Donanma komutanı istifa etti

Deniz Kuvvetleri'nde yaprak dökümü sürüyor. Bu kez Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın iki numaralı ismi Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner görevinden ayrıldı.
Edinilen bilgiye göre; Donanma Komutanı Nusret Güner, istifa kararını Çarşamba günü Ankara'ya giderek Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Murat Bilgel'e bildirdi. Oramiral Güner, ardından da emeklilik dilekçesini verdi. Murat Güner'in emeklilik talebi kabul edildi.
Kulislere yansıyan bilgilere göre; istifanın nedeni Murat Güner'in "Balyoz" davasındaki mahkumiyetler ve İzmir'de açılan casusluk davasına duyduğu tepki.
Oramiral Güner'in yakın çevresine "Arkadaşlarımız birer birer hapse atılıyor, elimizden hiç bir şey gelmiyor. Gelmediği gibi bir de buna yardım ediyoruz" dediği öne sürülmüştü.
Nusret Güner, emeklilik talebini ilk olarak Kasım ayında gündeme getirdi. Ancak Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Murat Bilgel, "Şu sıradaki bir istifa hepimizi zora sokar. Ocak ayı geçtikten sonra tekrar değerlendirirsin" diyerek dilekçeyi işleme koymadı.

DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANI OLACAKTI

Bu gelişme Deniz Kuvvetleri'ndeki komutanlık yapısını da alt üst etti. Nusret Güner, Ağustos ayında görev süresini doldurduğu için emekliye ayrılacak olan Oramiral Murat Bilgel'in yerine Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atanacaktı.

ORAMİRAL KALMADI

Bu durumda komutanlığa atanacak oramiral kalmadı. Ağustos ayındaki şurada ya Bilgel'in görev süresi uzatılacak ya da Kuzey Deniz Saha Komutanı Koramiral Bülent Bostanoğlu oramiral rütbesine terfi ettirilerek doğrudan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na atanacak. Donanma komutanlığının oramiral olan rütbesinin koramiralliğe indirilebileceği de konuşuluyor

CASUSLUK İDDİANAMESİNDE ADI GEÇİYOR

İzmir'deki ''gizli bilgi ve belge bulundurma'' soruşturması iddianamesinde, örgütün eylemlerinden dolayı müşteki ve mağdur olanlar arasında, Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner de yer alıyor.
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca ''fuhuş yaptırılan kadınlar aracılığıyla yüksek rütbeli askeri personelin uygunsuz görüntülerini çektikleri ve bunlarla şantaj yaparak bazı askeri bilgileri elde ettikleri'' iddia edilen suç örgütüne yönelik başlatılan soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, suç örgütünün, çoğunluğu muvazzaf subaylar olmak üzere devlet memurları, kaymakamlar ve MİT mensuplarının da aralarında olduğu çok sayıda kişi hakkında fişleme yaptığı iddiasına yer verildi.
Suç örgütünün, amaçlarına ulaşmak için sıklıkla hedef seçtikleri kişiler hakkında ''gizli kamera'' kaydı yoluyla bilgi topladığının belirtildiği iddianamede, örgütün Deniz Kuvvetleri Komutanlığı kanadında kullandığı ileri sürülen Astsubay Sunay Akkaya'dan elde edilen ''Sunay'' isimli dijital materyal içerisinde, Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner ve kızı hakkında bilgilerin yer aldığı bir belge bulunduğu kaydedildi.
Elde edilen belge dökümünde, Oramiral Güner'in örgüt tarafından hedef seçildiği ve bunun için kızının odasına kamera yerleştirilerek görüntülendiği anlaşılıyor.

''KULLANILABİLECEK ÇOK İYİ GÖRÜNTÜLER VAR''

Belgedeki 6 Eylül 2010 tarihli kayıtta, ''Nusret Paşa'nın kızı konusunda çok hassas olduğunu unutmayın'', 12 Ocak 2011 tarihli kayıtta ''Mustafa Koç astsubay, Nusret Paşa'nın lojmanına girdiği anlardan birinde Ayça'nın odasına gönderdiğiniz kamerayı yerleştirmiş. Çok iyi oldu diyor dediğiniz süre kaldıktan sonra alacak'' ve 4 Nisan 2011 tarihli kayıtta da ''Mustafa Koç, Ayça Güner'in odasına yerleştirdiği kamerayı almış. Kullanılabilecek iyi görüntüler var. ekte gönderiyorum'' notları yer alıyor.
Bu belgeyle birlikte, Donanma Komutanı Oramiral Nusret Güner ve kızı, iddianamede örgütün eylemlerinden dolayı müşteki ve mağdur olanlar arasında yer alıyor.