Başbakan'dan bir müjde daha

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Esenler'de katıldığı toplu açılış töreninde konuştu.
Erdoğan "Milli eğitimde yeni bir projenin müjdesini vereyim, artık kara tahtayı kaldırıp akıllı tahtayı getiriyoruz. Bunun yanında artık herkesin eline elektronik kitap vereceğiz. Aynı IPAD gibi elektronik kitap verilecek. Bunun çalışmalarına başladık. Kısa zamanda bunu bitireceğiz" dedi.
KILIÇDAROĞLU'NA CEVAP
Muhalefetin yaptığı en iyi iş küfür etmek diyen Başbakan Erdoğan, kendisine yönelik Zonguldak mitinginde yaptığı konuşma nedeniyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na "Kılıçdaroğlu, benim senin annene saygım var" dedi.
Cahil ile dost olma: İlim bilmez, irfan bilmez, söz bilmez; üzülürsün….
Saygısızla dost olma: Usul bilmez, adap bilmez, sınır bilmez; üzülürsün.
Aç gözlü ile dost olma: İkram bilmez, kural bilmez, doymak bilmez; üzülürsün,
Görgüsüzle dost olma: Yol bilmez, yordam bilmez, kural bilmez; üzülürsün.
Kibirliyle dost olma: Hal bilmez, ahval bilmez, gönül bilmez; üzülürsün.
Ukalayla dost olma: Çok konuşur, boş konuşur, kem konuşur; üzülürsün.
Namertle dost olma: Mertlik bilmez, yürek bilmez, dost bilmez; üzülürsün.
— İlim bil, irfan bil, söz bil.
— İkram bil, kural bil, doyum bil.
— Usul bil, adap bil, sınır bil.
— Yol bil, yordam bil.
— Hal bil, ahval bil, gönül bil.
— Çok konuşma, boş konuşma, kem konuşma.
— Mert ol, yürekli ol.
— Kimsenin umudunu kırma.
Sen seni bil; ömrünce bu yeter sana.
"ÇOK DAHA BÜYÜK HAYALLER KURDUK"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün açıkladığı projeye ilişkin, ''Azimle, gayretle çalışır, bu büyük projeyi, bu çılgın projeyi İstanbul'a ve ülkemize evvelallah kazandırırız. Bundan kimsenin bir endişesi olmasın'' dedi.
Erdoğan, Esenler'de İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile Esenler Belediyesinin hizmet ve yatırımlarının toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, bugün İstanbul'da yapılan basın toplantısıyla, İstanbul için düşündükleri, planladıkları, detaylarını çalışmaya başladıkları çok büyük bir projeyi kamuoyuna ve halka açıkladıklarını anımsattı.
''Karadeniz'den Marmara'ya uzanan, Avrupa yakasında bir kanal açıyoruz. Boğaz trafiğini bu kanala aktararak, hem İstanbul Boğazı'na yeniden bir canlılık veriyor, hem de İstanbul'a ikinci bir boğaz kazandırıyoruz'' diyen Erdoğan, dünyanın en büyük projelerinden birini, dünyada eşi, örneği, emsali nadir olan bir eseri böylece İstanbul'a ve Türkiye'ye kazandıracaklarını söyledi.
Erdoğan, sadece projenin şekillenmesinde, etüt çalışmalarında yüzlerce mühendis, mimar, jeolog, arkeolog ve biyoloğun görev alacağını dile getirerek, şehir planlamacıları, hukukçular, dış politika uzmanları ve sosyologların önümüzdeki dönemde bu büyük proje üzerinde çalışacaklarını ve tüm ayrıntılarını, tüm boyutlarını belirleyeceklerini kaydetti.
İş merkezleri, kongre salonları, oteller, konutlarla dünyanın en modern, en güzel şehirlerinden, semtlerinden birinin yine İstanbul'da olacağını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Allah'ın izniyle yaparız. Azimle, gayretle çalışır, bu büyük projeyi, bu çılgın projeyi İstanbul'a ve ülkemize evvelallah kazandırırız. Bundan kimsenin bir endişesi olmasın. Bir endişe var mı? Bizim hayallerimiz var, bizim çok büyük hayallerimiz var. 8,5 yıldır bu hayalleri gerçeğe dönüştürmenin mücadelesini veriyoruz. Çok şükür nice hayali de bu süre içinde gerçeğe dönüştürdük, dönüştürüyoruz. Bugün de İstanbul için bir düş, bir hayal kuruyoruz. Bu hayalin gerçekleşebileceğine bazıları yürekten inanmıyordu, 'Yok canım, olur mu böyle bir şey?' diyorlardı, ama biz şimdi adımını atıyoruz ve seçimin ardından iki yıl sürecek çalışma sonrası inşallah kazmayı da vuracağız. Biz, millet olarak, ülke olarak tarihte çok büyük işler yaptık. Biz gemilerini karadan yürüten bir ecdadın torunlarıyız. Öyleyse biz bunları başarırız. Bu millet tarihte 'Olmaz' denilenleri başardı. 'Yapılamaz' denilenleri yaptık, 'ulaşılamaz' denilenlere ulaştık, hayalleri, umutları Allah'ın izniyle gerçeğe dönüştürdük. Tarihte nice milletler, bizim bittiğimize, tükendiğimize, artık ayağa kalkamayacağımıza inandılar, ama bu millet onların hepsini şaşırttı, bu millet tarihinde küllerinden doğdu, doğmaya da devam ediyoruz. Gür bir şekilde doğrulduk ve ileri atıldık.''
