Dün dış, bugün iç güvenlik

Uluslararası kamuoyu Suriye'ye yapılacak olası müdahaleyi tartışırken, Ankara müdahale ihtimalini tüm detaylarıyla masaya yatırmaya devam ediyor. Başbakan Tayyip Erdoğan dün Suriye meselesini görüşmek üzere kurmayları ile Dış Güvenlik Zirvesi gerçekleştirdi. Suriye meselesinin tüm detayları ile masaya yatırıldığı zirveye Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala katıldı. Toplantıda ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin gündeme getirdiği, Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov'un teklifi sonrası "Suriye'nin kimyasal silahlarını devretmesi" kararının değerlendirildiği öğrenildi. Olası müdahalede Türkiye'nin hazırlıkları tekrar ele alınırken, "Müdahale olmazsa" ihtimali de toplantıda tartışıldı. Ankara, operasyon olmaması durumunda Esad yönetiminin katliamlara devam edeceği endişesini taşırken, Esad'ın yeni katliamlara girişmemesi için durumun yürütülen diplomasi trafiğinde gündemde tutulacağı öğrenildi. Esad rejiminin, süreçte Türkiye'yi hedef alacak herhangi bir saldırıya girişmesi durumuna karşı alınan tedbirler de toplantıda ele alındı. Özellikle sınıra yapılacak olası bir kimyasal saldırıya karşı alınan tedbirler ile ilgili İçişleri ve Milli Savunma Bakanları'nın bilgi verdiği öğrenildi. Ayrıca alarm durumunda bulunan Patriot füzeleri ve olası hava saldırısına karşı devreye girecek F-16'lar ile ilgili de yine toplantıda İsmet Yılmaz'ın bilgi paylaşımında bulunduğu kaydedildi.
BUGÜN İÇ GÜVENLİK
Dış Güvenlik Zirvesi'nin ardından Başbakan Erdoğan'ın bugün de iç güvenliğe ilişkin toplantı yapacağı öğrenildi. Toplantıda önceki toplantılara katılan isimlerin yer alacağı ifade edilirken, KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık'ın "Süreç durduruldu" açıklamalarının gündemin ana maddesi olacağı ifade edildi. Ayrıca çözüm süreci ile gündeme gelen demokratikleşme paketinin de toplantıda ele alınarak son şekli verileceği belirtildi. ANKARA
ÇEKİLMEMENİN BEŞ NEDENİ
PKK'nın 1 Eylül'ü tarih olarak gösterip "çekilmeyi durdururuz" demesi, ardından da çekilmenin durduğunu açıklaması Ankara'da geçtiğimiz haftalarda yapılan güvenlik zirvelerinde masaya yatırıldı. Güvenlik toplantılarında yapılan "çekilmeme" değerlendirmeleri şöyle:
PKK süreci kırılgan hale getirmeye çalışıyor. Çekilme dursa da süreç devam ediyor. Ancak örgüt üyeleri sınır içinde kaldıkça gelişmeler provokasyona açık hale geliyor. PKK içerisinde çözümden rahatsız olan yapının süreci provoke etmek amacıyla harekete geçebileceği değerlendirmesi yapılıyor. Bu çerçevede PKK Lice-Hazro-Silvan Bölge Sorumlusu Rêber kod adlı Mehmet Şah Yildeniz'in çekilmenin durmasıyla oluşan konjonktürde sabotaj girişimlerinde bulunabileceği belirtiliyor.
PKK bu kararla hükümeti yerel seçimler öncesinde baskı altına almaya çalışıyor. Bu çerçevede örgütün kış üstlenmesine geçme kararı aldığı da gelen bilgiler arasında.
Örgütün önümüzdeki günlerde demokratikleşme kapsamında atılacak adımları, "kendi başarısı" olarak lanse etmeyi hedeflediği değerlendiriliyor. Hükümetin demokratikleşme paketi üzerinde çalıştığı ve önümüzdeki günlerde paketin kamuoyuna açıklanarak yeni yasama döneminde TBMM'ye geleceği biliniyor. Örgütün "çekilmeyi durdurmasaydık paket gelmeyecekti" propagandası yapmak amacında olduğu düşünülüyor.
Çekilmenin durmasında Türkiye'de yaşanan toplumsal olaylar da etkili oldu. İstihbarat birimleri çekilmede haziran sonunda gözle görülür bir yavaşlama tespit etti. Bu yavaşlama Gezi olaylarının başlamasının ardından geldi. Gezi olaylarının oluşturduğu kaotik atmosfer üzerine PKK içinde çekimeye karşı çıkanların seslerinin daha fazla çıktığı belirtiliyor.
Perde arkasında yatan nedenlerden birisi de Suriye olarak değerlendiriliyor. Suriye'deki belirsizliğin Kandil'in kafasını karıştırdığı ifade ediliyor. Örgütün bu çerçevede Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ve Barzani ile de sorun yaşadığı vurgulanıyor. Rojava'da katliam olduğu iddiaları asılsız çıkınca Barzani ile güven bunalımı yaşandığı ifade ediliyor. Bu yüzden eylül ayında yapılması beklenen Kürt konferansı önce ekim'e sonra da kasıma ertelendi. Konferansın bir kez daha ertelenmesi bekleniyor. ANKARA