Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu'nun tutanakları, 8 Kasım'da İstanbul Dolmabahçe'de dinlenen eski Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ilginç açıklamalarını ortaya koydu. "27 Nisan asla ve kata muhtıra değildir" diyen Büyükanıt, Kuvvet Komutanlarının bildiriden haberi olmadığını vurguladı ve "Onları bu işin içine katmak istemedim. O zaman işin şekli, mahiyeti değişebilirdi" dedi. Büyükanıt, Başbakan Tayyip Erdoğan'la Dolmabahçe'deki görüşmesi konusunda ise"Devlet sırrıdır, değildir diye bir şey söyleyemem. Dolmabahçe konuşmaları sırdır, sır değildir; bunları kesinlikle kabul etmiyorum" dedi.
'ASLA VE KATA MUHTIRA DEĞİL'
27 Nisan bildirisini yayınladıktan sonra Başbakan Erdoğan'ın telefonuna çıkmadığı yönündeki iddialarla ilgili Büyükanıt, "Bir Genelkurmay Başkanı'nın bu lüksü olmaz" diye konuştu. Şemdin Sakık'ın şahitliğini "yadırgadığını" söyleyen Büyükanat"Küçük kardeşi Sırrı Sakık bile onunla irtibatı kesmiş durumda, selamı sabahı yok" ifadesini kullandı. Dört kez suikasta maruz kaldığını söyleyen Büyükanıt, "Hepsinde Allah yardım etti" dedi. Büyükanıt, 27 Nisan bildirisinin AK Parti'nin oylarını artırdığı iddiasıyla ilgili ise seçimlerde en doğru tahmini yapan araştırma şirketlerini çağırdığını belirterek "Bırakın nisanı, ocaktan ayından itibaren parti, oylarını artırmaya başlamış" diye konuştu. Balyoz davasında tanıklık yaptıktan sonra üç gün kendine gelemediğini, birlikte çalıştığı, tanıdığı insanların durumuna üzüldüğünü belirten Büyükanıt, İlker Başbuğ'la ilgili de "Benim ağzım şuna varmıyor yani bir Genelkurmay Başkanı terör örgütü lideri olamaz" ifadesini kullandı. Büyükanıt MGK Genel Sekreterliği'yle ilgili şunları söyledi: "MGK Genel Sekreterliğinin üç-dört seneden beri çıkarılan kanunlarla zaten eti budu kopmuş. Mesela, Türkiye'de psikolojik harekât yapacak bir kurum yok, devlet çapında yok. PKK bizden daha iyi psikolojik harekât yapıyor."