Başbakan Erdoğan, Çanakkale'de yazılan destanın bu milletin ruhunu, Kurtuluş Savaşı zaferinin bu milletin azmini, Türkiye Cumhuriyeti'nin ise bu milletin gayretini yansıttığını vurgulayarak, ''Bize küçük düşünmek asla yakışmaz sevgili kardeşlerim. Biz büyük düşünüyoruz büyük. Bu millete büyük düşünmek yakışır, büyük düşünmeye devam edeceğiz. 8,5 yıldır çok büyük hayaller kurduk'' şeklinde konuştu.
DÜNYANIN 10 BÜYÜK ÜLKESİ ARASINA İNŞALLAH HEP BİRLİKTE GİRECEĞİZ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''2023'e giderken bir taraftan Türkiye'yi büyütecek, ekonomiyi güçlendirecek, huzuru, istikrarı daha da sağlamlaştıracak, kardeşliği perçinleyecek ve dünyanın 10 büyük ülkesi arasına inşallah hep birlikte gireceğiz'' dedi.
Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Esenler Belediyesinin hizmet ve yatırımlarının toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde kentte su bulunmadığını, İstanbul'u CHP belediyesinden devraldıklarını söyledi.
''Suyu nereden bulacaksın?' denildiğinde biz çalıştık, gayret ettik, didindik ve ne oldu, 180 kilometreden Istranca Dağları'ndan dağları deldik, tüneller açtık ve o bölgede 7 tane baraj ve gölet yaptık'' diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Istranca Dağları'nın sularını 180 kilometreden Terkos'a taşıdık. Öbür tarafta Sakarya'yı aldık, Melen'i getirdik Yeşilçay'a, Şile'ye ve oradaki barajlarımıza taşıdık. Benden önceki CHP'li belediye başkanı, bir gün baktım bir televizyonda, 'Erdoğan su problemini nasıl halletti?' diye kendisine sorduklarında verdiği cevap çok ilginçti; 'Ne yapayım, onun yukarıdakiyle arası iyi'.
Tabii biz, onun, bunu hangi niyetle söylediğini biliyoruz, ancak kudret sahibi olan Allah'ın mekanı yoktur, o her yerde vardır, sadece yukarıda değil, her yerde... Bunu da hatırlatmak lazım. '15 bin kilometre bölünmüş yol yapacağız' dedik, bu ana muhalefet dedi ki 'Yapamazsınız, nasıl yapacaksınız? Çünkü bu ülkede 79 senede 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı. Biz 8.5 yılda 13 bin 600 kilometreyi bitirdik. Şimdi yeni bir 15 bin kilometreyi hedefliyoruz. 2023'te bitecek. '500 bin konut' dedik, 'nasıl yapacaksınız?' dediler. Şu anda 490 bin konutun inşaatı devam ediyor, 350 binini sahiplerine teslim ettik.''
''ENFLASYONU YÜZDE 30'DAN YÜZDE 4'E İNDİRDİK''
'Enflasyonu düşüreceğiz' dediklerinde, muhalefetin bunun hayal olduğunu söylediğini ifade eden Erdoğan, ''Çünkü geldiğimizde neydi enflasyon? Yüzde 30. Şimdi enflasyon ne oldu? Yüzde 4. Enflasyon canavarını, yüzde 30'dan 4'e biz indirdik. Kim vardı bizden önce iktidarda biliyorsunuz. MHP, DSP, ANAP. Onların iktidarından devraldık'' diye konuştu.
Paradan sıfır atacaklarını söylediklerinde muhalefetin, 'atamazsınız' dediğini belirten Erdoğan, şunları kaydetti:
''Niye? 'Enflasyon patlar' dediler. Attık mı sıfırları, attık. Paramızı mahvettiler, bunlar milliyetçi falan değil. Olsa, paramızın değerini kaybeder miydiler? Paramızı pul ettiler, bizi 5 cente muhtaç ettiler. Akşam yatıp, sabah kalktılar, birin yanına bir sıfır koydular. Altı tane sıfır... Eskiden zengin kime denirdi biliyor musunuz? Milyonere. Ama o hale getirdiler ki bir liraya tuvalete gidilirken, 1-2 milyona tuvalete gider hale geldik. Attık 6 tane sıfırı, tuvalete 1 lirayla gidiyoruz. Olay bu kadar basit. Enflasyon patladı mı? Hayır, çatladı. 30'dan 4'e düştü. Dolar biz geldiğimizde neredeydi, şimdi nerede? Mesele bu ve bir lira bir doların karşısında şimdi bir buçuk.''
