Son Güncelleme: Cumartesi 04.12.2010
Askeri yargıdan sivil karar
AYİM'ın dün akşam açıklanan gerekçeli kararında "İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının gerçekleşmediği kanaatine varıldığı" belirtildi. Karar 4'e karşı 6 oyla alındı.
"BALYOZ DAVASI SANIKLARI"
10 askeri yargıcın bulunduğu Daireler Kurulu'nda, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nun, "haklarında 5 yıl ve üstü hapis istemli ceza davası bulunan askeri personelin ilgili bakanlıklarca açığa alınabileceklerini" düzenleyen 65'inci maddesi tartışıldı. Üyelerden 6'sı, davacıların (üç general) İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılmış bulunan Balyoz davasının sanıkları olduğunda kuşku bulunmadığını, bu davada da sanıklar için TCK'nın ilgili maddelerine göre ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edildiğini belirtti. Çoğunluktaki bu 6 üyenin, "Bu durumda ilgili bakanlıkların açığa alma işlemlerinde hukuka açıkça aykırılık bulunmamaktadır. Davalı bakanlıklar, Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu'nun 65'inci maddesinde kendilerine tanınan takdir yetkisini yerinde kullanılmıştır" değerlendirmesini yaptığı öğrenildi.
"HUKUKA AYKIRI DEĞİL"
Kurul'da bazı üyeler, 65'inci maddenin ilgili bakanlıklara tanıdığı yetkinin mutlak olmadığını bu nedenle en azından açığa alma işlemini gerçekleştiren Milli Savunma ve İçişleri bakanlıklarının savunmaları alınıncaya kadar yürütmenin durdurulması gerektiğini savundular. Böylelikle karar 4'e karşı 6 oyla alındı. AYİM'den akşam saatlerinde açıklanan, üç generalin açığa alınma işleminin yürütmesinin durdurulması isteminin reddine ilişkin gerekçeli kararda, "İdari işlemin uygulanması halinde telafisi güç zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının gerçekleşmediği kanaatine varıldığı" bildirildi. "Somut olayda, tedbir mahiyetindeki açığa çıkartılma işleminin uygulanmasının davacıya verebileceği zararın telafisinin güç veya imkansız olmadığı" vurgulanan AYİM gerekçesinde, "Dava konusu işlemin yetkili makam tarafından tesis edildiği; davacı hakkında beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren bir suçtan kamu davası açılmış olduğu göz önüne alındığında, davacının açığa çıkartılabilmesi için 926 Sayılı Kanun'un 65/1-a maddesinde belirtilen objektif nedenin hukuken mevcut olduğu ifade edilerek, diğer bir anlatımla yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için kanunun aradığı idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması olgusunun da somut davada gerçekleşmediğinin değerlendirildiği" belirtildi.
EN SON HABERLER
- 1 TBMM Başkanı Kurtulmuş, Meksika'daki Atatürk Anıtı'nı ziyaret etti
- 2 CHP'de toplu istifa depremi
- 3 TBMM Genel Kurulunda 4 uluslararası anlaşma kabul edildi
- 4 Bayraktar AKINCI TİHA'dan bir başarı daha: Hareketli ve sabit deniz hedefi atışları tam isabet
- 5 CHP'li Akdoğan'ın Müslümanları hedef alan sözlerine AK Partili Usta'dan tepki: Bu Siyonizm ağzıdır
- 6 Türkiye ile Kuveyt arasında 6 kritik anlaşma birden! Es-Sabah'a Devlet Nişanı tevcih edildi
- 7 SON DAKİKA | Dışişleri'nden İsrail'e Refah uyarısı: Tüm dünyayı etkiler
- 8 Yargıtay’da başkanlık çıkmazı... Seçimlerde 33 tur geride kaldı
- 9 AK Parti İstanbul Gençlik Kolları ve üniversite öğrencileri Filistin’e destek için yürüdü
- 10 İZSU’da 40 kişi işten çıkarıldı