Bakanlık harekete geçti
Adalet Bakanlığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) Türkiye'nin başını ağrıtan ve sık sık eleştiri konusu edilen uzun yargılama sürelerine karşı harekete geçti.
Prof.Dr. Özekes, hakim, savcı ve ilgili adliye personeline 'zaman yönetimi' eğitimi verildiğini dile getirerek şunları söyledi: 'AİHM, bazı karmaşık ve özel niteliği olan dosyalar hariç ortalama olarak hukuk ve idari davalarda yaklaşık 2, ceza davalarının bir kısmında 5 yılı aşan yargılama sürelerini 'ihlal' olarak değerlendirip Türkiye'yi tazminata mahkum ediyor. Şu an AİHM'in önünde ülkemizle ilgili makul süre aşımına ilişkin 3 bine yakın dosya söz konusu. Avrupa Konseyi bünyesindeki Avrupa Adaletin Etkililiği Komisyonu (CEPEJ) işbirliğiyle 1 Ocak 2013'te başlatılan, 1 Eylül'de de pilot bölgelerde hayata geçirilen projeyle yargılamalar hız kazanacak, Türkiye'nin AİHM'de dava edilmesinin bir gerekçesi de böylece son bulmuş olacak. Yargı sistemimizde reform niteliğindeki bu proje, ilk sonuçların alınmasının ardından ülke geneline yaygınlaştırılacak. Ayrıca şu an, Adalet Bakanlığı bünyesinde bu konuda ayrı bir komisyon çalışma yapmakta.'
Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muhammet Özekes, Erzurum ve Amasya adliyelerinin orta büyüklükte olmaları nedeniyle seçildiğini, Ankara Bölge İdare Mahkemesi'nin de gönüllü olduğunu ifade etti.
Buralarda açılan davalarda kararın ortalama ne kadar sürede verileceği taraflara gönderilen tebligatta belirtildiğini anlatan Özekes, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yargılama daha başlamadan ortalama takvim ortaya konuluyor, belirsizlik ve bu belirsizlikten kaynaklanan mağduriyetler ortadan kalkıyor. Hakim ve savcılar, belirtilen sürelere uyabilmek için zamanı daha verimli kullanıyor, böylece bir bakıma yargıda performans sistemi de uygulanmış oluyor. Bu süre tespitleri bir açıdan, yargı organlarının vatandaşa normal şartlarda bir taahhüdü olarak düşünülebilir. Ayrıca, tarafların ve avukatların da süreler konusunda hassasiyet göstermesi, destek olmaları bekleniyor. Ancak, davanın özel şartları, tarafların süreyi uzatma yönündeki girişimleri gibi durumlarda bu ortalama süreler uzayabilir, zaten AİHM de böyle istisnai halleri dikkate alıyor ve makul sürenin aşılması olarak kabul etmiyor. Bu sebeple, sadece mahkemelerin değil, tarafların ve avukatların da bu konuda üzerine düşeni yerine getirmesini bekliyoruz. Yargının tüm bileşenlerinin işbirliği yapması halinde çok kısa sürede yargılama süreleri konusunda olumlu sonuç alınabilir.'
EN SON HABERLER
- 1 Şanlıurfa’da terör operasyonu: 17 gözaltı
- 2 Kuveyt Emiri Ankara'da: Başkan Erdoğan karşıladı
- 3 İzmir Metro A.Ş’de maaş krizi patlak verdi
- 4 CHP’li Marmaris Belediye Başkanından itiraf gibi açıklama: Personel fazlalığı var
- 5 “Daltonlar” suç örgütünün firarileri Yunanistan’a kaçmaya çalıştı... Nefes kesen operasyonla firari 3 isim böyle yakalandı
- 6 Tunceli’de terörün kalıntıları temizleniyor
- 7 İzmir'de dua okunmasına izin verilmeyen nikaha soruşturma... Mülkiye Müfettişi görevlendirildi
- 8 Son dakika | Kuveyt Emiri Ankara'da: Başkan Erdoğan karşıladı
- 9 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'dan 'Refah' bölgesine saldırıya sert tepki
- 10 Bakan Yumaklı'dan sokak hayvanları açıklaması: Dikkat çeken yasal düzenleme vurgusu!