Cumartesi 30.06.2012 00:00
Son Güncelleme: Cumartesi 30.06.2012 20:57

Kılıçdaroğlu'na 'sıçan' yanıtı

AK Parti Ankara Kongresi, Ankara 19 Mayıs Stadı'nda yapılıyor. Başbakan Erdoğan AK Parti kongresine katılan vatandaşlara hitap etti. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları...

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''CHP'nin genel başkanı bir haftadır bir söz öğrenmiş her yerde onu tekrarlıyor, neymiş 'Sıçan geçer yol olur.' Sayın Kılıçdaroğlu, merak etme biz sizin gibi, fareden korkmayız, biz fare korkusuyla uykusuz kalmayız. Üstelik bu ülkenin aslanları var, o farelere, o kemirgenlere de haddini bildirir. Bir kere bizim dış politikamızı eleştirecek en son kişi CHP Genel Başkanı'dır'' dedi.
CHP yönetimi için dış politikanın ürkeklik olduğunu ifade eden Erdoğan, ''CHP yönetimi için dış politika çekingenliktir. CHP yönetimi için dış politika hiçbir şeye karışmadan yerinde oturmaktır. Eğer gerekirse CHP dönemlerinde Türkiye'de nasıl acziyet içinde bir dış politika izlendiğini de belgeleriyle ortaya koyarız'' diye konuştu.
Erdoğan, 19 Mayıs Stadyumu'nda düzenlenen AK Parti Ankara İl Başkanlığı'nın il kongresinde, Ankara il teşkilatına bugüne kadar ortaya koyduğu samimi gayretleri, bu büyük mücadeleye verdikleri emekleri dolayısıyla şükranlarını sundu.
Ankara'nın 3 Kasım 2002 seçimlerinde yüzde 38 oy oranıyla AK Parti'ye destek verdiğini belirten Erdoğan, Ankara'nın 22 Temmuz 2007 seçimlerinde yüzde 47,5, 12 Haziran 2012 seçimlerinde ise yüzde 49 oy oranıyla AK Parti'yi desteklediğini söyledi.
Seçimlerde başarı elde eden parti teşkilatının her bir mensubuna, bakanlara, milletvekillerine, büyükşehir belediye başkanına, il kadın kollarına, il gençlik kollarına teşekkür eden Erdoğan, ''Yola çıkarken bir şey söyledik, 'uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece' dedik ve hakikaten şu ana kadar yoğun bir yolculuğu sürdürdük. 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarını hep birlikte taradık, dolaştık, kucaklaştık ve bunun neticesini de gördük'' diye konuştu.
''Milletime şükranlarımı sunuyorum''
Başbakan Erdoğan, Ankara'nın bugüne kadar çeşitli siyasi partilerin il kongrelerine, büyük kongrelerine şahit olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:
''Partiler hemen şurada, yanı başımızda Atatürk Spor Salonu'nda büyük kongrelerini yaptı, yine yanı başımızda Selim Sırrı Tarcan Spor Salonu'nda demokrasi tarihimiz boyunca partiler kongreler yaptı. Demokrasi tarihimiz boyunca Ankara bugüne kadar böyle bir il kongresine şahit olmadı. AK Parti, konferans salonlarına sığmıyor. AK Parti, spor salonlarına sığmıyor. AK Parti, artık 10 binlerce kişilik stadyumlara sığmıyor. Bizi böyle bir sevdaya mazhar ettiği için Rabbime binlerce, milyonlarca kez hamd ediyorum. Bizi böyle bir aşkla, böyle bir samimiyetle kucaklayan milletimize yürekten şükranlarımızı sunuyorum.''
Erdoğan, AK Parti il kongrelerinin 11 Mart 2012'de Bartın'da başladığını anımsatarak, Ankara'da 78. il kongresini gerçekleştirdiklerini söyledi. İl kongrelerinin 79'uncusunu yarın Kayseri'de yapacaklarını belirten Erdoğan, 14 Temmuz'da Kocaeli'de olacaklarını, 15 Temmuz'da Eskişehir'de kongre gerçekleştirerek bu süreci tamamlayacaklarını ve böylece büyük kongrenin hazırlıklarına başlayacaklarını bildirdi.
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin umudu AK Parti'nin, ülkenin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini en sağlam, en güçlü şekilde muhafaza eden bir parti olduğunu vurguladı.