SAĞLIK YATIRIMLARI
Başbakan Erdoğan, bütün hastaneleri birleştireceklerini, koordine edeceklerini söylediklerini hatırlatarak, ''Ne dediler? 'Hadi canım sen de' dediler. Hatta SSK ile ilgili karşımıza dikildiler, 'SSK hastaneleri işçilerin' dediler. Biz dedik ki 'Olur olur, bal gibi olur...' Oldu mu kardeşim? Oldu. Devlet hastaneleri, SSK, PTT hastanesi birleşti mi? Birleşti. Şimdi Esenler'de oturan Ayşe abla, sen istediğin hastaneye gidebiliyor musun? Özel hastaneye gidebiliyor musun? Mesele bu'' diye konuştu.
Ana muhalefet partisi CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eski SSK Genel Müdürü olduğunu anımsatan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Bunu biliyorsunuz değil mi? SSK'yı nasıl batırdığını da biliyor musunuz? SSK'nın nasıl açık verdiğini biliyor musunuz? Ondan önce herhangi bir şey yoktu SSK'da. O devraldı, SSK her yıl açık vermeye başladı ve her yıl arttı. Artık en sonunda dayanılmaz oldu. 'Hadi git' dediler ve gönderdiler. Ondan sonra nereye geldi, sayın Ecevit'e geldi. Merhum Ecevit'ten adaylık istedi. Merhum Ecevit adaylığını veto etti, kabul etmedi. Sene 1999... Benim vatandaşım onun SSK Genel Müdürlüğü döneminde hastanedeki eczane kuyruğunda bekliyordu, ilacını tam alamıyordu. O zaman genel müdür olarak benim vatandaşımın ilacını bile veremeyen sayın Kemal Efendi, şimdi kalkmış aile yardımından bahsediyor. Senin o bahsettiğin yardımlar, bir defa bizim kitabımızda yok. Bizim kitabımızda aile desteği var. Biz milletimizi yardıma değil, desteğe layık görüyoruz, farkımız bu ve bu desteği veriyoruz. Ne zamandan beri? Geldiğimizden beri. Her alanda veriyoruz.''
Her hastanenin herkese açık olduğunu ifade eden Erdoğan, ''Zengin hangi hastaneye gidiyorsa, benim çoban Ahmetim de o hastaneye gidebilir'' dedi.
Şu anda 18 ayrı noktada helikopter ambulansların ihtiyacı olan vatandaşları, bulunduğu yerden alabildiğini belirten Erdoğan, jet ambulans uçakların da vatandaşların hizmetinde olduğunu söyledi.
Vatandaşların eskiden kızaklarla taşındığını hatırlatan Erdoğan, ''Bakıyorsun şimdi paletli ambulanslar gidiyor, alıyor, indiriyor. Hatta benim hamile kardeşim eğer birkaç gün önceden şehre inmek isterse müracaatını yapıyor, birkaç gün önceden şehirde Bakanlık tarafından misafir ediliyor, doğumunu yapıyor, doğumdan sonra ne zaman isterse köyüne gönderiliyor. Neden? 'Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi/Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi'. Çünkü bir sağlıklı nefese, benim ecdadım devleti feda etmiş. Biz de o yoldan gidiyoruz, devleti feda ediyoruz. Onun için elimizden geleni yapacağız ve biz bu ülkede nice hayalleri gerçekleştirdik. Şimdi istediğin eczaneden ilacını alıyor musun mesele bu. Nerelerden nerelere geldik. Türkiye'nin dört bir yanında milletin kurduğu nice hayalleri somut hale getirdik'' şeklinde konuştu.
''ÇILGIN PROJEYİ 2023'E KADAR BİTİRECEĞİZ''
Türkiye ve İstanbul için büyük hayaller kurduklarını ve bunları gerçeğe dönüştürmek için kolları sıvadıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''İstanbul için bu çılgın projeyi de inşallah 2023'e kadar bitireceğiz. Şu andaki hesabımız 10 yıl, bunu daha aşağı çekebiliriz. Proje çalışmalarından sonra süresini inşallah netleştireceğiz. 2023'e giderken bir taraftan Türkiye'yi büyütecek, ekonomiyi güçlendirecek, huzuru, istikrarı daha da sağlamlaştıracak, kardeşliğimizi perçinleyecek ve dünyanın 10 büyük ülkesi arasına inşallah hep birlikte gireceğiz.
Türkiye'yi büyütürken tek tek şehirlerimizi de büyüteceğiz, marka haline getireceğiz. Kendilerine ait hiçbir hayali olmayanlar, sizinkileri de göremezler. Ülke için, millet için hiçbir hayali olmayanlar, hiçbir hedefi olmayanlar, bizim hayallerimizi, bizim hedeflerimizi de görmüyor, göremiyorlar. Muhalefetin şu anda ne ile uğraştığını görüyorsunuz değil mi? 8.5 yıldır karşımıza tek bir hayal koyamadılar. Tek bir projeyle, planla, hedefle çıkamadılar. Ayakları yere basan bir tek öneri bize sunmadılar. Milletin derdine derman olacak bir tek tavsiye, yol gösterici, yapıcı tek bir eleştiriyi cümle haline getirip, bizim önümüze koyamadılar.''