Kutsal toprakta kaçak hacılar

Hac ibadeti için dünyanın birçok ülkesinden kaçak olarak Suudi Arabistan'a giren on binlerce kişi arasında Türklerin sayısı da hayli yüksek. Yatacak yerleri olmadığı için Kâbe çevresinde yerlerde, köşelerde yatan, beslenen farklı ülke hacıları var. Türk kaçakların durumu ise daha da vahim. Hac mevsiminde pahalılık ya da kontenjan engeline takılmak istemeyen yurttaşlarımız Umre turları düzenleyen özel şirketler aracılığıyla, daha ramazan ayından Mekke'ye geliyor. Bu kişiler geri dönüş biletlerini yakıp, gizlice ve aylarca Hac mevsimin başlamasını hem de "perişan hallerde" bekliyor.
CEZASI BÜYÜK
Yakalanmamayı başarıp hapisten, para ve sınırdışı edilme cezalarından kurtulsalar dahi kaçak hacıların sıkıntısı yine de bitmiyor. Tek çareleri karayoluyla ülkeye dönmek olan kaçak hacıları otobüsler de almıyor. Çünkü Suudi yetkililer kaçak hacı adayı gelişini yok etmek için Türkiye'den hac mevsiminde gelen bütün otobüs şoförlerinden karayolu ile kaçak hacı götürmeyeceklerine dair imza alıyor. Kaçak hacı taşıyan otobüs şoförlerine 10 bin riyalden 100 bin riyale kadar para cezası ve 6 aydan 2 yıla kadar da hapis cezası alabilecekleri uyarısı yapıyor. Türkiye'nin Mekke Başkonsolosu Salih Mutlu Şen, Türk gazetecileri ziyaret edip, sonuçları 'insan ziyanlığına' yol açan bu durumu açıkladı ve şunları söyledi: "Ramazan ayından sonra kaçak olarak ülkede kalanlar polise yakalanmamak için sığındıkları yerden dışarıya çıkamıyor. Bu nedenle de bir nevi yarı hapis hayatı başlıyor. Yakalanan kaçaklara ve bunların ülkeye girişine neden olan şirketlere sert cezalar uygulanması korkuları daha da artırıyor ve durum insanlık dramlarına dönüşüyor." Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu ise konuya ilişkin olarak; "Kaçak hacılarımızın çektiği sıkıntılar aldıkları manevi hazzı gölgede bırakıyor. Bu tür organizasyonları Suudlular gibi biz de hoş karşılamıyoruz. Umre'ye gelip hac yapanlar gelemeyenlerin hakkını da ihlal ediyor" diyerek vatandaşları uyarıyor. Hac pazarı yaklaşık 150 milyon dolar. Bu yıl 100 bin kişilik kontenjanın yüzde 40'ı özel seyahat şirketlerine verildi. Bu şirketlerden bazılarının yaptığı akıllara seza sahtekârlık ve dolandırıcılıklar var. Örnek olarak bazı acentaların "standart kontenjan doldu" diyerek hacı adaylarını yüksek fiyatlı (3 bin Euro) lüks gruplara zorlamasını verebilirim.

TAKSİ ÜCRETLERİ 10 KAT ARTTI
Dünyanın dörtbir yanından yaklaşık 3 milyona yakın hacı adayının akın ettiği Mekke'de taksiler kalabalığa zor yetişince ücretler de zamlanıyor. Harem- i Şerif'e taksiyle 5 Riyal'a (2 lira) gidilen mesafeler talebin artması sonucu 50 Riyal'a kadar çıktı. Hacı adayları da taksi şoförleriyle pazarlıkta. Taksi şoförleri, tek yolcu alma yerine araçlarını dolduruyor. Ücretler, gidilecek mesafeye göre kişi başı 5-10 Riyal'a kadar ücretlendiriliyor. Harem-i Şerif'e gitmek isteyen hacı adaylarına tahsis edilen servis otobüslerinin Kabe yakınına kadar gitmesine izin verilmiyor. Suudi Arabistan polisi, Mesfele ve Mahbes tünelleri girişinde oluşturduğu güvenlik şeridinde, servislerin geçişlerini engelliyor. Sadece taksilerin ve özel otomobillerin geçişine izin verilen tünel girişlerinde trafikte sıkışma yaşanmaya başlandı. Hacı adaylarının çoğunluğu, yürüyerek Kabe'ye gidip gelmeyi tercih ediyor.