AK Parti'nin kuruluşundan bugüne 11 yıl, iktidarı devraldıkları günden bugüne ise 9,5 yıl geçtiğini anımsatan Erdoğan, ''Bu teşkilatta yorgunluk yok, bıkkınlık yok. Bu teşkilatta bezginlik, bitkinlik, yıpranma yok. İlk günkü kadar heyecanlıyız, coşkuluyuz. Türkiye'yi büyütmek konusunda ilk günkü kadar azimliyiz, kararlıyız'' diye konuştu.
''Böyle bir başkent içine kapanamaz''
Ankara'nın barışın, dostluğun, kardeşliğin, dayanışmanın, uzlaşmanın, hoşgörünün başkenti olduğunu ifade eden Erdoğan, Ankara'nın hukuka, uluslararası hukuka, her ülkenin iç işlerine saygılı, her ülkenin toprak bütünlüğüne saygılı bir başkent olduğunu söyledi.
Erdoğan, şöyle konuştu:
''Ankara'da Meclis, Gazi Mustafa Kemal'in öncülüğünde 23 Nisan 1920'de Hacı Bayram Camii'nde kılınan cuma namazının ardından, dualarla, mevlitlerle açıldı. Ankara, milletimizle birlikte sınırlarımızın ötesinde çok geniş bir coğrafyanın hayır duaları üzerine inşa edilmiş bir başkenttir. Ama işte bu Ankara aynı zamanda İstiklal Savaşımızı idare etmiş, bu toprakları işgal etmek isteyen gafillere gereken cevabı en sert şekilde vermiş bir şehirdir. İstanbul, İzmir işgal edildiğinde, Ankara'dan top sesleri, düşmanın top sesleri duyulmaya başlandığında Pakistan halkı meydanlara toplandı, bizim için dualar etti. Filistin bizim için dua etti. Irak, Mısır, Afganistan, Bosna Hersek bizim için dua etti. Ben de bugün, cumhurbaşkanlığı yeminini yapan Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'yi buradan tebrik ediyorum, başarılar diliyorum. İnşallah oradaki bu seçim de Mısır'ın birliğine, beraberliğine ve başarılarla dolu bir geleceğine vesile olur.''
''Arjantin'den kardeşlerimiz aralarında para toplayıp bize gönderdi. İşte böyle bir başkent içine kapanamaz. Dostlarına, kardeşlerine sırtını asla dönemez'' diyen Erdoğan, Filistin'de zulüm varken Ankara'nın susmayacağını, Ankara'nın Somali'nin yoksulluğuna sessiz, tepkisiz kalmayacağını, kalamayacağını belirtti.
Erdoğan, ''Suriye'de masum bebekler, masum çocuklar, suçsuz, günahsız kadınlar, insanlık dışı yöntemlerle katledilirken Ankara duymazlıktan, görmezlikten gelmez, gelemez. Bu ülkeyi, bu başkenti içine kapatırsak, dostlarla, kardeşlerimizle aramıza duvarlar koyarsak Gazi Mustafa Kemal'e, Sakarya şehitlerine, Dumlupınar şehitlerine mahcup oluruz.''
''Korkaklar zafer abidesi dikemezler''
1940'lı yıllarda Gazi Mustafa Kemal'in ardından bu CHP'nin Ankara'yı içine kapattığını belirten Erdoğan, Ankara'nın yalnız, kimsesiz, sessiz, tepkisiz bir başkent haline geldiğini söyledi. Ankara'nın doğuya, batıya, kuzeye, güneye sırtını döndüğünü dile getiren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Ankara o dönemlerde bırakın dünyadaki sorunları yanı başındaki sorunlara bile kayıtsız kaldı. Bu CHP'nin baskı rejimi altında Ankara gündemi belirlenen bir başkent haline geldi. Bırakın dünyayı, bırakın komşularımızı, Ankara hemen yanı başındaki Kırıkkale'nin, Çankırı'nın, Eskişehir'in, Bolu'nun, Konya'nın bile sesini duyamaz hale geldi.
Şimdi CHP'nin genel başkanı çıkıyor, her zaman olduğu gibi kendi ülkesini savunmak yerine, kendi ülkesini suçlayan dış politikayı eleştiren bir yaklaşım sergiliyor. Bir haftadır bir söz öğrenmiş, her yerde onu tekrarlıyor, neymiş 'Sıçan geçer yol olur.' Sayın Kılıçdaroğlu, merak etme biz sizin gibi, fareden korkmayız, biz fare korkusuyla uykusuz kalmayız. Üstelik bu ülkenin aslanları var, o farelere, o kemirgenlere de haddini bildirir. Bir kere bizim dış politikamızı eleştirecek en son kişi CHP Genel Başkanı'dır. CHP yönetimi için dış politika ürkekliktir. CHP yönetimi için dış politika çekingenliktir. CHP yönetimi için dış politika hiçbir şeye karışmadan yerinde oturmaktır. Eğer gerekirse CHP dönemlerinde Türkiye'de nasıl acziyet içinde bir dış politika izlendiğini de belgeleriyle ortaya koyarız.''
