Balyoz darbesine by-pass engeli

Balyoz planı davasına ilişkin gerekçeli karar tamamlandı. İstanbul 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, geçen yıl 21 Eylül'de açıkladığı kararın gerekçelerini bin 431 sayfa olarak yazdı. Karar, kitap haline getirilerek 361 sanığa tebliğ edilecek. Gerekçeli kararda, darbe eyleminin eksik teşebbüs aşamasında kalmasının nedeni şöyle açıklandı: "Doğan, 1. Ordu Komutanlığı merkezli cunta oluşumunun lideri konumundaydı. 2003'te Doğan'ın kalp ameliyatı olması ve Ağustos 2003'te emekli edilmesi gibi nedenlerle cunta yapılanması, darbe harekâtını, ellerinde olmayan nedenlerle tamamlayamadı. Darbe sonrası iş başına getirilmesi planlanan Milli Mutabakat Hükümeti'nin dizayn edilmesi icra aşamasına geçildi ancak tamamlanamadı." İşte özetle gerekçeli karar:
"Balyoz Harekat Planı" Genelkurmay Başkanlığı ve Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nca öğrenildi. Eski Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt, seminer sonuç raporunu hukukçulara inceletti. Bu, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın "Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo"nun oynanmaması talimatı ve Büyükanıt'ın Doğan'ı bu konuda uyarmasıyla anlaşıldı.
Balyoz Harekat Planı'ndan haberdar olan 97 kişi, "Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo" başlığı altında gizli olarak Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nı müzakere etti. Seminere katılan ve bu plandan haberdar olmayanların seminere katılmaları suç oluşturmadı.
Korgeneral Şükrü Sarışık'ın 1. Ordu Plan seminerinde sarfettiği "İstanbul'un üzerine çökerim...Böyle bir halka karşı da acımasızca hareket etmek bizim görevimizdir" sözleri aktarıldı.
(Hilmi Özkök ile Aytaç Yalman dinlenmeyerek savunma hakkı kısıtlandı iddiası) Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve eski Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman, tanıklıklarının, toplanan deliller ışığında karara etkisi bulunmayacağı için dinlenmedi.
(Astın, emirleri yapmak zorunda kalması suç olabilir mi iddiası) Emri vermeye yetkili bir amirin, emri altındaki kişiye konusu suç teşkil eden bir konuda emri vermesi halinde de bu emir hukuka aykırı olacağından emri yerine getireni hukuki sorumluluktan kurtarmayacaktır.
Haklarında mahkûmiyet kararı verilen 325 sanığa 61 bin 559 lira yargılama gideri çıkarıldı.
Başbakanlık'a bağlı TÜBİTAK'tan bilirkişi atanamayacağını öne süren sanık ve avukatlarının yine Başbakanlık'a bağlı Genelkurmay'dan askeri bilirkişilerin hazırladığı raporları kabul etmesi çelişkili. Bu, iddiaları konusunda tutarsız olduklarını gösterdi. Çünkü askeri bilirkişiler muvazzaf olup Genelkurmay'a bağlı. Genelkurmay ise Başbakanlık'a bağlıdır. Cumhuriyet başsavcılığı ve askeri savcılıkça yaptırılan bilirkişi incelemeleri delillerin değerlendirilmesi açısından yeterli.

'TÜM DİJİTAL BELGELER GERÇEK'
Gerekçeli kararda belgelerin sonradan oluşturuldu iddiasıyla ilgili olarak ise şu ifadelere yer verildi: "Gazeteci Mehmet Baransu tarafından teslim edilen yazılı belgeler ile asıllarının Genelkurmay Başkanlığı tarafından askeri birimlerde asılları bulunduğu belirtilen taranmış belgelerin dijitaller içinde yer alması, delillerin doğruluğu konusunda sanıkların aksi yöndeki savunmalarını bertaraf ederek mahkemede tam bir kanaat oluşturmuştur. Mağduriyetlerine kısmen ya da tamamen hareketleri ile neden olan sanıklar, bu durumdan lehlerine sonuç çıkararak haklarının ihlal edildiğini iddia edemez. Hukuk dışı bir yapılanmada yazışmaların bir düzen ve intizam içinde olması, askeri yazışma ilkelerinin geçerli olması beklenemez. 2003'te yazılmış bir Word belgesi, yeni versiyon yüklü bir bilgisayarda açıldığında 2007'de yazılmış ve hazırlanmış gibi görünecektir. Bu durum tanık olarak dinlenen uzman bilirkişiler tarafından da doğrulandı. Gölcük Donanma Komutanlığı ve Eskişehir'de bir emekli albayın evinde ele geçirilen belgelerde, 2003'teki tarihlerin yer almasının zaman çelişkisi olmadığı, darbe planının sonraki yıllarda güncellendiğini ortaya koydu."
ORG. ÖZEL DARBEYE KARŞI
Dönemin Kara Harp Akademisi Komutanı olan Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in adının dönemin 1. Ordu İstihbarat Başkanlığı'nca hazırlandığı iddia edilen listede, darbe harekatına destek vermeyenler bölümünde yer aldığının belirtildiği kararda, Özel'i ikna için sanıklardan dönemin Harp Akademileri Komutan Yardımcısı olan Doğan Temel'in görevlendirildiği ifade edildi. Kararda darbeye karşı generallerin gözaltına alınıp tutuklanmasının mümkün olmayacağı iddiasıyla ilgili "27 Mayıs 1960 askeri darbesinde Genelkurmay Başkanı'nın evinden darp ve hakaretlerle gözaltına alınması örnektir" denildi.
EKSİK TEŞEBBÜSE 20 YIL CEZA
Çetin Doğan ile emekli Oramiral Özden Örnek ve emekli orgeneral Halil İbrahim Fırtına "Hükümeti ortadan kaldırmaya eksik teşebbüs"ten 20 yıl ceza almıştı. Emekli orgeneraller Şükrü Sarıışık, Bilgin Balanlı, Ergin Saygun ile emekli korgeneraller Engin Alan ve Nejat Bek'in de aralarında olduğu 78 kişiye ise 18 yıl ceza verilmişti.
BALYOZ SANIKLARI: GEREKÇE İÇERMEYEN GEREKÇELİ KARAR
Balyoz davası kapsamında Hadımköy Askeri Cezaevi'nde tutuklu bulunan Org. Bilgin Balanlı, Korg. Rıdvan Ulugüler, Korg. Turgut Atman, koramiraller Can Erenoğlu, Deniz Cora, tümgeneraller Gürbüz Kaya ve Halil Helvacıoğlu, avukatları aracılığıyla açıklama yaptı. Açıklamada mahkemenin gerekçeli kararı "gerekçe içermeyen gerekçeli karar"olarak nitelendirilerek şöyle denildi: "Mahkeme imzasız, yalan ve iftira ürünü dijital verileri delil kabul ederek karar verdi. İftiralara mazeret uydurulması amacıyla hazırlandığı anlaşılan bu gerekçeli karar aynı zamanda suçsuzluğumuzun ispatı niteliğindedir."