BM Mülteciler Yüksek Komiseri Guterres Gaziantep’te

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri (BMMYK) Antonio Guterres, Dünya Mülteciler Günü dolayısıyla geldiği Türkiye’de Gaziantep’i ziyaret etti.
Midyat’ta AFAD tarafından kurulan Barınma Merkezi’ni ziyaret eden ve ardından da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Guterres programının ardından Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde bulunan Türkiye’nin en büyük çadır kentini ziyaret etti. Çadır kenti gezen Guterres, Gaziantep’e geçerek Valiliği ve Belediyeyi ziyaret etti. Saat 11.00’da valiliğe giden Guterres’i Gaziantep Vali Yardımcısı Mustafa Canaslan karşıladı. Valilikteki kısa süreli ziyaretin ardından Büyükşehir Belediyesi’ne geçen Guterres, Belediye Başkanı Fatma Şahin ile görüştü. İlk kısmı basına açık olan görüşmede Suriyeli mültecilerin durumu konuşuldu.
Her hafta mülteciler konusunda 3 ya da 4 heyet ağırladıklarını söyleyen Fatma Şahin, her giden heyetin Türkiye’yi övmek dışında herhangi bir şey yapmadıklarını belirtirken, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiseri (BMMYK) Antonio Guterres ise ziyaretinin amacının gürültü çıkarıp uluslararası camianın dikkatini buraya çekmek olduğunu söyledi.
Guterres yaptığı konuşmada, “Ben burada verdiğiniz destekten dolayı müteşekkirim mülteci koruması konusunda bu bölgede hem dünyada çok önemli bir savunuculuk, sözcülük görevi yürütüyorsunuz. Siz çok önemli aktörlerden bir tanesisiniz. Dolayısıyla sadece buradaki ekibiniz değil, bölgedeki herkes çabalarınız ve çalışmalarınız konusunda bilgi sahibi. Gerçekten yürekten içten teşekkür ediyoruz” dedi.
“ANLATMAKTAN YORULDUK, ÇÖZÜM İSTİYORUZ, NET, ELLE TUTULUR PROJELER İSTİYORUZ”
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de, “Her hafta bu konuda 3 ya da 4 heyet ağırlıyoruz. Onlara bölgede yaşananları, şehrimizde yaşananları, Suriyeli çocukların, kadınların, yaşlıların ne tür dezavantajlar, neler yaşadığını anlatmaya çalışıyoruz. Her giden heyet Türkiye’ne nasıl başarılı bir şekilde bu işi yaptığını söylüyor, teşekkür ediyor. Ortak proje üretelim noktasında şu ana kadar elle tutulur hiçbir şey gelmedi. Yalnızca Türkiye’nin ve bizlerin yerel hem hükümetimizin hem de devlet imkanlarımızla, halkımızın verdiği güçle 5 yıldan beri büyük bir gayret gösteriyoruz ama bu sorun yalnızca Türkiye’nin sorunu değil, bütün dünyanın, bütün insanlığın, bütün insan vicdanının sorunu. Bu konuda özellikle sizin gibi liderlerin çok daha güçlü, çözüm odaklı süreci yönetmesi gerekiyor. Ve artık halkımız da, Suriyeli mülteciler de, biz yöneticiler de anlatmaktan yorulduk. Çözüm istiyoruz, net, elle tutulur projeler istiyoruz” diyerek Avrupa’nın mülteciler konusunda herhangi bir şey yapmadığını dile getirdi.
“SIĞINMACILARIN DURUMU İÇ SİYASET MALZEMESİ YAPILIYOR”
Suriye’deki iç savaş ve Türkiye’de yaşanan sığınmacı sorununun iç siyaset malzemesi yapıldığını ve bunun önlenmesi için Avrupa’nın yapıcı kararlar alması gerektiğini vurgulayan Şahin, “Bu seçimde iç muhalefetin bize hükümet programlarında yapılacaklardan daha çok, özellikle bu bölge açısından söylemiş oldukları Suriyeli ve mültecilerle ilgili insani olarak yaşanan bu dramı büyük bir iç malzeme yaptıkları ve seçmeni bu şekilde, farklı şekilde yönlendirmeye çalıştıklarını da gördük. Dolayısıyla bir taraftan büyük bir fedakarlık yapıp komşularımızı, insanlığı, insanlık vicdanını dünya barışına büyük bir yardımcı olmaya çalışıyoruz ama bir taraftan da iç muhalefet de Suriye meselesini ve mültecilerle ilgili de çok yoğun bir kampanya süreci geçirdi. Dolayısıyla sizlerin bu konuda çok daha hızlı, çok daha radikal, çok daha yapıcı kararlar almanız gerektiği bir döneme girdiğimizi düşünüyorum” şeklinde konuştu.
“DİĞER ÜLKELER DE MÜLTECİ KABUL EDEREK TÜRKİYE’YE DESTEK VERMELİDİR”
Guterres ise Şahin’in konuşmalarına karşılık, “Benim bu ziyaretimin ana sebebi aslında mümkün olduğu kadarıyla burada çok gürültü çıkarabilmekti. Hem uluslararası camianın hem de küresel medyanın dikkatini buraya çekmek için. Bunu yaparken de benim için iki konu çok önemliydi. Hem Türkiye’nin ne kadar eli açık davrandığını, ne kadar cömert davrandığını altını çizebilmek hem de uluslararası destek eksikliğini bir kez daha vurgulayabilmek çünkü sizin burada uyguladığınız programların çok destek alması gerekiyor. Hem mali destekten bahsediyorum hem de diğer ülkelerin sadece parayla ya da programa değil aynı zamanda Türkiye gibi sınırlarını açık tutarak ve bu mültecilerin bir kısmını ülke topraklarına kabul ederek Türkiye’ye ya da bölgeye destek vermesi gerekiyor” dedi.
“TÜRKİYE’Yİ TAKDİR EDİYORUM”
Türkiye’nin iç politikası hakkında yorum yapamayacağını belirten Guterres, “Tabiki Türkiye’nin iç politikası, iç siyaseti konusunda bir yorum yapamam ama dünkü ziyaretimde de dile getirdiğim gibi her koşulda, her durumda Türkiye’de yapılanlar konusunda derin takdirlerimi sunuyorum çünkü Suriyelilere burada bu politika izlenmemiş olsaydı, cömert politika izlenmemiş olsaydı bunun etkilerini bütün bölge üzerinde daha şiddetli halde görebilecektik. Türkiye’de yapılan yardımlar sayesinde, buraya kabul edilme sayesinde bölgede meydana gelebilecek çok daha büyük ölçekli bir istikrarsızlığın önüne geçilmiş oldu ve böyle bir istikrarsızlık da bir siyasi çözüme kavuşulmasını tamamen ümitsiz hale getirirdi. Türkiye’nin izlediği politika sayesinde bu doğru politikayı da bunun önüne bir nebze olsun geçilmiş oldu. Tabi bunun sizin üzerinizde bir maliyet yükü var, ekonomi üzerinde bir istihdam konusu var, yarattığı yük var ve çok iyi biliyoruz ki uluslararası dayanışma çok eksik ve hep bunun altını çizim ön plana çıkarmaya çalışıyoruz” dedi.