Çarşamba 10.10.2012 00:00

Kimse seyirci kalmamızı beklemesin

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'nin Suriye konusundaki hassasiyeti, tamamen komşuluk hukukumuzdan, yüzyılları bulan kardeşlik bağlarımızdan, akrabalık ilişkilerimizden kaynaklanıyor'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Grand Cevahir Oteli'nde düzenlenen 28. İSEDAK Bakanlar Zirvesi'nin açılışında yaptığı konuşmada, Suriye'de yaşanan olayların bütün insanlığın, İslam dünyasının yüreğini yaralamaya devam ettiğini belirtti.
Olayların başladığı günden bugüne yaklaşık 30 bin kişinin hayatını kaybettiğini ifade eden Erdoğan, ''Biliyorsunuz baba Esed, Hama ve Humus'ta 30 bin kişiyi katletmişti. Oğul Esed, ''Benim babamın rekorunu kırmam lazım diyor' ve 30 binin üzerine çıkmanın gayreti, mücadelesi içinde. Uçaklarla bombalamak suretiyle kendi halkını ölüme, yokluğa doğru sevk ediyor'' dedi.
Suriye'den komşu ülkelere yaklaşık 250 bin kişinin sığındığını, Türkiye'ye sığınan 99 bin kişinin ise kamplarda misafir edildiğini anlatan Erdoğan, bu rakamın her geçen gün süratle arttığını, 2,5 milyon civarında kişinin, yerinden, yurdundan olduğunu ifade etti.
Şehirlerin, köylerin, İslam medeniyetinin en güzel örneği olan tarihi eserlerin yerle yeksan edildiğini dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Türkiye'nin Suriye konusundaki hassasiyeti, tamamen komşuluk hukukumuzdan, yüzyılları bulan kardeşlik bağlarımızdan, akrabalık ilişkilerimizden kaynaklanıyor. Suriye ile 910 kilometrelik bir sınıra sahibiz. Bu ülkede olan her olay tabii olarak Türkiye'yi etkiliyor, hepimizi yakından ilgilendiriyor. Bizim asla Suriye'nin iç işlerine müdahale etmek gibi bir niyetimiz yoktur. Suriye üzerinden asla çıkar hesabı gütmüyoruz. Suriye'ye bakışımız, jeopolitik dengelere dayalı değildir. Bizim tek amacımız; bölgede barışın, huzurun, istikrarın güçlü bir şekilde sağlanmasıdır. Bölgesel meselelerin çözümünün tek tek İslam ülkelerinin de huzuruna, refahına katkıda bulunacağına inanıyoruz.''

''ESED BİZE, HALKINA VE DÜNYAYA VERDİĞİ SÖZLERİ TUTMADI''


Başbakan Erdoğan, Afganistan'da, Irak'ta, Filistin'de, Arakan'da yaşanan olayların sadece bu ülkelerde kalmadığını, bütün bölgeyi hatta dünyanın etkileyen sonuçlar doğurduğunu ifade ederek, ''Suriye'de yaşanan olayların da elbette bölgede ve dünyada yansımaları olacaktır, nitekim oluyor. Türkiye geçtiğimiz yıllarda Suriye'yi en çok bağrına basan, her alanda yoğun ilişkiler kuran bir ülkedir. Olayların bugün geldiği nokta, Türkiye'nin eseri değildir. Tam tersine Suriye'yi bugüne getiren, ülkedeki mevcut yönetimdir ve onun yanlışlarıdır'' diye konuştu.
Daha önce olaylar olmadan, gelişmelerin seyrini görüp, Esed'i uyardıklarını dile getiren Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:
''Yapması gereken reformları hatırlattık. Kendisine her türlü yardımda bulunmanın sözünü verdik. Ama maalesef Esed yönetimi bizim ikazlarımızı dinlemedi, bize, halkına ve dünyaya verdiği sözleri tutmadı. Kimse bizden Suriye halkının meşru taleplerinin şiddet, baskı, zulüm yoluyla bastırılmasına seyirci kalmamızı bekleyemez. İşte şu anda 'muhalif güçlere tankla, topla saldırıyorum' diyerek, bizim topraklarımıza saldırma durumunda oluyor Suriye. Bunun neticesinde bir atım yapıldı, boş alana düştü ses çıkarmadık. İkinci oldu, ses çıkarmadık. Üçüncü oldu, yine boş arazi ses çıkarmadık. Sadece nota verdik. Dördüncüde yine ses çıkarmadık. Beşincide, altıncıda halkın hareketli olduğu meskun mahalle düştü, ölüm olmadı orada tekrar ağır bir nota verdik. Ama son olarak, 2 anne ile 3 çocuğu şehit oldu.
Artık bu, karşılıksız kalamazdı ve biz de buna misliyle ağır bir şekilde cevap verdik. Uluslararası toplumu, BM, NATO, Arap Birliği'ni bu konuda haberdar ettik. Sağ olsun hepsinden bu konuda olumlu açıklamalar geliyor. Uluslararası toplum, bölgemizdeki olaylar karşısında vicdanları derinden yaralayan, adalet duygusunu zedeleyen bir tutum içinde olabilir. Ama biz asla böyle bir duruma düşmedik ve düşmeyeceğiz. Hep birlikte de düşmemeliyiz. Mısır'da, Tunus'ta ve diğer İslam coğrafyasında nasıl bir tavır içinde olmuşsak, Suriye'de de aynı ilkeli duruşu Türkiye olarak sergiliyoruz. Suriye'de yaşanan olaylar karşısında, ahlakın, vicdanın, hukukun gerektirdiği duruşu göstermeye devam edeceğiz.''

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.