Gül: Dönen herkes efendice gelip ailesine kavuşur

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, demokratik açılım sürecinin dönüm noktalarından birini oluşturan eve dönüşlerin ilk etabında ortaya çıkan rahatsız edici görüntüler için çarpıcı bir değerlendirme yaptı. Gül, Habur'daki girişte ve sonrasında yaşananlar üzerine, "O manzaralar, Türkiye kültürünün bir parçası değil. İthal, dışarının kültürü" dedi. 23 yıl aradan sonra Sırbistan'ın başkenti Belgrad'ı ziyaret eden ilk Cumhurbaşkanı olan Gül, Balkanlar'daki istikrardan, Bosna Hersek'in hassas durumuna, Türkiye-Sırbistan ilişkilerinden, ülke gündemine damgasını vuran milli birlik projesine kadar kapsamlı açıklamalarda bulundu. "Bu sene bu terör işinin bitmesi lazım" diyen Gül'ün satır başı mesajları şöyle:
İTHAL MANZARA: Habur'daki manzaralar, Türkiye kültürünün bir parçası değil. O manzaralar, o resimler, Türkiye'nin doğusunu batısını Diyarbakır'ı neresini alırsan al o resimler...Yok öyle bir Türkiye resmi. Yok bunlar. Bunlar aşırı ve tahrik edici. İthal. Dışarının kültürü. Doğuya da benzemiyor batıya da. Onun için herkesi rahatsız etti. O zaman insanın aklına şu geliyor. 'Bu işler hallolmasın' arzusu içinde olanların ölçüsüzlüğü. Bundan herkes ders alacaktır.
İŞLER UZAYINCA SIKINTI DOĞUYOR
EFENDİCE GELİN: Bu sene bu işlerin bitmesi lazım. Açık söylüyorum, yani bu terör işinin bitmesi lazım. Herkes efendice gelir ailesine kavuşur. Şu günkü hukukumuz buna fırsat veriyor. Gelir ailesine kavuşur. Dağdaki insan silahı bırakacak ki normalleşme olsun. Bu aysbergin bir altı bir de üstü var. Bunlar kendiliğinden olacak işler mi? Aysbergin altında elbetteki çok büyük çalışmalar var. Silahını bırakıp gelip evine, anasına babasına dönecek, normal hayata geçecek.
AÇILIMIN GELECEĞİ: ("Bu projeden vazgeçmek gibi bir durum söz konusu mu?" sorusuna) Bakılır her şeye... Uluslararası şartlar, her şey bugün artık bu işin bitmesi yönünde. Teröre ne bu bölgede ne de dünyada yer yok artık. Onun için bütün imkanları, bütün yolları aynı anda seferber etmek lazım. Yapılan şey bu. Hepsi aynı anda seferber edilecek. Tabii ki bunlar kolay işler değildir, zor işlerdir. Ama bu işler ne kadar çok uzarsa o kadar da sıkıntılı hale geliyor. O yüzden bu demek değildir ki yanlış işler olursa yanlışlara göz yumulacak.
ESKİ YUGOSLAVYA BENZETMESİNE TEPKİ: (Eski Yugoslavya'dan yedi devlet çıktı. Burada büyük bir kırılma yaşandı. Türkiye'de de milli birlik projesi konuşuluyor. Habur'daki olaylardan sonra açılıma mola mı verildi? sorusuna) Türkiye ile Yugoslavya çok farklı. Eski Yugoslavya zorla bir araya getirilmiş olan bir modeldi. Burası bizim öğrenciliğimiz zamanında Bağlantısızlar Grubu'nun lideri idi. Çok önemsenirdi. Böyle olmadığı görüldü. Büyük imparatorluklar birkaç asır sürüyor. Bunlar 30-40 yıl sürdü. Sırpları, Boşnakları, Hırvatları ayrı ayrı unsurlar. Bunlar Türkiye ile yan yana kullanılacak cümleler değil. Bunu kullananın siyasi ve tarih bilgisi noksandır. Bunlar birbirine benzemez.
ŞEHİTLERİN ACISI
TERÖRÜ KULLANDILAR: Türkiye'de yapılan bütün şey nedir? Terörü bitirmeye dönük çalışmalardır. Terörle mücadele sadece silahla olmuyor. Bunu herkes biliyor, dünya da biliyor. Bunu silahlı mücadele yapan komutanlar da biliyor. Terörle mücadelenin bütün yöntemleri aynı anda uygulanmalı. Daha önce söylediğim gibi bugünkü dünya konjonktürü çok büyük fırsat veriyor. Her zaman böyle olmayabilir. 3 sene önce böyle konuşamazdım. 3 sene önce bölgenin bütün şartları lehimize olmuyordu. Daha ileri gittiğimizde dostlarımız müttefiklerimiz de yeri geldi kullandılar. Yoksa bir terör örgütü kendi kaynağı ile mi büyüdü, bu kadar mesele oldu. Bu söylediklerimi siyasetçiler farklı farklı yerlere çektiler.
ŞEHİT AİLESİNİN ACISI: Bugün terörün dış destekleri her bakımdan kesilmek üzere. Mesele, şehit ailelerine yenilerinin eklenmemesi. Tabii ki şehit ailelerinin acısı çok büyük. Yani öyle herkes konuşuyor ama ateş düştüğü yeri yakmaya devam ediyor. Şehit ailelerini davet edip konuştum. İnsan onu görüyor. Ağzınızı açıp konuşamazsınız. Geçen Ramazan'da verdiğim iftarda yaptığım konuşmada, 'İnşallah gelecek sene vereceğim yemekte buraya çağıracağım size eklenmiş yeni insanlar olmaz' dedim. Yeri gelir bütün millet şehit olur, fedakârlık yapar, o ayrı bir mevzudur.
KAÇIRILAN FIRSATLAR: Vaktiyle bu tür fırsatlar yine çıkmıştı. 2003'teki kanun (pişmanlık) kadük çıktı. Daha iyi çıkacaktı. Komisyonda çok değiştirildi. Sonra çok işe yaramadı.
HEPİMİZ BİR GÜN GİDERİZ: Bu süreçte önemli olan netice. Hepimiz bu kadar yorulmuşuz. Türkiye'nin enerjisini alıyor. Devlet yorulmaz. Millet de yorulmaz. Ne olacak, ben giderim ötekisi gelir, aynı yerden devam eder. Genelkurmay Başkanı emekli olur, yerine diğeri gelir, görevi devam ettirir. Devlette yılmak, yıpranma söz konusu olmaz. Ama enerjinin daha iyi yere gitmesi gerektiği yerde, başka yere gidebilir. Daha çok şey söylememiz işleri aksatabilir.