Onların ortak acıları var

PERVİN BULDAN
Pervin Buldan'ı önce bir 'kayıp yakını' olarak tanıdık. Kocası Hakkarili işadamı Savaş Buldan kaçırıldı ve 4 Haziran 1994'te Bolu yakınlarında cesedi bulundu. O sırada hamile olan Pervin Buldan, kocasının cesedinin bulunduğu saatlerde kızını doğurdu. Kocasının ölümüne kadar ev kadını olan Pervin Buldan; 2002'de Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Dayanışma Derneği'ni (YAKAY-DER) kurdu. Onu yıllarca Galatasaray'da 'cumartesi annesi' olarak izledik. Buldan dün sabah İmralı'ya doğru yola çıkarken duygularını Twitter'dan şu ifadelerle paylaştı: "Bugün yapacağım yolculuk hayatımın en anlamlı, en önemli, en değerli yolculuğu olacak. Yolculuk İmralı'ya, hadi hayırlısı."
ALTAN TAN
Babası Bedii Tan Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde gördüğü işkencelerin ardından yaşamını yitirdi. Bedii Tan, ramazanda oruç tuttuğu için gardiyanlar tarafından dışkı yemeye zorlandı, gardiyanlar tarafından saatlerce dövüldü, ardından yaşamını yitirdi. Tan, yıllar sonra Meclis'te babasının öyküsünü anlattı.

SÜREYYA ÖNDER
Henüz 16 yaşında Adıyaman Lisesi'nde öğrenciyken ilk kez işkenceyle tanıştı. Kahramanmaraş Katliamı protestolarına katıldığı için gözaltına alınan Önder, 1980 darbesinden sona Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenciyken yeniden tutuklandı ve Mamak Cezaevi'nde aylarca işkence gördü. 7 yıl cezaevinde kalan Önder; yıllar sonra "Bana bilfiil işkence yaptı" dediği Albay Raci Tetik'e TBMM komisyon üyesi olarak bizzat 'işkenceyi sordu.