"Zirve" davası Hurşit Tolon'suz başladı

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, davaya, ikinci iddianameyle ''terör örgütü yöneticisi'' suçlamasıyla dahil edilen sanıklardan emekli orgeneral Hurşit Tolon gelmedi. Diğer sanıklar eski Malatya Jandarma Alay Komutanı emekli Albay Mehmet Ülger ve Binbaşı Haydar Yeşil'in yanı sıra astsubay Abdullah Atılgan, uzman çavuşlar Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Adem Gedik ve Adil Akçay, İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, Levent Ercan Gelegen, Aykut Saka, İlker Çınar, Emre Günaydın, Abuzer Yıldırım, Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Varol Bülent Aral ve Hüseyin Yelki duruşmada hazır bulundu.
Duruşmaya, müdahil avukatlar ve öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Susanne Geske de katıldı.
Bu arada, Terörle Mücadele Kanunu'nun 10. Maddesi ile görevli Cumhuriyet Savcısı İsmail Aksoy'un başka bir soruşturmada görevlendirildiği, Zirve Yayınevi davasına bakmayacağı öğrenildi.
İddianamenin 300 sayfalık özetinin okunmasına başlandı
Zirve Yayınevi cinayetleri davası 40. duruşmasında, mahkemece kabul edilen 762 sayfalık ikinci iddianamenin 300 sayfalık özetinin okunmasına başlandı.
Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, emekli orgeneral Hurşit Tolon dışındaki sanıklar avukatlarıyla birlikte hazır bulundu. Sanıklardan eski Malatya Jandarma Alay Komutanı Mehmet Ülger, binbaşı Haydar Yeşil, İnönü Üniversitesi öğretim görevlisi Ruhi Abat, muvazzaf askerler Murat Göktürk, Mehmet Çolak, Abdullah Atılgan, Adil Akçay, Adem Gedik ile Levent Ercan Gelegen ve Aykut Saka'nın kimlik tespitlerinin ardından Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, 762 sayfalık iddianamenin 300 sayfalık özetinin okunacağını belirtti.
Mahkeme Başkanı Kısa'dan söz alan tutuklu sanık Varol Bülent Aral, iddianamede yer alan suçlamaları kabul etmediğini, Yargıtay içtihatlarında ''hükümeti devirmeye teşebbüs''ün suç olmadığını, bu nedenle var olmayan bir suçtan ötürü savunma yapmanın da doğru olmayacağını ileri sürdü. Aral, ''Benzer iddialarla bir sürü general, subay, türlü iftiralara maruz kalmış, burada da subaylar kamu oyuna rezil edilmek istenmektedir. Bir general 40 yılda yetişiyor. 40 yıl önce İzmir'de vaaz veren bir imamın müritleri, 40 yıl sonra general olamayacaklarını anlayınca bu tür iftiralarda bulunuyorlar'' diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Kısa, savunmaların daha sonra alınacağını belirterek, Aral'ı uyardı.
İddianamede ''terör örgütü yöneticisi'' olmakla suçlanan Tolon'un sağlık sorunları nedeniyle 10 gün rapor aldığı ve bu nedenle tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden getirilmediği belirtildi.
Soruşturmada hem sanık hem de gizli tanık olarak yer alan İlker Çınar'ın da dilekçe göndererek, ''can güvenliği endişesiyle'' duruşmaya gelmediğini bildirdiği kaydedildi.
Olay

Malatya'da, 18 Nisan 2007'de, Zirve Yayınevi'nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel bıçaklanarak öldürülmüş, zanlılardan Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker ve Abuzer Yıldırım olay yerinde yakalanmıştı. Üçüncü katın penceresinden kaçmaya çalışırken düşerek yaralanan Emre Günaydın, İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezindeki tedavisinin ardından, diğer zanlılarla birlikte tutuklanmıştı. Günaydın'ın olaydan yaklaşık 2 yıl sonra cezaevinde Cumhuriyet Savcısına verdiği ifade doğrultusunda, olayı azmettirdiği gerekçesiyle Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı olduğu belirtilen Hüseyin Yelki de tutuklanmıştı.
Yelki, 22 Mayıs 2009, Aral ise 20 Ağustos 2009'daki duruşmalarda tahliye edilmiş, 15 Ekim 2010'daki 29'uncu celsede tanık olarak dinlenilen Erhan Özen'in ifadelerini de dikkate alan mahkeme heyeti, Aral'ın yeniden tutuklanmasına karar vermişti.
Savcı İsmail Aksoy'un davayla ilgili hazırladığı 762 sayfalık ikinci iddianamede, ''terör örgütü yöneticisi'' suçlamasıyla sanık olarak yer alan emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un, Genelkurmay Başkanlığı Genel Sekreterliği görevini yürüttüğü 1993 yılında, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde Türkiye Ulusal Stratejiler ve Harekat Dairesi (TUSHAD) isimli gizli bir yapılanmayı, Ergenekon terör örgütünün talimatları doğrultusunda, bu örgüte bağlı kurarak faaliyete geçirdiğinin belirlendiği ileri sürülmüştü.