Erdoğan, CHP'nin yıllarca ''Yurtta Sulh, Cihanda Sulh'' sözünü yanlış anladığını belirterek, ''Bu sözün ardına sığınıp her meseleye mesafeli durdular. Yıllarca Türk dünyasına açılamadılar. Ortadoğuyla konuşamadılar, batıya seslerini çıkaramadılar. Korkaklar zafer abidesi dikemezler. Ürkek dış politikayla ekonomi büyümez, Türkiye büyüyemez. Bugün artık CHP'nin içine kapattığı bir Türkiye yok. Bugün artık CHP'nin içine kapattığı bir Ankara yok. Bugün artık Ankara bir dünya başkenti. Bugün Ankara sözü dinlenen, sözünün ağırlığı olan, itibarlı, saygın, iddiaları olan, hedefleri olan bir dünya başkenti. Bugün Ankara gündemi belirlenen değil, gündem belirleyen bir başkent, öyle bir noktadayız'' diye konuştu.

"Türkiye'den rahatsız olanlar var"
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Şu anda dünyada savunma sanayinde öne çıkan, dikkati çeken iddia sahibi bir Türkiye var, bir Ankara var. İşte böyle bir Türkiye, böyle bir Ankara, hem çevremizde hem dünyada birilerini, bazı çevreleri rahatsız ediyor. Ekonomisiyle güçlü Türkiye'den rahatsız olanlar var'' dedi.
Erdoğan, 19 Mayıs Stadyumu'nda düzenlenen AK Parti Ankara İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye ekonomisinin 2002 yılından bu yana gösterdiği gelişmeye dikkati çekti.
Türkiye'nin 2002 yılında 230 milyar dolar olan milli gelirinin bugün 3 kat artarak 772 milyar dolara yükseldiğini belirten Erdoğan, 2023'teki hedeflerinin ise 2 trilyon dolar olduğunu söyledi.
Kişi başı milli gelirin, 2002'de 3 bin 500 dolar olduğunu, 2011 yılı sonu itibarıyla ise 10 bin 444 dolara çıkardıkları rakamın 2023 yılında 25 bin dolar olacağını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
''2002'de ihracat neydi, 36 milyar dolar. Bugüne kadar 3 kattan fazla artırdık. Son 2011, 135 milyar dolar. Geçen ay sonu itibarıyla 140 milyar dolara ulaştık. 2023 hedefimiz, 500 milyar dolar ihracata ulaşacağız. Dış ticaret hacmi 2002'de 88 milyar dolar, şimdi 376 milyar dolar. 2023'te inşallah hedef 1 trilyon dolar dış ticaret hacmine ulaşacağız. İktidarı kimden aldık, MHP'den, DSP'den, ANAP'tan aldık ve IMF'ye olan borcumuz neydi, 23,5 milyar dolardı. Bakın gazetelerde, kavgalar oluyor son günlerde, '40 milyar dolar, IMF'den borç aldınız' diyorlar, bu parayı nerede kullandınız? Bize devrederken, 23,5 milyar dolarla devrettiler. Ama şimdi bizim IMF'ye olan borcumuz ne, 1,7 milyar dolar. Nereden nereye. Merkez Bankası'nın kasasında ne vardı? 27 milyar dolar. Peki şimdi Merkez Bankası'nın kasasında döviz rezervimiz ne? 94 milyar dolar. Hedefimiz, yıl sonu itibarıyla, inşallah 100 milyar dolara ulaşmak. Böyle güçlü bir yapımız olmamış olsa zaten bu adımları atmakta da zorlanırız. Türkiye'yi sağlık altyapısıyla, ulaştırma, turizm, enerji altyapısıyla, dünyanın modern bir ülkesi, parmakla gösterilen ülkesi haline, refah, huzur, güvenlik ülkesi konumuna inşallah getireceğiz. Bir dünya başkenti konumuna yükselttiğimiz Ankara'yı, sözü daha fazla dinlenen, daha itibarlı, daha güçlü, görüşleri dikkatle izlenen başkent konumuna yükselteceğiz.''
