AB süreci masaya yatırılıyor

Son kabine revizyonu ile Dışişleri Bakanlığına atanan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dış Politika Başdanişmanı Ahmet Davutoğlu, yeni görevi üstlendikten sonra ilk kez bakanlar düzeyindeki Türkiye-AB Ortaklık Konseyi toplantısına katılacak.
Türk heyetinde Devlet Bakanı ve Başmüzereci Egemen Bağış'ın da da yer alacağı Salı günü Brüksel'de yapılacak toplantıda AB, Türkiye'nin reform sürecindeki eksikliklere dikkat çekerken Türk tarafının da, Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve Almanya Başbakanı Angela Merkel'in açıklamaları, Avrupa Adalet Divanı'nın davası kararı ve vize gibi konulardan duyulan rahatsızlığı dile getirmesi bekleniyor.
Ankara-Brüksel ilişkileri alanındaki en yüksek karar organı olan bakanlar düzeyindeki Türkiye-AB Ortaklık Konseyi Toplantısı 19 Mayıs'ta Brüksel'de yapılacak. Türk heyetine Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu başkanlık edecek. Heyette Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış da ve ilgili üst düzey Türk yetkilileri de bulunacak.
AB Dönem Başkanı Çek Cumhuriyeti'nin Dışişleri Bakanı Karel Schwarzenberg'in başkanlığındaki AB heyetinde ise, sonraki dönem başkanı İsveç ve Avrupa Komisyonu da üst düzeyde temsil edilecek.
ANKARA'NIN MESAJLARI
ABHaber'e göre, Türkiye-AB 47.Ortaklık Konseyi Toplantısı, Çek Dönem Başkanlığı'nın evsahipliğinde çalışma (öğle)yemeğiyle başlayacak ve daha sonra toplantıya geçilecek.Toplantı sonrası bir ortak basın toplantısı düzenlenmesi bekleniyor.
Toplantıyla ilgili ABHaber'e AB'li bir diplomat Brüksel'de Ahmet Davutoğlu'nun, Türkiye'yi reformlar alanında harekete geçirme beklentisi olduğunu söyledi. AB tarafı, Türkiye'nin toplantıya vize konusunu getirmesini bekliyor.
Türk tarafının toplantında AB Adalet Divanı'nın kararına dikkat çekerek vize uyğulamasının önemli ölçüde hafifletilmesi gereği dile getireceği, Divan'ın tartışmalı Orams davasına ilişkin uyarılarda da bulunacağı kaydediliyor. Rumların lehindeki Orams kararının özellikle Kıbrıs'ta devam eden müzakere süreci üzerindeki olumsuz etkilerine vurgu yapılacağı ifade ediliyor.
Bu arada, toplantı sırasında Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesi Sarkozy ve Merkel gibi AB liderlerinin "imtiyazlı ortaklık" taleplerinin yarattığı rahatsızlığının Türk heyetince vurgulanacak unsurların arasında da yer alması bekleniyor.
EK PROTOKOL ISRARI
Öte yandan, ABHaber tarafından yayımlanan AB Ortak Pozisyon Belge Taslağında Birliğin "müzakerelerdeki temponun Türkiye'nin sağlayacağı ilerlemeye bağlı olduğu" mesajı verilirken Rumlara limanların açılmasını öngören Ek Protokol uygulamasının taşıdığı öneme vurgu yapılıyor.
ABHaber tarafından yayımlanan metinde "AB, Türkiye'nin henüz Ortaklık Anlaşması'na Ek Protokolü ayrımcılık yapmadan uygulama yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve Kıbrıs Cumhuriyeti (Rum Kesimi) ile ilişkileri normalleştirme yönünde ilerleme sağlamadığını üzüntü ile not ediyor" denilirken bu konuların yakından izlenmeye devam edileceği ve kaydedilen ilerlemenin gözden geçirileceği uyarısı da yapılıyor.
Katılım Önceki Ortaklık Belgesinde öncelik verilen konularda ilerlemenin sağlanmasının "çok önemli" olduğu vurgulandığı metinde yeni Ulusal Program'ın benimsenmesinden duyulan memnuniyet de dile getiriliyor.
"VENEDİK KOMİSYONU İLKELERİNİ BENİMSEYİN" MESAJI
Türkiye'nin AB için taşığı "stratejik önem"in vurgulayan AB, bu çerçevede
Ankara'yı Ermenistan ile normalleşme çabalarını sürdürmeye teşvik ediyor. Hükümetin anayasayı değiştirme isteğine destek veren AB, bu çerçevede siyasi partilerin kapatılması konusunda Venedik Komisyonu ilkelerinin doğrultusunda değişikliklerin yapılmasını talep ediyor.
AB ortak pozisyon belgesinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin "siyasi nüfuzu"nu sürdüğü savunulurken TSK liderliğinden görev alanları dışında açıklama yapmaması isteniyor.
İşkence ile ilgili "sıfır politikası" yönündeki çabaların yoğunlaştırılması gereğine işaret eden AB, ifade özgürlüğü alanındaki eksikliklere işaret ederken de "Bu çerçevede, büyük bir basın grubu hakkında vergi ile ilgili olarak açılan yasal işlemleri yakından izlemeyi sürdürecek" demesi dikkat çekti.
Ruhban okulunun yeniden açılması, Rum Fener Patriği'nin "ekümenik" sıfatını kulanabilmesi taleplerine de yer verildiği taslakta Kürkçe tv ve Ermenice radyo yayınlarından duyulan memnuniyet dile getirildi.
AB'nin Türkiye'deki terör eylemlerinin "mümkün olan en kuvvetli biçimde kınadığı"nın altı çizilirken terörle mücadelenin insan haklarına saygı çerçevesinde yürütülmesi gereğine de vurgu yapıldı.