Malatya İl Jandarma Komutanlığı istihbarat biriminde çalıştığını ileri süren bir kişi; Ergenekon soruşturmasını yürüten Savcı Zekeriya Öz ve Malatya savcısı Şeref Gürkan'a, misyonerlik cinayeti ile ilgili şok bir mektup gönderdi. İsim ve rumuzun yer almadığı mektupta, dönemin İl Jandarma Komutanı Mehmet Ülger'den "Cinayeti bizzat azmettiren" olarak bahsedildi. Mektupta özetle şu iddialar yer aldı:
2007 yılı mart ayında Albay Mehmet Ülger tarafından Kayseri Jandarma Bölge Komutanı ve Jandarma Genel Komutanlığı Denetleme Başkanı'na öldürülen kişilerle ilgili, yaptıkları faaliyetler hakkında brifing verilip ayrıntılı raporlar sunuldu. Bu brifingden bir buçuk ay sonra da misyoner cinayeti işlendi.
İnönüÜniversitesi'nde öğretim görevlisi Ruhi Abat (olayın azmettiricileri arasında olduğu iddia edilen kişi) olaydan önce ve sonra hemen haftada iki üç kez Jandarma Komutanlığı'na geldi, giriş-çıkış kayıtları tutulmadı. Abat, mahkemedeki ifadesinde, personele bilgi verdiğini ileri sürdü ancak hiç seminer vermemiştir, bu bilgiyi Komutanlık personeli de doğrular.
Malatya İl Jandarma, 2007'de Jandarma Genel Komutanlığı istihbarat ödeneğinden 40 bin TL kullandı. Bu misyonerlik faaliyetine karşı kullanıldı. Ruhi Abat'a Albay Ülger tarafından 'x haber elemanı' ibaresiyle makbuzla ödeme yapıldı.
Olaydan sonra bir sanığın cep telefonu SIM kartı cezaevine giden Albay Ülger tarafından alındı, ertesi gün yeni SİM kart çıkartılarak cezaevine götürüldü. Yüzbaşı AS, Üsteğmen İ.S., Başçavuşlar A.K. ile K.C. de doğrular.