''Teröristlerle mücadeleyi kendi helikopterlerimizle yapacağız''
Kurtuluş Savaşı hazırlıklarına Ankara'da başlandığında, askeri olarak çok büyük yoksulluklar yaşandığına, top, tüfek, mermi sıkıntısı çekildiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:
''Kahraman kadınlarımız, sırtlarında, kağnılarda bebeklerini soğuğa kurban vererek, çamur içinde ordumuza cephane taşıyordu. Bugün nereye geldik biliyor musunuz? Çarşamba günü, Ankara'nın Kazan ilçesindeydim. TUSAŞ'ta çok önemli bir törene iştirak ettik. Önce, orada kendi imal ettiğimiz Türk mühendislerin, Türk teknisyenlerin, Ankara'da imal ettiği insansız hava uçaklarımızı inceledik ve insansız hava aracı olarak önce şöyle bir ANKA'yı izledik. Kendi uçağımız ANKA uçuşunu yaptı, onu gördük. Hamd olsun, bugünü de gördük. Ardından yine kendi mühendislerimizin, kendi teknisyenlerimizin, kendi şirketlerimizde ürettiğimiz ATAK savaş helikopterinin oradaki manevrasını gördük. İnşallah gelecekte terörizmle, teröristlerle mücadeleyi kendi helikopterlerimizle yapacağız. Her türlü hareketi yapabilen ve motoru çok güçlü olan ATAK helikopterlerimizi, Göktürk Gözlem Uydumuzu inceledik. Hemen arkasında HÜRKUŞ uçağımızın, onun da tanıtımını yaptık. HÜRKUŞ isminde bu uçağımızın da tanıtımını yapmak suretiyle adımını attık. İşte nerelerden, nerelere geldik.''
''Karanlık senaryoların tamamını aşar geçeriz''
''Şu anda kendi piyade tüfeğini, kendi gemisini, kendi uçağını, topunu, helikopterini, roketlerini imal eden bir Türkiye var'' diyen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Şu anda dünyada, savunma sanayinde öne çıkan, dikkati çeken iddia sahibi bir Türkiye var, bir Ankara var. İşte böyle bir Türkiye, böyle bir Ankara hem çevremizde hem dünyada birilerini, bazı çevreleri rahatsız ediyor. Ekonomisiyle güçlü Türkiye'den rahatsız olanlar var. Savunma sanayisiyle güçlü Türkiye'den rahatsız olanlar var. 2023 hedeflerine kararlıkla ilerleyen Türkiye'den rahatsız olanlar var. Dış politikasıyla aktif bir Türkiye'den rahatsız olanlar var. İşte bu rahatsızlıktan dolayı belli ülkeler, belli çevreler terör örgütünü besliyor, büyütüyor ve üzerimize gönderiyor. İşte bu rahatsızlıktan dolayı kukla diktatörleri kışkırtıp üzerimize gönderiyorlar. Biz bunları Allah'ın izniyle aşarız. Bunlar problem değil. Biz bu karanlık senaryoların tamamını aşar geçeriz. Terör örgütlerine, teröre yataklık yapan çevrelere Türkiye haddini, hududunu bildirecek güce sahiptir.
Bakın dün Erzurum'da da söyledim. Terör örgütü hem Türkiye'ye hem de Kürt kardeşlerimize nasıl bir ihanet, nasıl bir hıyanet içinde olduğunu açıkça ispat etmiştir. Terör örgütü, belli çevrelerin içinde bir maşa olduğunu, bir taşeron olduğunu artık açıkça göstermiştir. Allah'ın izniyle, milletimizin desteğiyle hem bu terör örgütüne hem de onu elinde maşa olarak tutan çevrelere karşı bir tek adım geri atmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu son saldırıların ardından benim Kürt kardeşlerim de terör örgütünün nasıl bir maşa olduğunu gördüler ve anladılar. Türkiye düşmanı, birlik düşmanı, Kürt kardeşlerimin aleni düşmanı olan bu örgüte de ona ihale veren çevrelere de ona göz yuman, ona müsamaha gösteren çevrelere de Türkiye gerekeni yapmaya kararlı bir şekilde devam edecek.''
Ankara için tasarlanan projeler
Başbakan Erdoğan, ''Geçen yıl 25 Mayıs'ta, Ankara için tasarlanan dev projelerden bahsettiğini'' anımsatarak, bu doğrultuda Ankara'yı savunma sanayinin merkezi yapacaklarını belirterek, ''Radar Tasarım ve Üretim Merkezi'ni, inşallah Gölbaşı'nda kuruyoruz'' dedi.
Erdoğan, Ankara'da ayrıca 300 bin metrekare kapalı alana sahip adalet sarayı projesiyle ilgili somut adımlar attıklarını, Etlik'te 3 bin 500, Bilkent'te ise 3 bin 600 yataklı şehir hastanesi yaptıklarını ve başkentin beşinci devlet üniversitesi olan Yıldırım Beyazıt Üniversitesi için de Esenboğa beldesinde 3 bin dönüm araziyi kampüs alanı olarak tahsis ettiklerini bildirdi.
