Salı 22.01.2013 00:00
Son Güncelleme: Salı 22.01.2013 17:04

"Şantaj" iddianamesi kabul edildi

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen ''gizli belge ve belge bulundurma'' soruşturmasında hazırlanan iddianame 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca ''fuhuş yaptırılan kadınlar aracılığıyla yüksek rütbeli askeri personelin uygunsuz görüntülerini çektikleri, bu görüntülerle şantaj yaparak bazı askeri bilgileri elde ettikleri'' iddia edilen suç örgütüne yönelik başlatılan soruşturmada iddianame, 15 gün önce tamamlanıp ilgili mahkemeye gönderilmişti.
Terörle Mücadele Kanunu (TMK) 10. maddesiyle görevli Cumhuriyet Savcısı Zafer Kılınç tarafından hazırlanan yaklaşık 2 bin sayfalık iddianame, İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
Soruşturma kapsamında bugüne kadar çoğunluğu emekli ve muvazzaf asker 93 kişi tutuklanmış, çok sayıda kişi tutuksuz yargılanmak üzere bırakılmıştı. Tutuklular arasında 1 travesti ve 19 kadın ile Marmaris'te marina işletmeciliği yapan bir iş adamı da bulunuyor.

İDDİANAMEDEN DETAYLAR

İzmir'deki ''gizli bilgi ve belge bulundurma'' iddianamesinde, suç örgütünün elinde, Türk Hava Kuvvetlerine ait uçakların düşürülmesi ve pilotların öldürülmesine ilişkin ''T-37 Uçağının önemli kısımları, nasıl ve hangi yollar kullanılarak düşürülebileceği ve bu planlarını uygulayabilecekleri personel isimlerinin yer aldığı'' belgenin bulunduğu kaydedildi.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nca ''fuhuş yaptırılan kadınlar aracılığıyla yüksek rütbeli askeri personelin uygunsuz görüntülerini çektikleri ve bunlarla şantaj yaparak bazı askeri bilgileri elde ettikleri'' iddia edilen suç örgütüne yönelik başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, özellikle TSK içerisindeki yapılanması sayesinde büyük bir güç ve çok geniş bir faaliyet alanına sahip bulunan suç örgütünün, bu amacına ulaşabilmek adına her türlü yola başvurduğu, hiçbir alanı boş bırakmadığı ifade edildi.
''Elde ettiği illegal güç sayesinde her geçen gün etki alanını ve hedeflerini genişleten suç örgütünün, adeta kamu kurumlarını bir ahtapot gibi sardığı''nın operasyon sürecinde ortaya çıktığının kaydedildiği iddianamede, suç örgütünün, hükümet, TSK, MİT dahil olmak üzere, hemen bütün kamu kurumları aleyhine faaliyetler yürüttüğünün anlaşıldığı belirtildi.
Pandora veri tabanı dışında, örgütün ele geçirilemeyen ''Kara Kutu'' adlı başka bir arşiv oluşturduğunun ve sahip olduğu bazı bilgi ve belgelerin şifrelerinin hala kırılamadığının anlatıldığı iddianamede, ''Buna rağmen, soruşturma sırasında ele geçirilen Pandora veri tabanı ile diğer veriler, çok büyük ve kapsamlı bir suç örgütü organizasyonunu ortaya koymaya yetecek düzeydedir. Şu ana kadar ortaya konulan yapı bile Türkiye Cumhuriyeti Devletinin başta silahlı kuvvetler olmak üzere diğer kurumlarıyla birlikte nasıl bir tehlike ve tehdit ile karşı karşıya kaldığını göstermesi açısından çok önemlidir. Suç örgütünün faaliyetleri Pandora veri tabanındaki veriler ile suç örgütünün yöneticilerinden Narin Korkmaz'da ele geçirilen harici hard disk içinde bulunan ajandadaki verilerde açıkça anlatılmaktadır'' denildi.

