Perşembe 29.04.2010
Son Güncelleme: Perşembe 29.04.2010

3 masumu bin lira için öldürdü

3 günde 3 kişiyi öldüren seri katil Hamdi Ayri, Bodrum'da yakalandı. Gasp ettiği cep telefonunu kendi adıyla satan ve kameralara takılan katil zanlısı, "Parasızdım onun için yaptım" dedi. Üzerinden 600 TL ve 200 euro çıktı

İzmir'de, bankacı Esra Yaşar ve üniversiteli Ayşe Selen Ayla ile 'Azra' takma adlı travesti Mustafa Has'ı başlarından tek kurşunla vurarak öldüren 27 yaşındaki seri katil Hamdi Ayri, Bodrum'da bir pansiyonda uyurken yakalandı. Polisin, bölgedeki güvenlik kameralarına takılan Hamdi Ayri'yi, ekip otosunu görünce yolunu değiştirmesinden şüphelenerek bulduğu anlaşıldı. Cinayetleri parasız kaldığı için işlediğini öne süren Hamdi Ayri, Bodrum'a da eski sevgilisini öldürmek için geldiğini iddia etti. Zanlının üzerinde bulunan tabancanın balistik incelemesi sonucu silahın 3 cinayette de kullanıldığı kesinleşti.

KAÇMASA ÖLECEKTİ
İzmir Balçova'da ailesiyle birlikte oturan 27 yaşındaki Hamdi Ayri, 24 Nisan gecesi saat 23.55'te, evine 100 metre mesafede bankacı Esra Yaşar'ı öldürdü, çantasını ve telefonunu gasp etti. Ertesi gece saat 23.15'te, yine aynı bölgede, üniversite öğrencisi Ayşe Selen Ayla'yı öldürüp çantasını aldı. Üçüncü gece sabaha karşı bu kez Konak'ta kurban aramaya başladı. Kemeraltı Çarşısı yakınlarında karşılaştığı travesti Kazım T.'yi, cinsel ilişkiye girme bahanesiyle bir ara sokağa çağırdı. Ancak Kazım T., Hamdi Ayri'nin hareketlerinden şüphelenerek kaçtı. Bu sırada otomobiliyle Kazım T.'nin yanından geçen "Azra" lakaplı travesti arkadaşı Mustafa Has, seri katilin bulunduğu sokağa girip aracını park etti ve müşteri beklemeye başladı. Has'ın yalnız olduğunu gören seri katil, otomobilin kapısını açtı ve Has'ı başına tek el ateş ederek öldürüp çantasıyla cep telefonlarını aldı. Polis, üçüncü cinayetin ardından Alsancak'tan başlayarak Fevzipaşa Bulvarı'na kadar bölgedeki 44 işyeri, banka ve kamu kurumunun güvenlik kamerası kayıtlarını tek tek inceledi. Polis, görüntülerde elinde siyah bir poşetle yürüyen bir kişinin, polis aracını görünce yolunu değiştirdiğini fark etti. Aynı kişinin 5 ayrı kameraya daha takıldığını gördü. Bunun üzerine şüphelinin en net görüntüsünden fotoğrafını basan polis, bölgedeki ikinci el cep telefonu alım satımı yapan dükkânlara gitti ve bu kişiyi görüp görmediklerini sordu. Dilara İletişim adlı işyerinin sahibi Nergis Oksay, fotoğraftaki kişinin aynı gün kendisine bir cep telefonu sattığını söyledi. Polis, telefonun hafızasında öldürülen travesti Mustafa Has'ın fotoğraflarını buldu. Seri katilin telefonu satarken adını Hamdi Hayri olarak yazdırdığını, kimlik fotokopisi veremediği için satıcının ısrarı üzerine çalıştığı eski lokantanın adresini verdiğini öğrendi.

BENZER İSİM YAZDIRMIŞ

Hemen adrese dayalı nüfus kayıt sisteminden benzer isimleri araştıran polis, ilk 2 cinayetin işlendiği mahallede Hamdi Ayri isimli birinin oturduğunu belirledi. Bu arada polis, seri katilin daha rahat hareket etmesi için zanlıya benzemeyen bir robot resim hazırlayıp dağıttı. Ardından, Hamdi Ayri'nin saat 23.00'da İzmir'den otobüse binip Bodrum'a gittiği anlaşıldı. Şube Müdürü Derya Kılıç, Cinayet Büro Amiri Levent Bilici ile bir komiser ile 4 polisten oluşan ekip, hemen Bodrum'a gitti. Hamdi Ayri'nin kaldığı pansiyona, sabaha karşı 05.45'te, Muğla Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı özel timle birlikte operasyon düzenlendi.

