Pazartesi 20.05.2013
Son Güncelleme: Pazartesi 20.05.2013

İslam toplumunu BM lobisi yapmaya çağırdı

"Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) adalet dağıtmıyor" diyen Erdoğan, ABD'de yaşayan Müslümanları konseydeki daimi üye sayısının artırılması için kamuoyu oluşturmaya çağırdı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, San Francisco'da yaşayan Türkler ve Amerikan İslam toplumu temsilcilerine yaptığı konuşmada dünyanın kaderinin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 5 daimi üyesinin elinde olmasını eleştirdi ve konseyin genişlemesi için ABD'de yaşayan müslümanların lobi çalışması yapmasını istedi. Silikon Vadisi'ndeki temaslarının ardından kaldığı otelde 150 kişilik İslam toplumu üyeleriyle iki saat süren bir toplantı yapan Erdoğan, şu mesajları verdi:
ABD'nin dört bir tarafında faaliyet gösteren Müslümanların çalışmalarının takdirle izliyorum. Sizlerin içinde bulunduğunuz topluma en iyi şekilde entegre olmanız tüm dünyadaki Müslümanlar açısından da önemli. Çalışmalarınız hem Amerikan toplumunda İslam'ın doğru tanınmasına ve anlaşılmasına vesile olmakta hem de Amerika ile İslam dünyası arasında bir köprü olmanıza imkan sağlamaktadır. İslam dininin ve Müslümanların ABD'de daha iyi tanınması ve dinimizle ilgili yanlış algıların ve ön yargıların değiştirilmesi inanıyorum ki buradaki her Müslümanın vazifesidir.
İnsanlığın arayış içinde olduğu bir dönemden geçildi. Son üç asırda komünizm, kapitalizm, milliyetçilik, liberalizm ve modernizmin de aralarında bulunduğu farklı ideolojilerin yükseldiği dönemler yaşandı. Hepsinin ortak arayışı insanın özgür ve erdemli bir hayat yaşaması oldu. Ancak hiçbiri insanlığa huzur ve mutluluk getirmedi.
Son iki asırda insanlar savaşlar, çatışmalar, katliamlar, fakirlik ve kitle imha silahları nedeniyle büyük acılar çekti, çekmeye devam ediyor. Nitekim Suriye'de olduğu gibi insanların, özgürlük, adalet ve onurlu bir yaşam arayışı çok büyük bedeller ödenmesine neden olabiliyor.
Adalet Arapça'da "her şeyin yerli yerine konması" anlamına gelir. Her hakkın hak sahibine teslim edilmesine aslında 'adalet' denir. İnsanın hakkı da temel hak ve hürriyetlerini özgürce yaşayabilmesidir. İslam medeniyeti tarihine baktığımız zaman, adalet ilkesi hem sosyal ekonomik hem de siyasi veçheleriyle hayata geçirilmiştir. İslam medeniyetinin evrensel niteliği bu özelliğinden gelir.

ADALET YOK

Ben mevcut uluslararası sistemin adil olmadığını her fırsatta dile getiriyorum. BMGK gibi yapıların reforme edilmesi gerektiğini söylüyorum. Zira BMGK adalet dağıtmıyor. Şu anda BMGK'daki beş tane daimi üyenin her birinin iki dudağının arasındadır insanlığın kaderi. Olması gereken nedir? 15 üyeli mi olacak BMGK, bunların 15'i de daimi üye olmalıdır. Bir kısmı geçici üye bir kısmı daimi üye olmaz. Bu, dönerli bir şekilde sürekli değişmelidir. İki yılda bir değişebilir, yılda bir değişebilir.
Değişirken de burada her kıtanın, her inancın mensupları olmalıdır. Bu beş tane daimi üyenin içerisinde her kıtanın temsilcisi var mı? Yok. Her dinin mensubu var mı? Yok. Öyleyse buradan adalet çıkmaz. Bu her yerde konuşuluyor, tartışılıyor. Sizler de şu anda ABD'de yaşayan sivil toplum örgütleri olarak bu konuda, panellerle, sempozyumlarla bu işin fikri alt yapısını oluşturmanız lazım. Bu, bizim için birer görevdir. Bu, geçmişte savaş şartları içerisinde bu şekilde hazırlanmış olabilir ama 'bugün de aynı şekilde devam edecektir' anlamına gelmez.
İşte şu anda Suriye iki ülkenin dudakları arasındadır ve Suriye'ye müdahale edilemiyor. Düşünebiliyor musunuz, 100 bine yakın insan öldürülmüş, 283 füze atılmış, devamlı uçaklarla bombardıman yapılıyor, tanklarla, toplarla insanların üzerine gidiliyor. Sadece benim ülkemde şu anda 300 bin mülteci var.
İslam dünyasının sosyal, ekonomik ve siyasi durumunu iyileştirmek için daha fazla çalışmak gerekiyor. Kendi içimizde, ciddi ve samimi bir muhasebe yaparak daha iyisini nasıl yapabiliriz diye kendimize sormalıyız. Suçu hep başkalarında arayarak mesafe almamız mümkün değildir. Bu yüzden İslam dünyasının ciddi bir muhasebeye, silkinişe ve uyanışa ihtiyacı vardır.
Bir de İslamafobi meselesi var. Tarihi ön yargılardan ya da bugünkü bir kaç kötü örnekten yola çıkarak, bütün Müslümanları yargılamak son derece yanlış ve tehlikelidir. İslam'a ve Müslüman topluluklara karşı yer yer çok tehlikeli bir propaganda yürütüldüğünü görüyoruz. İslam'ı karanlık ve akıl dışı, Müslümanları adeta terörist gibi göstermek adalet ve hakkaniyet ilkesiyle asla bağdaşmaz.
İslam kelimesi, 'silm' kökünden gelmektedir, 'silm' kelimesi barış anlamına gelmektedir. Dolayısıyla İslam bir barış dinidir. Barış dini olan İslam terörü tavsiye eder mi? Dolayısıyla asla İslami terör olmaz. İslam ile terör kelimeleri yan yana gelemeyecek kadar birbirine zıttır. Bunu her zaman ve zeminde en güçlü şekilde dile getirmeliyiz.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.