Birinci ''Ergenekon'' davasıyla birleştirilen Danıştay'a ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan saldırılara ilişkin davanın tutuklu sanıklarından Süleyman Esen, ''Olaylardan 45 gün sonra Alparslan Arslan'ın yalan ifadeleriyle davaya eklendim. Arslan'a bomba vermedim. Olaylardan haberim yok'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada söz alan Süleyman Esen, daha önceki ifadelerini yinelediğini belirterek, Danıştay'a ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik saldırıları kınadığını kaydetti.
Olaylardan 45 gün sonra Alparslan Arslan'ın yalan ifadeleriyle davaya eklendiğini savunan Esen, Arslan'a bomba vermediğini, olaylardan haberi olmadığını öne sürdü.
Yaşamı boyunca hiçbir yasadışı örgüte üye olmadığını savunan Esen, sanıkları da tanımadığını bildirdi.
Esen, işlemediği bir suçtan dolayı 38 aydan beri tutuklu olduğunu ifade ederek, tahliyesini ve beraatini istedi.
Duruşmada, Danıştay'a ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yapılan saldırılara ilişkin davanın tutuklu sanıklarından Erhan Timuroğlu da savunma yapmak istediğini dile getirdi.
Mahkeme başkanı Köksal Şengün, bunun üzerine, savunmasını daha sonra dinleyeceğini belirttiği Timuroğlu'ndan talebi varsa söylemesini istedi.
İsteği olmadığını ifade eden Timuroğlu, tutuklu sanıklardan Mehmet Demirtaş'ı göstererek, ''Şu uzun saçlı parlak çocuk haddini aşıyor, haddini bildirin'' dedi.
Duruşmada söz verilen sanıklardan Aydın Yüksek, 28 aydır tutuklu bulunduğunu belirterek, duygularını, ''Arkadaşlar, 'Evli misin?' diye soruyorlar. 'Evliyim' diyorum. 'Çocuğun var mı, kaç yaşında?' diye soruyorlar. 'Bir oğlum var, 13 yaşında' diyorum. Sonra düşünüyorum, oğlum 16 yaşına geldi. Sigaraya başlamış. Babası da burada'' dedi.
Diğer sanıklarla ilişkisi olmadığını ve onları tanımadığını ifade eden Yüksek, ''Bu sanıklar benim kalemim değil. Bu insanlarla biraraya gelmem mümkün değil. Benim DNA'm buna uygun değil'' diye konuştu.
İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'i ''günahı kadar sevmediğini'' vurgulayan Yüksek, ''Bir de burada çıkıyor kontrgerilla falan diyor, kafayı yiyorum'' dedi.
Yüksek, bu dava ve olaylarla ilgisi olmadığını savunarak, şöyle devam etti:
''Beni burada yargılıyorsunuz. Siz de Trabzonlusunuz, Karadenizlisiniz, yabancı değilsiniz. Bizim köyün insanını en iyi siz bilirsiniz. Hepsi, 'Sen Doğu Perinçek ile niye görüştün? O Apo ile görüştü' diyecek. Köyümüzün yarısı şehit mezarlığı. Ben hangi yüzle köye gideceğim? İşlerimi elimden almak isteyen rantiyeciler beni bu işe soktu. Adaletin yerine gelmesini sabırla bekliyorum.''
Yüksek'in, mahkemenin bir üyesinin, ''Çıkıp kendini savun, başkan konuşmanı istiyor'' dediğini ileri sürmesi üzerine, tutuklu sanıklar tepki gösterdi.