HABERLERİ KESİP SAKLAMIŞ

Polisler kapıyı kırarak girdikleri odada, uyuyan Hamdi Ayri'yi kıskıvrak yakaladı. Zanlının, cinayetlerle ilgili gazete kupürlerini de biriktirdiği belirlendi. Bodrum'da ve İzmir'de garsonluk yapan Hamdi Ayri, ilk ifadesinde, kurbanları tanımadığını ve cinayetleri parasız kaldığı için işlediğini, öldürdüğü 3 kişinin üzerlerinde ne bulduysa aldığını söyledi. İfadesinde "Cinayet işlemeye başladıktan sonra ya yakalanacaktım ya da vurmaya devam edecektim" dediği belirtilen katil zanlısının, "Bodrum'da 3 yıl önce tanıştığım G.G. ile sevgili olduk. Ama uyuşturucuya alıştırıp paramı yedi ve sonra da kovdu. O yüzden kadınlara güvenim kalmadı. Bodrum'a onu öldürmeye geldim. Daha sonra da burada bir iş bulup çalışmak istiyordum. Ama yakalandığım iyi oldu" dediği ileri sürüldü. Hamdi Ayri'nin odasında cinayetlerde kullandığı 7.65 milimetrelik tabanca, biri silahın ağzında 21 mermi, bir biber gazı, bir sahte ehliyet, bir sahte kimlik, ilk iki kurbanın cep telefonları ve ziynet eşyaları ile üzerinde de 600 TL ile 200 Euro bulunduğu açıklandı. Ayri'nin cinayet silahını Bodrum'daki bir lokantadan çaldığı anlaşıldı. Polis, savcılıktan aldığı izinle, seri katilin Balçova'daki evinde de arama yaparak, 3 kardeşini gözaltına aldı. İzmir'de 3 gecede 3 kişi öldüren Ayri'nin Mardin'den 1991 yılında ailesiyle birlikte İzmir'e göç ettiği belirlendi. Bölgede yaşanan terör olayları nedeniyle Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Akarsu beldesinden göç eden Ayri'nin psikolojik rahatsızlığı olduğu önü sürüldü. Yakınları, Ayri'yi akrabaları olarak kabul etmediklerini söyledi.

40 SAAT UYKUSUZ TAKİP

Cinayetlerin ardından oluşturulan 40 kişilik uzman ekibin, 40 saati aşkın süreyi uykusuz geçirdiği öğrenildi. Bu sürede bini aşkın kişinin ifadesine başvuruldu, cezaevinden çıkan ya da ruh ve sinir hastalıkları hastanelerinde profile uygun kişiler tarandı. Uzman ekibe 350 kişilik polis desteği de sağlandı. İzmir Valisi Cahit Kıraç, zanlının yakalanmasında en büyük etkenin, çaldığı cep telefonunu satması olduğunu söyledi. Kıraç, 40'a yakın güvenlik kamerası görüntüsü taradıklarını, balistik incelemede de 3 cinayetin aynı silahla işlendiğini belirlediklerini kaydetti. İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz da, görgü tanığı bulunmadığı için zanlının kendisini rahat hissetmesi için hayali bir robot resmi çizip dağıttıklarını anlattı. Seri katil operasyonunu; Ankara'da Gasp Büro Amiri olarak görev yaparken, kasklı operacı sapığı yakalayan ve Ercüment Yılmaz'ın Emniyet Müdürü olmasıyla birlikte Cinayet Büro Amiri olarak İzmir'e atanan Levent Bilici yürüttü. Emniyet Amiri Bilici, İzmir'e geldikten sonra, 4 ayda, 11 faili meçhul cinayeti de çözdü. İşadamı Sezai Rahmi Özden cinayeti, Suna Vural cinayeti, Kumru Aslanboğa cinayeti, Altındağ'da toprağa gömülü bulunan Mehmet Özer Fevzi Aluç cinayetleri Bilici'nin aydınlattığı olaylar arasında.

BABADAN EMNİYET'E SİTEM
İlk kurban Esra Yaşar'ın ailesi, katilin yakalandığını öğrenince kızlarının mezarına koşarak gözyaşları içinde "Katilin yakalandı" dedi. Anne Türkan Yaşar, "Fidanımı bir kör kurşuna vereyim diye büyütmedim. Üç can alıp yürekleri yakan bu caniyi cezaevine atmak yetmez. Bunun bir caydırıcılığı yok. İdam cezasının yeniden gelmesi için gerekirse referandum yapılsın" dedi. Kızının peynirli helvayı çok sevdiğini söyleyen anne, mezarın üzerine bir paket helva bırakarak, "Kızım bak sen bunu çok severdin" diye konuştu. Katilin yakalanmasının acılarını bir nebze olsun hafiflettiğini ifade eden abla Tuğba Yaşar, kardeşinin mezarına kapaklanırken, amca Mehmet Yaşar da adaletin bir an önce yerine getirilmesi gerektiğini kaydetti. Baba İsmet Yaşar ise adaletin yerini bulacağından emin olduklarını belirterek, "Ancak olay sonrası emniyet mensupları beni ve ailemi çok incitti. İfademizin alındığı masanın yanındaki diğer masadaki memurların gülerek birbirleriyle şakalaşmasından çok rahatsız oldum" dedi.
"EN AĞIR CEZA VERİLSİN"
İkinci kurban olan kızları Ayşe Selin Ayla'yı (22) önceki gün toprağa veren aile, katilin yakalandığını öğrenince, acılarının bir nebze olsun hafiflediğini söyledi. Baba Sertel Ayla, "Hayattaki tek varlığımız, en değerlimizi elimizden alan acımasız katilin yakalanmış olması bir nebze de olsa acımızı hafifletti. Türk adaletine olan güvenimiz tam. Gereken en ağır cezanın verilmesini ve affedilmemesini istiyoruz" dedi. Baba Ayla, katili kısa sürede yakalayan İzmir polisine de teşekkür ettiğini belirtti ve "Biz yandık, başka aileler yanmasın" diye konuştu. Baba, idam cezasının tekrar getirilmesi ve silah satışlarının zorlaştırılması için hükümetin gereken önlemleri almasını da istedi.

BU GÖRÜNTÜ YAKALATTI
Katili fotoğrafından teşhis ederek yakalanmasını sağlayan Dilara İletişim'in sahibi Nergis Oksay, "Bizi Allah korudu. Deli numarasıyla tahliye olur da gelir diye korkuyorum" dedi

Fatih ŞENDİL-Alp ARBAK-İhsan TUNÇOĞLU-Metin HARIKÇI-M. Ali BULUN-Hasan AY / SABAH

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.