Ankara'da uluslararası standartlarda bir fuar merkezi inşa edeceklerini, hayvanat bahçesi ve ''Tema Park'' projesi için Atatürk Orman Çiftliği'nde 2 milyon 100 bin metrekare alanın Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne tahsis edildiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Geçen yıl 25 Mayıs'ta sizlere bir müjde vermiştim, Ankara-Niğde, Ankara-İzmir, Ankara-Samsun arasında 3 tane otoyol inşa edeceğiz ve karayolları noktasında Ankara'yı merkezi konuma getireceğiz. Söz verdiğimiz bu otoyol projerimizle ilgili somut adımlar atılmış durumda. Ankara metrolarının yapım çalışmaları, Ulaştırma Bakanlığımız tarafından hızla devam ettiriliyor. Kızılay-Çayyolu metro hattını ve Batıkent-Sincan-Törekent hattını 2013 yılı sonunda, Tandoğan-Keçiören metro hattını da 2014 yılında tamamlayıp hizmete açacağız. Şehir içinde demiryolu çalışmalarımız devam ediyor. Keçiören ile İstanbul Bulvarı arasında 3 geliş, 3 gidiş yönlü olarak projelendirilen tünelin altyapı çalışmaları devam ediyor. İnşallah 2 yıl içinde bitirmeyi hedefliyoruz.''
Erdoğan, Ankara'da tüm bu inşaatlar nedeniyle trafikte bazı sıkıntılar yaşandığına da değinerek, vatandaşlardan mümkün olduğunca özel araçlarını değil toplu taşıma araçlarını kullanmalarını istedi.
Kuzey Ankara Protokol Yolu Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde 8 bin hak sahibine bu yıl başında konutlarını teslim ettiklerini anımsatan Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediyesi aracılığıyla yapılan Güneykent Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında konut inşaatlarına başladıklarını, Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde inşa edilen konutların ilk kısmını teslim ettiklerini belirtti.
Başbakan Erdoğan, yapılan 4 yeni ihaleyle hak sahiplerine teslim edilecek daire sayısının 2014 yılına kadar 5 bini bulacağını belirterek, ''Dikmen Vadisi dördüncü ve beşinci etaplarına da bu yıl içinde başlıyoruz. Daha birçok yatırımlarla Ankara değişiyor, değişmeye devam ediyor'' diye konuştu.
Erdoğan, Ankara'ya ayrıca çok daha büyük ve modern bir şekilde stat yapılacağını, bununla ilgili gerekli talimatı Gençlik ve Spor Bakanlığı'na verdiğini bildirdi.
AK Parti Ankara İl Başkanı Murat Alparslan
AK Parti Ankara İl Başkanı Murat Alparslan da ''Millete tepeden bakanlar bizi anlayamaz. Biz milletin kendisiyiz. Biz hor görmek değil, hor görülenlere sahip çıkmak için çalışmaya devam edeceğiz. Hedefimiz yeniden büyük Türkiye'yi inşa etmektir. Amacımız sevgiyi ve kardeşliği bin yıldır olduğu gibi bu topraklar üzerinde pekiştirmektir'' dedi.
Bugün 10 yıl öncesine göre çok farklı bir Türkiye'de yaşanıldığını vurgulayan Alparslan, ''10 yıl önce konuşulması hayal bile edilemeyen şeylerin konuşulduğu bir Türkiye var. Uluslararası arenada itibarlı bir Türkiye var'' diye konuştu.
Kongreden notlar
19 Mayıs Stadı'ndaki kongreye, Başbakan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Beşir Atalay ve Ali Babacan, AK Parti Genel Sekreteri Haluk İpek, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Zelkif Kazdal, Bülent Gedikli, Salih Kapusuz, Ekrem Erdem, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Güldal Akşit, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve milletvekilleri katıldı.
Başbakan Erdoğan'ın futbol oynadığı dönemde çekilmiş bir fotoğrafının yanında, ''Statlar Böyle Kaptan Görmedi'' yazılı pankart dikkati çekti.
Erdoğan'ın konuşması sırasında tribünde, Beşşar Esed'in fotoğrafının bulunduğu ve ''Bu Sana Son Uyarı; Oğlum Bak Git'' yazılı pankart açıldı.
Stadyumda ayrıca ''Büyük Usta Sıra Çankaya'da'' ve ''Biz Huzuruz, Güveniz, İstikrarız, Kardeşliğin Adresiyiz'' pankartları yer aldı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.