'Ortak kaderle yeni bir düzen arıyoruz'

Çözüm süreciyle birlikte Türk dış politikası da Diyarbakır'a açıldı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye'nin içinden geçtiği restorasyon döneminin bölgeye de domino etkisi yaptığını söyledi ve "Artık bu parantezi kapatmalıyız" dedi. Davutoğlu, önceki gün geldiği Diyarbakır'da Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir tarafından karşılandı. Ardından Diyarbakır'daki sivil toplum örgütlerinin temsilcileriyle bir araya gelen Davutoğlu, dün, önce Dicle Üniversitesi'nde, "Büyük restorasyon: Kadimden Küreselleşmeye Yeni Siyasi Anlayış" başlıklı konferans verdi. Diyarbakır sokaklarında esnafla konuşan, tarihi Hasan Paşa hanını gezen Davutoğlu, 3 yıl aradan sonra Belediye Başkanı Baydemir'i makamında ziyaret eden ilk hükümet temsilcisi oldu.
YA BÜYÜYECEĞİZ...
Davutoğlu, konferanstaki konuşmasında birliktelik mesajını şu sözlerle verdi: "Burada 2 yol var, ya yeni bir siyaset ve düzen anlayışıyla bütün bu bariyerleri önce zihnimizde sonra gönlümüzde sonra fiiliyatta ortadan kaldıracağız ve daha büyük ölçeklere doğru hep beraber yürüyeceğiz. Türküyle, Kürtüyle, Arnavutuyla, Boşnakıyla, Arabıyla her birlikte yürüyeceğiz ya da bizi lime lime edip küçük parçalara ayırmaya çalışacaklar. İrademiz net ve açıktır. Artık bu parantez kapanmalıdır." İşte Davutoğlu'nun restorasyon sürecine yönelik yol haritası:
KALIPLARI KIRACAĞIZ: Önce Sykes Picot haritaları ile sonra sömürge yönetimleriyle, sonra suni çizilmiş haritalar üzerinde, her biri diğerini suçlayan ulusçuluk ideolojilerine dayalı nevzuhur devlet anlayışlarıyla gelecek inşa edilemez. Sykes Picot'un bize çizdiği o kalıbı kıracağız.
YENİDEN KAZANIM: Yeni bir restorasyon dönemindeyiz. Bunu yeni bir imar, yeni bir doğuş dönemi olarak görmek gerekir. Asıl mesele kaybettiğimiz zihniyeti yeniden inşa etmek. Bu psikolojiler üzerinde geçmiş korkuların, dürtülerin, dışlanmışlıkların tahkir edilmişliklerin aşılıp, yeni bir ahlakın oluşması gerek.
DIŞLANMAYACAK: Bu restorasyon süreci içinde hiçbir renk, dil, kültürel unsur dışlanmayacak. Hiçbir unsurun soluklaşmasına izin veremeyiz. Kaybettiğimiz her şeyi yeniden inşa ederiz ama birbirimize olan aşkımızı kaybetmeyelim.
VATANDAŞLIK TANIMI: Yapılması gereken çağdaş vatandaşlık ile tarihdaşlık arasında bir bağ kurmak. Nasıl Çanakkale'de şehit düşenler aynı toprakların insanlarıysa, nasıl Diyarbakırlı, Konyalı, Üsküplü yan yana ise 100'üncü yıllarda da onları yeniden yan yana getireceğiz. Buna engel olamaz.
PARANTEZ KAPANMALI: Tarihi parantezi kapatmak gerek. Kadim birliktelikleri inşa etmek, o kadim birliktelikten yeni bir siyasi anlayış çıkarmak ve insanoğlunun büyük restorasyonunda öncü rolü üstlenmek gerek.
YENİ DÜZEN: Onun için yeni bir düzen arıyoruz. Yeni düzen ortak güvenliğe çok kültürlülüğe kültürel etkileşime ekonomik karşılıklı bağımlılığa ve ortak kader bilinci. Sadece Türkiye için değil diğer tüm bu bölgelerde ortak bir kader anlayışı oluşturacağız. İstiyoruz ki öyle bir bölgesel düzen kuralım ki bütün bu hinterlandımızla (arka plan) en derinliğine kadar bütünleşelim. Öyle bir 75 milyonluk gönül halkası oluşturalım ki, kimse bu halkanın herhangi bir zincirini diğerinden ayıramasın.
'MUHABBET CEMRESİ DÜŞTÜ'
Diyarbakır' sokaklarında dolaşırken ve tarihi Hasan Paşa hanını gezerken Davutoğlu'na eşlik eden Baydemir "Ziyaretinizi kardeşlik hukukunun inşaası açısından çok değerli buluyoruz. El birliğiyle, yürek birliğiyle, ortak akıl ve ortak vicdanla inşa edilecek barış sürecinin nihai barışa vesile olmasını temenni ediyorum" dedi. Davutoğlu'nun yanıtı, "Bayramımızı bayram yapabilmek için Nevruz çiçekleri açtı, cemre düştü. Muhabbet cemresi de Diyarbakır'a, Bursa'ya, Ankara'ya, her yere düştü. Aramıza fitne fesat sokmaya çalışanlara fırsat vermeyelim" oldu.