Son Güncelleme: Salı 15.09.2009
'Babamın öldürüldüğü yerde oğlum okula gidemez'
12 Eylül'ün işkenceleriyle ünlü Diyarbakır Cezaevi'nin yerine okul düşünülüyor. Yazar Altan Tan'ın, babasının acımasızca öldürüldüğü cezaevine bakışı çok net: "Dedesinin işkence gördüğü yerde oğlum hangi psikolojiyle ders görecek? İyi ki hayvanat bahçesi veya sirk yapmayı düşünmüyorlar"
ZULÜMDE EŞİTLERDİ
- PKK 1980'den önce bütün işadamlarından zorla haraç alıyordu. Babamların da Kurtalan'daki şantiyesini basıyorlar ve oradaki şantiye şefi can korkusuyla şirketin parasını onlara veriyor. 12 Eylül'den sonra o PKK'lı yakalandı, itirafçı oldu ve kimden ne para almışsa, bunları haraç olarak değil, yardım olarak aldıklarını iddia etti. Bunun üzerine şirketin büyük ortağı Felat Cemiloğlu ve ardından diğer ortak olan babam gözaltına alındı. 45 gün sonra işkenceler sonucu öldürüldü. Vefat ettiği zaman 49 yaşındaydı.
- Babam bir demokrattı. Ticaret lisesi mezunu, gençliğinde Risale-i Nur okumuş, Diyarbakır'da ve Batman'da gazetecilik yapmıştı. Necip Fazıl Kısakürek'in Büyük Doğu ekolünü benimseyen bir entelektüeldi ama son yıllarda ticari faaliyetlere ağırlık vermeye başlamıştı.
- Ölüm başlı başına bir travma, ama ölümün şekli çok daha acı vericiydi. Babamın cenazesini ölümünden üç gün sonra alabildik. O gün bizden çok daha etkili aileler bile cenazelerini alamıyorlardı. Tabutlar asker gözetiminde gece karanlığında defnediliyordu. Cenazeyi tekrar yıkadık ve işkence izlerini gözlerimizle de gördük.
- Babamın cenazesine otopsiyi yapan doktorlar namuslu bir rapor düzenlemişti, biz de işkence davası açtık. Ancak olaya şahit olan 150 kişiden zorla alınan ifadelerde, "Bilmiyorum, görmedim, hastaydı," şeklinde ifadeler alındı. Ama içlerinden Cizreli Selim Dindar ile Gercüşlü Mehmet Emin Kardeş hayatlarını riske atarak ilk mahkemede babamın işkenceyle öldürüldüğünü açıkladılar. Ve Gümüşhane nüfusuna kayıtlı 'Gestapo Adnan' adıyla maruf, Adnan Gündüz adında bir gardiyan er altı yıl sekiz ay hapse mahkum edildi. Bu Diyarbakır Sıkıyönetim Mahkemeleri tarihinde bir ilkti.
- Felat Cemiloğlu'yla ölene kadar konuşmadım. Ama yine de rahmet diliyorum kendisine. Yaşadıklarını anlamaya çalışıyorum. Mahkemelere bir kardeşim ve dedemin haricinde hiçbir akrabamız da gelmeye cesaret edemedi.
- Devlet özür dilemeyene kadar, kendisini düzeltmeyene kadar, demokratik bir cumhuriyet haline gelmeyene kadar kızgınım. Zaten sisteme kızgın olmayanın, sistemi değiştirmek için mücadele etmeyenin onur ve şerefi yoktur.
MUHATAP HALKTIR
- Müze de yapılabilir veya yolu oradan geçmiş mağdur ve mazlumların anısına bir anıt da dikilebilir. Bunun da en kestirme yolu, halka sormaktır.
- Sadece Diyarbakır halkına değil, bütün Kürtlere ve orada yatan Türklere ve onların ailelerine de sormak lazım. Muhatap onlardır.
- Devletin okul yapacak başka bir yeri mi yok? Babamın öldürüldüğü yerde oğlumun okuması isteniyor. Dedesinin işkence gördüğü yerde oğlum hangi psikolojiyle ders görecek? Sivas'ta da yakılan 35 kişinin 'anısına' orayı kebapçı yaptılar. İyi ki Diyarbakır Cezaevi'ni de hayvanat bahçesi veya sirk yapmayı düşünmüyorlar. Okul yaparlarsa benim isim önerim şunlar: Esat Oktay Yıldıran İlköğretim Okulu ile Kemal Yamak Anadolu Lisesi.
EN SON HABERLER
- 1 Gözler Başkan Erdoğan ve Özgür Özel görüşmesinde! Gündem 'Yeni Anayasa' ve terörle mücadele
- 2 Başkan Erdoğan liderliğinde toplanan YİK sonrası açıklama
- 3 Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin A Haber'de: Öğretmen atamaları için tarih verdi
- 4 Türkiye’den “Filistin için adalet” adımı: Ankara, UAD’de soykırım davasına müdahil olacak
- 5 Bunlar mı işçi? İstanbul'da '1 Mayıs' provokasyonu! Polise taş ve sopalarla saldırdılar...
- 6 İstanbul Boğazı’nda hareketli anlar: Beykoz'da radar füzesi bulundu!
- 7 Son dakika: 1 Mayıs'ta 226 kişi gözaltına alındı, 28 güvenlik görevlisi hafif yaralandı
- 8 Halaylarla horonlarla 1 Mayıs
- 9 Taksim ısrarı kutlamalara gölge düşürdü
- 10 Başkan Erdoğan: İşçi ve emekçi kardeşlerime selam