TÜRK SAVAŞ UÇAKLARINI ETKİSİZ HALE GETİRECEK BİLGİLER DEPOLADILAR

Bilgi ve belgeleri yurt içinde ve dışında belirlenen alıcılarına kuryeler aracılığıyla para karşılığı satıldığına ilişkin ''İş takip çizelgesi'' oluşturduğu tespit edilen örgütün, Türkiye'nin gireceği muhtemel bir savaş halinde, düşmanın işine yarayacak bilgileri topladığı ileri sürüldü.
İddianamede, şunlar ifade edildi:
''Türk savaş uçaklarının tüm imkan ve kabiliyetleri ile intikal bilgilerinin, bulunduğu yerlerin, pilotların uçuş kabiliyetlerinin, hangi dönemde hangi alanda ne kadar savaş uçağının kaldığının, kısacası Türk savaş uçaklarının savaş sırasında etkisiz hale getirilmesine ilişkin düşman devletin işine yarayacak tüm bilgilerin depolandığı ve bu bilgilerin ısrarla savaşa girildiğinde pazarlık pay ve değerinin çok yüksek olacağı vurgulanarak, bilgi ve belgeleri getiren kişilerin ödüllendirilmesine karar verildiği görülmüştür. Suç örgütü, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin olası bir savaşta kaybetmesi adına şimdiden hazırlık yapmaktadır.''
Soruşturma kapsamında ''Türk Hava Kuvvetlerine ait uçakların düşürülmesi ve pilotların öldürülmesine ilişkin 'T-37 Uçağının önemli kısımları, nasıl ve hangi yollar kullanılarak düşürülebileceği ve bu planlarını uygulayabilecekleri personel isimlerinin yer aldığı' belgenin ele geçirildiğinin ifade edildiği iddianamede, ayrıca ele geçirildiği belirtilen bazı belge örnekleri şöyle:
''9. Üs servis güzergahı ve bu güzergahta servis sırasında nöbet tutulan yerlerin ve nöbetçi askerlerin gösterildiği fotoğrafların yer aldığı belge, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde ve bu bölgedeki sınırlardaki Türk Silahlı Kuvvetlerine ait bölük seviyesinde üs bölgeleri, kol seviyesindeki üs bölgeleri, tank taburu, jandarma karakolları, yol kontrol noktaları ve hudut karakollarının yerlerinin tek tek belirlendiği kabartmalı harita, İHA'lara ait önemli bilgiler, Türkiye'nin savaşa girmesi halinde, 192 filonun Milas meydanına gitmesiyle ilgili her türlü sırrı içeren belge.''

''BÜLENT ARINÇ'IN ADIMINDAN HABERİMİZ OLUYOR''

Suç örgütünün hükümet aleyhine faaliyet yürüttüğü ifadesinin yer aldığı iddianamede, örgütün ''Pandora'' adı verilen veri tabanı içinde, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ile Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın ailelerine ilişkin bilgi toplandığı iddia edildi.
Yapılan çalışmalarda örgütün resmi kurumlardan belge sızdırarak maddi menfaat temin etmesinin yanı sıra mevcut Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve hükümet üyeleri hakkında da bilgi toplayarak hükümet aleyhine faaliyet yürüttüğü yönünde bilgiler elde edildiği bildirilen iddianamede, şu bilgilere yer verildi:
''Örgütün arşivi niteliğindeki Pandora veri tabanı içerisinde İ.A isimli şahıs hakkında 'Sayesinde Bülent Arınç'ın adımından haberimiz oluyor'', A.K. hakkında ise 'A.K. kaymakam, Bülent Arınç'ın ailesiyle ilgili değerli bilgiler getirdi' şeklinde bilgilerin yer aldığı tespit edilmiştir. Pandora veri tabanı içerisinde 'Ali Babacan'a ait bilgiler'' şeklinde not alınan ve 'bakan ve ailesi.xls' ismi verilmiş excel dosyası içeriğinde, 'Ali Babacan, Zeynep Ülkü Babacan, Mustafa Kerem Babacan, Fatma Dilara Babacan, Güner Babacan, Hilmi Babacan' isimli şahısların TC kimlik numarası, Baba adı, anne adı, doğum tarihi ve pasaport numarası bilgilerinin yer aldığı tespit edilmiştir.''

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.