Türkiye ile Ermenistan arasında diplomatik ilişkilerin kurulması ve sınırların açılmasını öngören protokolü SABAH'a değerlendiren Hrant Dink'in kardeşi Orhan Dink, "İçeriği, samimiyeti nedir bilmiyorum. Ancak çocuklarımız, geleceğimiz için çok önemli adımdır" dedi. Türkiye'de yıllarca Ermeni ve Türklerin kardeşçe bir arada yaşadığını belirten Dink sözlerini şöyle sürdürdü: "Nefretin kinin bir kenara bırakılarak sınırların açılması, iki kardeş halkın bir arada yaşamasını yıllarca dillendirdi ağabeyim. Bunları söylediği için bazı kesimlerden tehditler alıyordu. Fransa ile Almanya geçmişte ciddi sorunlar yaşadılar aralarında. Ama bugün AB'de birlikteler. Eğer Hrant Dink bugünü görseydi, göbek atardı. İmzalar kat edilmesi gereken yolda sadece bir durak. Ama önemli bir durak. Artık geri dönüş yok. Düşmanlığı sürdürmenin kimseye bir yararı olmadığı, milliyetçiliğin evrensel düzeyde geçer akçe olmadığı, toplumun nabzını elinde tutanlarca artık daha net görülebiliyor. Ağabeyim yıllarca bunun mücadelesini verdi. Tek amacı iki halkın çocuklarının geçmişte olduğu gibi kardeşçe yaşamasıydı. Bundan rahatsız olan kesimler, hep rahatsız etti onu. Ancak doğru bildiği yoldan asla vazgeçmedi."
'5 YIL ÖNCE BUGÜNÜ YAZDI'
Hrant Dink'in 1 Kasım 2004'te yazdığı ve bu günleri anlattığı yazısının çok önemli mesajlar içerdiğini söyleyen Orhan Dink, iki ülkenin daha demokratik ve daha açık hale gelmesinin süreci bir adım daha ileriye taşıyacağını söyledi. Hrant Dink Agos'taki yazısında şöyle demişti: "Benim tek isteğim canım Türkiyeli arkadaşlarımla ortak geçmişimi alabildiğine etraflıca ve de o tarihten hiç de husumet çıkarmamacasına özgürce konuşabilmek. Bunu bir gün tüm Türklerle Ermenilerin de kendi aralarında konuşabileceklerine yürekten inanıyorum. Özellikle de Türkiye ile Ermenistan'ın kendi aralarında da her bir şeyi rahatlıkla konuşabilecekleri ve düzeltebilecekleri, onlar konuşurken, benim ilgisiz üçüncülere dönüp, 'size de artık üç nokta düşer' diyeceğim günleri iple çekiyorum..."