine yıllarca yapılan haksızlıkların oğluna da yapıldığını anlatan Mükerrem Sağlam, 'Kucağımdaki bebekle adliyeye gitmeye başladım. 59 yıllık hukuk mücadelemi şimdilerde oğlum sürdürüyor. Adalete güveniyorum. Geç de olsa yerini bulacak' dedi. SABAH'a konuşan ve taksicilik yaparak geçimini sağlayan Recep Nişancı, 'Annemin kucağında adliyeye girdim ve 59 yıldır mahkemeden mahkemeye koşturuyorum. Hakkımı arıyorum. Babama ait 14 adet kupon araziyi başkalarının üzerine geçirdiler. Kalan malları kurtarmaya çalışıyoruz' dedi. BABAMI ÇOK SEVDİM, ONA HAYATTAYKEN SARILAMADIM SABAH'a konuşan ve taksicilik yaparak geçimini sağlayan Recep Nişancı, 'Annem ilk doğduğumda adımı Yüksel koymuş. Babam kendi babasının adı olarak bana Recep adını vermiş. Zaten herkes beni Recep olarak biliyordu ancak nüfusta Yüksel olarak geçiyordu. Daha sonradan adımı Recep yaptım. Babamı hala çok seviyorum. Ölene kadar babamla görüşüp ona hep sarılmak istedim. Ancak beni eve sokmadılar. Kardeşlerime sarılmak istiyorum. O da olmuyor. Babamı çok sevdiğim için oğluma da babamın ismi olan Turgay adını verdim. Babam hayattayken kendi ismini taşıyan torununun sünnet düğününe aile baskısından dolayı gidemedi' dedi. ÖLÜM DÖŞEĞİNDE BİLE GÖRMEME İZİN VERMEDİLER Recep Nişancı, 'Babamı ölüm döşeğinde bile görmeme izin vermediler. Babamı ziyaret etmek istediğimde kapıdan içeri almadılar. Cenazesine katılabildim. Vasiyetnamenin de baskıyla yaptırıldığını düşünüyorum. Babamın binlerce dönüm bahçesi var. O bahçelerden oğlu olarak 58 yıldır bir tane bile mandalina yiyemedim' diye konuştu. DNA TESTİ İLE 1 MİLYARLIK MİRASA ORTAK OLDU Seferihisar Asliye Hukuk Mahkemesi'nde yeniden açılan davada, Adli Tıp Kurumu'nda yapılan DNA testi sonucu Turgay Nişancı'nın, Recep Nişancı'nın babası olduğu ortaya çıktı. Kararın ardından Recep Nişancı Turgay Nişancı'nın 34 taşınmazın yer aldığı 1 milyarlık servete ortak oldu. Turgay Nişancı'nın ölümünün ardından Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 2006 ve 2016 yıllarında 2 vasiyetname hazırlandığı ortaya çıktı. Vasiyetnamelerde, Recep Nişancı'ya mirastan pay verilmediği belirlendi. Bunun üzerine Recep Nişancı ve avukatı Seferihisar Sulh Hukuk Mahkemesi'ne vasiyetnamenin iptali için dava açtı. İptal davası sürerken, Recep Nişancı, bankadan evine gelen 1 milyon 600 bin liralık borç tebligatı ile büyük şaşkınlık yaşadı. Nişancı, Turgay Nişancı'nın diğer çocuklarının kurduğu şirket üzerinden bankadan kredi çekildiğini, bu krediler için de Turgay Nişancı'ya ait bazı arazilerin ipotek edildiğini, yasal varis olması nedeniyle borcu ödemekle yükümlü tutulduğunu öğrendi. REKOR KEŞİF HARCI: 30 BİN LİRA Babası Turgay Nişancı'dan kalan 34 taşınmazın keşfi için mahkemeye 30 bin lira gibi rekor tutarda keşif harcı yatırdı. Turgay Nişancı'nın 34 taşınmazı arasında sadece bir tane arazinin uzunluğunun 3.5 kilometre olduğu öğrenildi. Recep Nişancı, önümüzdeki günlerde mirası kendisinden kaçırdığı iddiasıyla 3 kardeşine mirastan mal kaçırma olarak da bilinen 'muris muvazaası nedeniyle iptal davası' açmaya hazırlanıyor.

Anne ve oğlu film gibi hikayeyi SABAH’a anlattı: Tek suçum sevmekti, ama para için beni değil Gülseren’i seçti

EN SON GALERİLER