'Kimyasal suç da tank, top değil mi?'

Kimyasal saldırının ardından Suriye konusundaki eleştiri dozunu yükselten Başbakan Tayyip Erdoğan "Suriye'de acımasızca 100 bini aşkın insan öldürüldü. Kimyasal silah ile insan öldürülmesi suç oluşturuyor da tanklarla, toplarla öldürülmesi suç oluşturulmuyor mu" diye sordu. "Tedbirimiz her an her şey olabilecek gibi hazır olmaktır" açıklaması yapan Erdoğan, Atatürk Orman Çiftliği içinde yapılan 'Ankara bulvarı'nın açılışında şu mesajları verdi:
İki büyük günü bir arada yaşıyoruz. Bundan 93 yıl önce 30 Ağustos'da kesin bir zafer kazanıldı. Düşman İzmir'e kadar sürüldü. 5 gün önce, 26 Ağustos'ta, 1071'de kazanılan Malazgirt Zaferi'ni aynı coşkuyla kutladık. Malazgirt'teki kutlamalarda, Gençlik ve Spor Bakanlığı 15 bin genci bir araya getirdi. İstedik ki bugünün gençliği Alparslan'ın ruhanisi ile bir araya gelsin, 2071'e böyle hazırlansın.
Biz teneke çalan, tencere tavacı bir gençlik aramıyoruz. Biz okuyacak, Türkiyemizi yeniden inşa etmede ter dökecek bir gençlik arıyoruz. Allah'a hamdolsun, şehitlerin izinden yürüyen, tarihine sahip çıkan bir gençlik var. Bu gençlik elinde taşla sopayla, molotofkokteyliyle değil, kalemle, zihninde fikirle, yüreğinde cesaretle yürüyen bir gençlik. Yakıp yıkan, vandal bir gençlik değil; ahlakı kendisine azık edinen bir gençlik.
Ey Geziciler 10 tane ağaçla başladınız değil mi. Acaba hayatta 1 tane ağaç diktiniz mi? Her tarafta biz ağaçlar dikiyoruz. Acaba ey ana muhalefetin temsilcileri siz nerede neyi dikiyorsunuz. Siz, dedikodudan milletimiz arasına nifak tohumu ekmekten başka ne yapıyorsunuz? Bunların akılları şunu alır: Acaba bu projeyi nasıl engelleriz. Üçüncü havalimanı ihalesini yaptık ya onu durdurmak için bile başvurdular. Sizi gidi Geziciler sizi. Gezseniz yine kâr. Hep yatıyorsunuz.
Hukuksuz yapacakları her eylem karşısında devletin o bükülmez bileğini bulacaktır. Batı şunu der, öbürü bunu der. Bunların hiçbiri bizi ırgalamaz. Size verilecek alan içinde gider mitingini yaparsın. Millet yetkiyi demokrasiyle veriri demokrasiyle alır.
SURİYE'DE ÖLÜMLER
Suriye'de acımasızca 100 bini aşkın insan öldürüldü. Kimyasal silah kullanılması 1925'ten beri yasaklanmış. Kimyasal silah ile insan öldürülmesi suç oluşturuyor da, 100 bini aşkın insanın tanklarla, toplarla öldürülmesi suç oluşturmuyor mu? Bu nasıl bir hukuktur. Bize göre netice insanın ölümüyse insanlık olarak karşısına dikilmek durumundayız.
Ülkemizde hala birileri bu işe geri planda durmak suretiyle "olur mu?" diyor. 67 vatandaşım öldürüldü ne olacak? "Kazayla oldu" diyebilir miyiz? Tedbirimiz her an her şey olabilecek gibi hazır olmaktır. BM hala üzerine düşen görevi yapmamıştır, yapmamaktadır. Arap ligi yapmamıştır. Biz, insani görevini yapacaklarla birlikte olacağımızı açıkladık.
Mısır'da yapılanların demokrasiyle bağdaşan bir yanı var mı? Mısır'da yüzde 52 ile iş başına gelmiş insanı askeri darbe ile indiriyorlar. Buna Batı hala "Darbe" diyememiştir. Orada şu ana kadar 3 bini aşkın insan öldürüldü. 3 bin insan, başta Mursi olmak üzere siyasi tutuklular içerde. Nerede dünya? Neden buna sessiz kalınıyor. Zulme rıza zulümdür. Kimden gelirse gelsin. Zulmü alkışlıyorsanız sizde zalimlerden olursunuz. Biz zulmün karşısında olacağız.
DAKİKASINDA YANIT VERDİ
Başbakan Tayyip Erdoğan, adını "Ankara Bulvarı" koyduğu 14 kilometrelik yolun açılış töreninde yüzlerce istek mektubu gönderen partililere sürpriz bir şekilde yanıt verdi. Başbakan, meydanda taleplerin elden mektupla ileten kadını cep telefonundan aradı. Kısa süren bir görüşmenin ardından Erdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ile kadının mektubu üzerine sohbet etti. Açılışa katılan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da Başbakan Erdoğan'ı protokol sırasında beklerken, cep telefonlarını aynı anda çıkararak elektronik sohbet yaptı. Tarım Bakanı Eker, "cep telefonundaki özel ve güzel fotoğrafı bakanlarla paylaştığını" söyledi.