Pisuvarcı Vali merkeze alındı

Resmi Gazete'de yayımlanan atama kararnamesine göre Ordu Valisi Ali Kaban, Rize Valisi Zekeriya Şarbak ile Ardahan Valisi Selim Cebiroğlu merkez valiliğine getirildi.
Merkeze alınan valilerin yerine ise yeni atama yapıldı. Buna göre, Rize Valiliğine Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı Seyfullah Hacımüftüoğlu, Ardahan Valiliğine İçişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mustafa Tekmen, Ordu Valiliğine de Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Orhan Düzgün getirildi. Bu arada açık bulunan Tokat Valiliğine de İçişleri Bakanlığı Personel Genel Müdür Yardımcısı Şerif Yılmaz atandı.
Ordu Valisi Ali Kaban camilerdeki pisuvarların kaldırılmasıyla ilgili talimatıyla ülke gündemine oturmuş, kendisi de bunu doğrulamıştı. Müftülük görevlileri ile yaptığı görüşmelerde dinen sakıncalı olduğunu beyan etmeleri üzerine pisuvarların kaldırması yönünde talimat verdiğini belirten Vali Kaban yaptığı açıklamada; ayakta ihtiyaç gidermenin dinen sakıncalı olduğunu kaydetmişti.
Camilerin tuvaletlerinin temiz tutulması yönünde çalışmaları olduğunu da belirten Vali Kaban, "Özellikle yol üstündeki camilerdeki tuvaletler çok kötü. Ben belki 8 ay önce talimat vermiştim. Dedim ki, 'Buraları düzeltelim, özelikle yaşlı ve ihtiyaç sahibi ayakta duramayan insanımız için her tuvalette bir oturaklı tuvalet olsun.' Hem ayakta duramayan insanımız da var onlar da istifade ediyor. Hem temiz olsun. Çünkü çok çirkin ve kötü manzaralar var burada. Hatta Bacanak köyünü ziyaret ettiğimde oradaki çok temizdi, ona da takdirname verdim" diye konuşmuştu.
Pisuvarların kaldırılması konusunun tamamen temizlik, hijyen ve dini sakıncadan kaynaklandığını dile getiren Vali Kaban, "Arkadaşlarımızla konuşmalarımızda, 'Ayakta ihtiyaç gidermek bizim dinimize uygun değildir' dediler. Ben de bunun üzerine, "Kaldırın" dedim. Yani senin itikadına ters bir şeyi kendi şeyine koyuyorsun. Böyle saçma bir şey olmaz. Sadece camilerin kendi sistematiği içerisinde oldu. Tuvaletlerimiz temiz olmak zorunda. Pırıl pırıl olmalı. Bu yükümlülüğü getiriyorum. Çünkü çok kötü bir
durumdaydı. Çevreye saygı hassasiyet dediğimiz şeyle aynıdır. Burası da çevredir. Burası en güzel olması gereken yer" şeklinde konuşmuştu.